Öğretmen kalabilmek...

Yusuf Yahya

13-09-2022 00:10

Yeni Ders Yılı Başlarken...

2022-2023 ders yılı başlarken eğitim öğretim ortamında umumi manzaranın ahval ve şeraiti şöyle idi:

Biz yıllar öncesinden okulların velilerden zorla bağış aldıklarına ilişkin velilerin haklı serzenişlerine şahidiz. Buna karşılık okulların ödeneksizlikten ya da bütçesizlikten dolayı velilerden bağış talep ederek okulun ihtiyaçlarını karşılama gibi iyi niyetlerini elbette biliyoruz. MEB ise o günlerde velilerden bağış alınmayacağını, okulların tüm ihtiyaçlarının karşılandığını mekteplerin içinde bulundukları bütçesizlik çaresizliğini bile bile her ders yılı başında defaatle ifade ediyordu. İki tarafı da idare etme stratejisi güdüyordu işte.

Mahmut Özer'in son açıklamasından görülüyor ki MEB, 2022-2023 ders yılında eğitim sisteminde ilk defa tüm okullara bütçe göndermiş. Böylece yıllar sonra gelen bu itiraf ile okulların bağış yoluna giderek niçin bütçe oluşturdukları da anlaşıldı. Ve herkes muradına erdi. Bu konu da burada kapandı. Dağılabiliriz. Vay be! Allah, bir daha okullarımızı bütçesiz bırakmasın. Ne zor darboğaz, sıkışmışlık ve eli kolu bağlı olma hali!

Ne yazık ki Bakan Özer, bu sefer de atanamayan öğretmenleri incitti hatta kırdı. Özer, mühendislerin atanamadığını fakat onların atanamayan öğretmenler kadar ağlamadığını ifade etti. Sayın Özer, insanlar öğretmen olmak için okuyor. Öğretmen olamayınca da hallerine bakıp bakıp ağlıyorlar. Bundan doğal ne olabilir? Ve şu da bir gerçekliktir ki bu ülkede ağlamayana emzik yok. Onun için insanların ağlamasını çok görmeyin. Düşünün ki seslerini yetkililere ağlayarak duyuruyorlar. Hatta düşürüldükleri duruma dayanamayıp yaşamına son verenler ise yüreklerimizi yakıyor. Bu konuda lütfen hassas olunuz. Ne kadrolu ne sözleşmeli ne atanamayan ne de özel sektörde çalışan öğretmenleri üzmeyiniz. Hepsi size bakıyor ve bu alandan sorumlu-yetkili sizsiniz. Çözüm üretmelisiniz.

Atanamayan bir öğretmenin, öğretmenlik dışında bir işi yapmasına gönlünüz razı mı? Biliniz ki kusur atanamamak değildir, atamak için uzun vadeli bir plan yapmamaktadır, başınızın çaresine bakın diyerek atanamayan öğretmenleri kaderine terk etmektir. Yazıktır, günahtır. Niye bu kadar kırıcısınız? Atanamayan öğretmenlerin atanmak için yaptıkları eylemleri "ağlıyorlar" diyerek niçin hafife alıyorsunuz? Bence atanmayan öğretmenlerin durumları ağrınıza gitmeli ve bu sorun sizin için ağır olmalı.

Küçücük öğrenciler, Fethiye Kaymakamı'na geçen yıl 10 TL olan tostun bu yıl 15 TL olduğunu söyleyerek okulun ilk günü gündem yapıyorsa sorumluluk sahibi yetkililer bu vaziyeti başlarını ellerinin arasına alarak düşünmelidir. Yazık bu çocuklara... Gündemleri eğitim olmaktan çıkmış. Bu halin sorumlusu kim? Kantinci mi?

