- İşveren: Değerli hazırun, 2024-2025 yılı için memurlarımızın mali-özlük haklarını belirlemek üzere burada toplanmış bulunuyoruz. Hepiniz hoş geldiniz… İnşallah memurlarımız için toplantılarımız hayırlara vesile olur.
- Memurların Temsilcisi: Biz de herkese saygılarımızı sunarken toplantıların memurları sevindirecek haberlerle yani müjdelerle ses getirmesi temennisi içindeyiz. Zira memurlarımızın gözü kulağı burada. Her şey onlar için. Onların yararına…
- İşveren: İnşallah, inşallah… Elbette, elbette…
- Temsilci: Malum enflasyon ile memurlarımızın beli büküldü. Bilhassa 3 yıldır durumlar hiç de iç açıcı değil. Enflasyon farkı ve son seyyanen zamlar da olmasa memurumuz cehennemi yaşardı. Allah sizlerden razı olsun, bunları ifa ettiniz. Sayın yetkili, 10-15 yıl önceyi hatta 5 yıl önceyi mumla arıyoruz.
- İşveren: Biliyoruz, biliyoruz… Teşekkür ederiz duanız için.
- Temsilci: Bir şey değil efendim, zam oranlarından önce hassaten öğretmenlerimiz için acilen kira-ulaşım-yemek kalemlerinde desteklerinizi bekliyoruz.
- İşveren: Konuşalım o zaman. Tüm öğretmenlere mi?
- Temsilci: Ağır mı olur?
- İşveren: Tabii ki… Sizin sırtınızda yumurta küfesi yok. Bizde var. Empati biraz lütfen.
- Temsilci: Efendim, o zaman köy öğretmenlerini kapsasa, olur mu?
- İşveren: Efendi efendi, sen bizimle hala duygudaş olamıyorsun. Aynı ülkede yaşıyoruz. Lakin görüyoruz ki her ne kadar ülküdaş ya da fikirdaş olsak da duygudaşlıkta sınıfta kalıyorsunuz.
- Temsilci: Özür dilerim efendim, hatalı bir söz sarf etti isek… O zaman bu kalemler tek maaşlı öğretmenleri kapsasa, olur mu? Köy ve şehir merkezlerinde görevli öğretmenleri içine alsa…
- İşveren: Şehir merkezleri mi dedin sen?
- Temsilci: Yine bir kusurumuz mu oldu efendim, o zaman yalnızca tek maaşlı ve köy öğretmenleri olsun. Olmaz mı?
- İşveren: Tek maaşlı tamam da her köy, köy gibi değil ki… Şehre yakın köyler var. Mahrumiyet yok o köylerde. Şehir gibi, cefa yok, sefa var.
- Temsilci: Efendim, affeyleyin, burada bir sınır belirlemeliydik.
- İşveren: Elbette km kriteri olmalı. Bak, bizi yavaş yavaş hissediyorsun, aferin… Teşekkür ederiz.
- Temsilci: Rica ederim efendim, bu durumda 10 km uygun mudur?
- İşveren: Ne! Çık biraz…
- Temsilci: 15 km?
- İşveren (Eliyle göstererek): Çık, çık!
- Temsilci: Zam oranlarında siz de çıkarsanız memurun yüzüne bakarız yoksa bu durumda çıkarsak buradan çıktığımızda memurun yüzüne bakacak yüzümüz olmayabilir.
- İşveren: Sizi anlıyoruz fakat siz de bizi hissedin dedik ya… Çık sen!
- Temsilci: 20 km olsun. Efendim daha fazla çıkarsak çok tepki alırız. Biz köy öğretmeni değil miyiz, diye serzenişler ve istifalar olur.
- İşveren: Tamam, tamam, 20 km uygundur. Zam oranı görüşmelerinde bu iyiliğimizi unutmayın. Not edin diğer toplantılar için bir yere. Buna göre zam oranı tekliflerinizde inersiniz. Biz çıkarmadık, siz de buna misliyle karşılık verirsiniz artık. Unutursanız unutulursunuz.
- Temsilci: Şey efendim, şey…
- İşveren: Ne şeyi? Söyleyiniz lütfen, çekinmeyiniz… Siz büyük bir camianın temsilcisisiniz…
- Temsilci: Ya öyle mi efendim? Çok sağ olunuz. Şey, şey, eğitime hazırlık ödeneği?
- İşveren: Hazırlık ödeneğini hiç karıştırma…
- Temsilci: Tamam efendim ama öyle olsun efendim, münasiptir efendim…
- İşveren: İlk oturum bitmiştir. Aldığımız kararların hayırlara vesile olmasını dileriz. Bilhassa tek maaşlı ve evi olmayan öğretmenlerimize 1000 TL tutarında kira desteği ile tek maaşlı olup 20 km’den fazla uzaklıktaki köylerde görevli öğretmenlerimize yemek ve ulaşım yardımlarımız kayda değerdir ve çok kıymetlidir. Herkese çok teşekkür ederiz. Memurlarımız ve öğretmenlerimiz bizler için velinimettir. Sonraki oturumlarda görüşmek dileğiyle…
- Temsilci (Fısıltıyla, kendi kendine mırıldanarak): Tüm yardımlar ve destekler; tek maaşlı, 20 km ve üzeri uzaklıktaki köyde görevli öğretmenlere değil miydi? 1 km güme gitti, tüh! Kira tutarını da hiç konuşmadık yav, vay anası! Evi olmayan nereden çıktı, ah devlet babam ah! Tüh, vay, ah!
- İşveren (Göz işaretiyle ve fısıltıyla): Çaktırma… Kaşla göz arasında bu faslı kapattık. İlk raunt bitti. Darısı diğer rauntların başına.
Saygılarımla…
Not: Buradaki her şey hayal ürünüdür. Kimse üzerine alınmasın…