Celal Şengör, Yusuf Tekin'e bir mektup kaleme almış.
Bu mektubae ilişkin yorumlarımızı sizlerle paylaşacağız.
"Millî Eğitim Bakanı,"
Şengör, mektuba böyle bir hitapla başlıyor. Sayın kelimesini zannedersem bilhassa kullanmamış. Yusuf Tekin'in verdiği izlenim ve birtakım görüşleri ne yazık ki onun bir kitle tarafından yok sayılması anlamına geliyor. Yusuf Tekin'in bütünleştirici ve birleştirici olmaktan başka yolu yok. Aklın ve bilimin yolundan şaşmamalı. Eğitim camiası çok geniş. Bir kesimin bakanı olamaz. Her bakımdan çok yönlü olmalı. Tek yönlü bir öğretmen olmayacağı gibi tek yönlü bir bakan da olamaz.
Aylarca süren müfredat çalışmaları beklentiyi karşılayamadı. Birçok öğretmenin hevesi kursağında kaldı. Heyecan dalgası oluşturamadı. Tüm bunlara karşın öğretmenlerin rolünün daha büyük olduğu kanaatindeyim. Ama öğretmene maddi ve manevi bir ferahlık verilemedi. Negatif cihette seyrediyor her şey. Bu pozitife çevrilmeli. Şengör 'ün sözlerinde bir başkaldırı var. Reddetme. İntifadaya benzer... Yusuf Tekin hakkındaki bu cümlelerin desteksiz olmadığını söylemeliyim. Mesnetli yani. Duyumlar, izlenimler, uygulamalar vs...
Yusuf Tekin, kendi kafasındakileri dayatma yoluna giderse bir çekişme ve didişme olacaktır. Bu da enerji ve zaman kaybıdır. Yusuf Tekin, mozaik olan bir Türkiye 'de esnekliğin ve hoşgörünün yolunu ya da dilini keşfetmelidir. Çünkü yukarıdaki sözler gerçekten çok çok ağır... İçten olmalı Tekin. Rol yapmamalı. Zira eğitimin iyileşmesi için Tekin çok iyi olmalı.
Yusuf Tekin'in merkez ve taşra teşkilatını örgütlemesi lazım. Kendisini tam manasıyla bu yöne vermeli. Onlar üzerinden ayrımdan uzak bir biçimde enerjiyi ve sinerjiyi yaratmalı ya da yaymalı Yusuf Tekin. MEB çalışmalarına öğretmenler omuz vermedikçe her şey algıdan öteye geçmez. Asla olgu olmaz. Şengör 'ün sözleri hakikaten çok çok ağır...
Yusuf Tekin anayasa ve yasayı önemsemiyor gibi bir değerlendirmenin ise kendisinin verdiği izlenim, sözler ve uygulamalar ile ilintili olduğu kanaatindeyim. Bu noktada Tekin, kendisini yeniden gözden geçirmelidir. Her insan gibi her gün aynaya bakabilmeli. İnsanız, yanlışımız olacaktır. Fakat yanlışımızı fark edersek düzeltebiliriz.
Yusuf Tekin'in yerinde olsam Celal Şengör ile görüşürüm. Zira önümüzdeki yıl Sayın Tekin'in desteğe ihtiyacı olacak. Destek için samimiyeti ve toleransı bu yolda azığıdır. Böyle mektuplar onu yıpratır. Tekin, önce inandırmalı kendisine. Ve tüm paydaşlara aynı mesafede durmalı. STK'lerin hepsini bir tutmalı. Yoksa işi zor, zor, zor. Tüm getirdiklerinin üzerine tüy dikerek gider. Bu da herkese zarar... Kimseye yararı olmaz.
Sayın Tekin, daha çok var olmak istiyorsa Şengör ile görüşsün.
Saygılar...
Yusuf Yahya Öğretmen
Eğitimci Yazar