Yaz-Kış Kurs, Yaz-Kış Kurs

Yusuf Yahya

23-12-2022 21:08

Sayın Özer’in yarıyıl tatili için planlanan kış kurslarına yönelik açıklamalarını olduğu gibi sizlerle paylaşıyorum.

Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, "İlk kez yaz tatilinde açtığımız kurslardan 1 milyon öğrencimiz yararlandı. Öğrencilerimiz de öğretmenlerimiz de çok verimli geçen bu kursların devam etmesini istediklerini belirttiler. Bakanlık olarak biz yarıyıl tatilinde de ücretsiz kurslarımızla tüm öğrencilerimizin yanındayız. Eğitimde fırsat eşitliğinin artırılması için kurslarımız her öğrencimizin erişebileceği şekilde tasarlandı. Bu kurslarda öğrenmeyi çok daha eğlenceli hâle getiren bir çerçeve programımız var. Yer sınırlamamız yok. Öğrencilerimiz de öğretmenlerimiz de bulundukları yerleşim biriminde açılan kurslara katılabilecek. 21 Ocak'ta başlayan kurslar, 5 Şubat Pazar gününe kadar devam edecek. Ocak ayı başında öğrencilerimizin başvurularını alacağız." diye konuştu.

Sayın Özer’in bu açıklamalarından anlaşıldığına göre yılın 365 günü 6 saati doldurulmaya çalışılıyor.

Öğrencilerin de öğretmenlerin de başlarını gökyüzüne kaldırmalarına izin verilmiyor.

Gitsek okullara, sorsak öğretmenlere ve öğrencilere, alacağımız cevaplardan hiç kimsenin hayatından memnun olmadığını görürüz.

Ama Bakan Bey’in karşısında herkes yapılan işlerden, uygulamalardan ve planlamalardan gayet hoşnut… Bakan Bey öyle diyor.

Herkes okula gitmeye, ders yapmaya meftun adeta…

Ders diye ölüyoruz.

Okul diye kendimizden geçiyoruz.

Fırsat eşitliğini de bu kurslara bağlamışız ayrıca.

Bu kurslarla öğrencilerimiz yalnızca birbirlerini geçecekler. Tabii bir zümrenin çocukları onların hep önünde olacak. Üniversite hayalleri gerçekleşse bile hayatın gerçekleri ile yüzleşildiğinde anlaşılacak bir baltaya sap olunamadığı da…

Çocuklar ve öğretmenler de bu kurslara yoğun talepte bulunuyorlarmış öte yandan. Daha da genişletilmesini istediklerinden böyle bir adım atılıyormuş.

Kursların verimliliği ise cabasıymış…

Sayın Bakan, ben sizin gibi düşünmüyorum. Bu kurslar, yalnızca sus payına hizmet ediyor.

Bir kere bu kurslara talep edilmesinin öğretmenler için bir nedeni var:

Ayın sonunu getiremeyen, hesaba yattığı gün TÜKENEN bir öğretmen arkadaşımın tabiriyle ‘‘kredi kartı maaşları’’… Doğal olarak bu durum da öğretmenleri ya ek derslere ya egzersizlere veyahut kurslar gibi ders dışı çalışmalara yönlendiriyor. Yoksa sandığınız gibi öğretmenlerimiz tatil günlerini derslerle doldurmaya hiç meraklı ve meftun değil. Onların dinlenme günlerinde kafa dinlemeye, kendileriyle baş başa kalmaya, kitap okumaya, kafa dağıtacak aktiviteler yapmaya, ders zamanları için gerekli olan enerjiyi toplamaya fazlasıyla ihtiyaçları var. Bunlar ise okul ortamlarında olmaz. Herkesin ilgisine göre değişiklik gösterir.

Öğrencilerin de bu kurslara talep etmelerinin bir nedeni var:

Mevcut derslerden istediklerini alamamaları… Alamadıkları için de ya okul kurslarına ya kurs merkezlerine ya da özel derslere yönelim göstermeleri… Sınav odaklı sistemde bir nevi kendini rahat hissetme koşullanması… LGS’ye hazırlanan bir ortaokul öğrencisinin günlerini izleyin, inanınız acırsınız. Bu yük neyin nesi dersiniz. Gelin görün ki şu dünyada azınlık çoğunluğu anlayıp hissetmez. Azınlığın her daim işi iş…

Maaşı gibi tükenen enerjisiyle ve motivasyonuyla bu kurslara giren öğretmenlerin, içinde bulundukları darboğaz halleri ile verimliliği nasıl artıracaklarını anlamam mümkün değil. Okulların monotonluğunda boğulan öğretmenlerin, maddi darlıkta uzman öğretmenliği, ek dersleri, kursları vs. bir sığınak olarak gördüklerini anlayınız artık. Bir öğretmenden verim almak için 15-20 saat ders, bu ders saatine karşılık da yeterli maaş vermelisiniz ki öğretmen randımanlı olabilsin. İnsan bedeninin, psikolojisinin de bir kullanım sınırı var. Öğretmenlik, tepe tepe kullanılacak bir meslek değildir. Yalnız görülen odur ki öğretmenler yoğun iş yükünün altında ezilmektedir. Atanamayan öğretmenler gibi antidepresanlara bel bağlamışlardır artık. Öyle ayakta durmaktadırlar. Haberiniz ola…

Oyuna ve eğlenceye zamanları kalmayan, üstüne üstlük sınavlarla da hata payı ve deneme fırsatı asla olmayacak olan çocuklardan da istenilen verim asla ama asla bu kurslardan alınamaz. Sınavlarla, göz korkutan yaşamla bu çocuklar çığır açamaz. Hayal dünyaları kıyameti görür. Görülüyor zaten. Gerçek dünyalarında da gün yüzü göremezler. O da birçok örneğiyle hayatta var.