Okulun ilk günü itibarıyla ders kitapları ve ilaveten yardımcı kaynaklar öğrencilerin sıralarına kondu. Eskiden olduğu gibi veliler kırtasiye kırtasiye dolaşmıyorlar artık. Çok güzel... Amenna... Amaaa öğretmenler ne ders kitaplarını ne de yardımcı kaynakları yeterli görüyor. Öğrencilere kök söktüren sınav sistemi içinde velilerin imanı gevriyor. Öyle ki veliler, kitapçı kitapçı, kırtasiye kırtasiye dolaşarak sınav sisteminin oluşturduğu piyasaya sürülen kaynak kitaplarına para akıtıyorlar. Bunlar yaşanırken biz hala yetersizliği belli olan ders kitaplarını ve yardımcı kaynakları öğrencilerin önüne koymakla övünüyoruz. Keşke eğitim işlerini iş olsun veyahut laf olsun diye yapmasak... Eğitime siyasi saiklerle yaklaşmayı bıraksak, eğitime siyaseti karıştırıp da başımız dönmese, varsa yoksa kendi siyasetimize yatırım cenderesinden sıyrılabilsek... Unutulmamalıdır ki siyasetin olduğu yerde aklımız başımızdan gidiyor. Aklımız başımızda hareket edebilsek belki de hiçbir şey eskisi gibi olmayacak... Ah, ah, ah!.. Görülen o ki her şey eskisi gibi. Değişen tek şey uzun yıllardır önümüze konulan ders kitapları. Baksanıza ha bire önümüze getiriliyor, eskiden bu bile yoktu idare edin der gibi yüzümüze vuruluyor.

Öte yandan yıllar yıllar önce dershaneleri kapattık. Dershanelerin kapatılmasını alkışladık. Fakat anlaşıldı ki dershanelerin kapatılması bir kavganın sonucuymuş. Çocuklar için olsaydı dershaneler kapatılırdı. Birbirimizi kandırmayalım. Dershane adı ile olmasa da etüt ve kurs merkezleri adı ile dershaneler kol geziyor. Gerçi resmi adları her ne kadar kurs ve etüt merkezleri olsa da halk ağzında isimleri hala dershanedir. Öyle değilse dün telefonda görüştüğüm veli LGS için kızını 10 bin TL'ye niçin dershaneye yazdırmış? Efendiler, sizin dilinizdeki gerçekle hayatın gerçekliği hiç mi hiç uyuşmuyor.

Son olarak 10-20-30 yıllık kadrolu öğretmenleri, getirdiğiniz "Uzmanlık ve Başöğretmenlik Sınavı" ile oluşan bir piyasanın içine attınız. Bu piyasada sınavlara hazırlık kitapları tekli ve set halinde satılıyor. Kitap fiyatları 70 TL ile 250 TL arasında değişiyor.

İşte bu ahval ve şerait içinde bile tek vazifen: "Öğretmen" kalabilmek öğretmenim... Her geçen ders yılında işin daha da zorlaşıyor. Sana yeni ders yılında kolaylıklar dilerim.

Saygılarımla...
Yusuf Sevingen

Sitemizde köşe yazarı olarak yazı yazan tüm yazarlarımız yazdıkları yazı ve görüşlerden tamamıyla kendisi sorumludur. Köşe yazarlarının yazılarından dolayı hiçbir şekilde yasal sorumluluk kabul etmemektedir.
DİĞER YAZILARI Kazuistik Müfredat mı? 01-01-1970 03:00 Yılan Hikayesi 01-01-1970 03:00 Öğrencinin ''Kendimi Öğrenmiyorum!'' Haykırışı 01-01-1970 03:00 Belediyeler Eğitimin Merkezinde Olsun! 01-01-1970 03:00 Sosyal Etkinlikler Karneye Girdi - Çıktı! 01-01-1970 03:00 Öğretmeni Güçlendirmek 01-01-1970 03:00 Müdür ve Öğretmenlerin Yetkisi Az, Sorumlulukları Fazla... 01-01-1970 03:00 MEB Yönetici Atama: Ne Varsa Eskilerde Var... 01-01-1970 03:00 Okullarda İş Günü 200 Gün Olacakmış. Eğitimde Asıl Mesele Nicelik mi, Nitelik mi? 01-01-1970 03:00 MEB Müfredatı: İyi İnsan Yetiştirecek mi? 01-01-1970 03:00 Yusuf Tekin, çocukları okulda daha fazla tutmakla övünüyor! 01-01-1970 03:00 Yorgun Savaşçılar 01-01-1970 03:00 Müfredat Revizyonu Üzerine 01-01-1970 03:00 Öğretmenler Kara Kara Düşünüyor! 01-01-1970 03:00 Okul Bazlı Performans Değerlendirme, Ama Nasıl? 01-01-1970 03:00 Herkes Bir Hava iken Netice Berhava 01-01-1970 03:00 Sil Baştan: Büyük Eğitim Devrimi 01-01-1970 03:00 Yusuf Tekin'in hızından nasiplenemeyen konular 01-01-1970 03:00 Değişiklerle Değişmeyen Bakanlık 01-01-1970 03:00 Mülakat 01-01-1970 03:00 Yeni Ders Yılı Başlarken… 01-01-1970 03:00 2 Yıllık Esaret: Toplu Sözleşme 01-01-1970 03:00 Siyah Beyaz Bir Eğitim Hikayesi 01-01-1970 03:00 Yeni DYK ile Toplu Sözleşmeye Dair Çıkarımlar 01-01-1970 03:00 Toplu Sözleşmede Hayali Bir Enstantane 01-01-1970 03:00 Memur Memnun Değil 01-01-1970 03:00 Güçlü Öğretmen Güçlü Türkiye  01-01-1970 03:00 Çocuklara değer aşılamanın en güzel yolu büyüklerin örnekliğidir 01-01-1970 03:00 Ziya Selçuk’tan Yusuf Tekin’e... 01-01-1970 03:00 Ali Yalçın’ın ihanet mi edelim sözleri ve memurların durumu 01-01-1970 03:00 Öğretmen Maaşını Yuvarlarsak 30 Bin TL 01-01-1970 03:00 Bu Okul Halleri, Hal Değil Artık! 01-01-1970 03:00 Dağlanan Yüreklerimize Terapi: Kafamızı Dağıtmak 01-01-1970 03:00 Milli Eğitim Müdürü ve Öğretmeni Koruma Kanunu 01-01-1970 03:00 Yetenek Tozu: Piyano Çalan Motokurye 01-01-1970 03:00 Boydan Boya Darboğaz Bir Eğitim Sistemi 01-01-1970 03:00 Kepçe Kepçe Müjde, Kaşık Kaşık Zam Oranı 01-01-1970 03:00 Yaz-Kış Kurs, Yaz-Kış Kurs 01-01-1970 03:00 Mersin Olayının Düşündürdükleri... 01-01-1970 03:00 Uzmanlık Sınavı, Öğretmeni Küçümsedi 01-01-1970 03:00 Uzmanlık Sınavı Öncesi Serenat 01-01-1970 03:00 Mahmut Özer'i Görünce Ziya Hoca'yı Anladı 01-01-1970 03:00 Sayı Kasan Sendikaların Armağanı: 19 Kasım 2022 01-01-1970 03:00 Ey Eğitim Sendikaları, Birleşin! 01-01-1970 03:00 Elimizin Altındaki Anayasa ile Yasalar 01-01-1970 03:00 14 Ekim İş Bırakma Terazisi: Sendikal Ağırlık Yapın! 01-01-1970 03:00 ''Müdür Görev Süresi 12 Yıl Olsun!'' Serenatı 01-01-1970 03:00 1 Ekim Uzmanlık ve Başöğretmenlik Beklenti Günü 01-01-1970 03:00 Bursluluk Sınavına Giremeyen Tek Maaşlı Öğretmen Çocukları  01-01-1970 03:00 Efendiler, Öğretmenlerin Dayanacak Gücü Kalmadı 01-01-1970 03:00 Üçü Bir arada: Müdür Odası, Özel Tuvalet, Değerler Odası 01-01-1970 03:00 Etkisiz sendikalardan büyük bir istifa dalgası gelebilir 01-01-1970 03:00 Öğretmenlerin canına okumayın, can kulağı ile dinleyin! 01-01-1970 03:00 Siyasi emeller uğruna bu kesimlere prim vermeyin! 01-01-1970 03:00 Nagehan Alçı Yine Sahnede... 01-01-1970 03:00 Sınavı Kaldırın, Öğretmeni Bu Cendereden Kurtarın 01-01-1970 03:00 Önce Uzman Öğrencilik Sonra Uzman Öğretmenlik 01-01-1970 03:00 3 Vakte Kadar Uzmanlık ve Başöğretmenlik Sınavları İptal 01-01-1970 03:00 Çöp Adam 01-01-1970 03:00 Uzmanlık ve Başöğretmenlik Süreci: Sendikalar, Profesörler, Diğerleri 01-01-1970 03:00 Enes Kara’nın Ardından… 01-01-1970 03:00 MEB’de Neye ‘Tamam’ Neye ‘Devam’? 01-01-1970 03:00