İnsanları bir monotonluğun ve kısır döngünün içinde hapseden sistemi açmadan eğitimde açılım olmayacak anlaşılan.

Sayın Bakan,

Kursları yılın her gününe yayarak değil, öğretmeniyle öğrencisiyle herkesin gün yüzü görmesi için zaman fırsatı tanıyan bir sistemi sunarsanız gönüller kazanabilirsiniz. Yoksa ÖĞRETMENİYLE ÖĞRENCİSİYLE kafayı yeriz. İnsanların ARADA BİR bulundukları ortamdan uzaklaşmalarına, tebdilimekana büyük ihtiyaçları var. Hele hele soluk soluğa devam eden şu hayatta soluklanmaya ise daha çok gereksinim duyuyorlar.

Saygılar…

 

DİĞER YAZILARI Ruh Üfle! Of, Püf Deme! 01-01-1970 03:00 Kazuistik Müfredat mı? 01-01-1970 03:00 Yılan Hikayesi 01-01-1970 03:00 Öğrencinin ''Kendimi Öğrenmiyorum!'' Haykırışı 01-01-1970 03:00 Belediyeler Eğitimin Merkezinde Olsun! 01-01-1970 03:00 Sosyal Etkinlikler Karneye Girdi - Çıktı! 01-01-1970 03:00 Öğretmeni Güçlendirmek 01-01-1970 03:00 Müdür ve Öğretmenlerin Yetkisi Az, Sorumlulukları Fazla... 01-01-1970 03:00 MEB Yönetici Atama: Ne Varsa Eskilerde Var... 01-01-1970 03:00 Okullarda İş Günü 200 Gün Olacakmış. Eğitimde Asıl Mesele Nicelik mi, Nitelik mi? 01-01-1970 03:00 MEB Müfredatı: İyi İnsan Yetiştirecek mi? 01-01-1970 03:00 Yusuf Tekin, çocukları okulda daha fazla tutmakla övünüyor! 01-01-1970 03:00 Yorgun Savaşçılar 01-01-1970 03:00 Müfredat Revizyonu Üzerine 01-01-1970 03:00 Öğretmenler Kara Kara Düşünüyor! 01-01-1970 03:00 Okul Bazlı Performans Değerlendirme, Ama Nasıl? 01-01-1970 03:00 Herkes Bir Hava iken Netice Berhava 01-01-1970 03:00 Sil Baştan: Büyük Eğitim Devrimi 01-01-1970 03:00 Yusuf Tekin'in hızından nasiplenemeyen konular 01-01-1970 03:00 Değişiklerle Değişmeyen Bakanlık 01-01-1970 03:00 Mülakat 01-01-1970 03:00 Yeni Ders Yılı Başlarken… 01-01-1970 03:00 2 Yıllık Esaret: Toplu Sözleşme 01-01-1970 03:00 Siyah Beyaz Bir Eğitim Hikayesi 01-01-1970 03:00 Yeni DYK ile Toplu Sözleşmeye Dair Çıkarımlar 01-01-1970 03:00 Toplu Sözleşmede Hayali Bir Enstantane 01-01-1970 03:00 Memur Memnun Değil 01-01-1970 03:00 Güçlü Öğretmen Güçlü Türkiye  01-01-1970 03:00 Çocuklara değer aşılamanın en güzel yolu büyüklerin örnekliğidir 01-01-1970 03:00 Ziya Selçuk’tan Yusuf Tekin’e... 01-01-1970 03:00 Ali Yalçın’ın ihanet mi edelim sözleri ve memurların durumu 01-01-1970 03:00 Öğretmen Maaşını Yuvarlarsak 30 Bin TL 01-01-1970 03:00 Bu Okul Halleri, Hal Değil Artık! 01-01-1970 03:00 Dağlanan Yüreklerimize Terapi: Kafamızı Dağıtmak 01-01-1970 03:00 Milli Eğitim Müdürü ve Öğretmeni Koruma Kanunu 01-01-1970 03:00 Yetenek Tozu: Piyano Çalan Motokurye 01-01-1970 03:00 Boydan Boya Darboğaz Bir Eğitim Sistemi 01-01-1970 03:00 Kepçe Kepçe Müjde, Kaşık Kaşık Zam Oranı 01-01-1970 03:00 Mersin Olayının Düşündürdükleri... 01-01-1970 03:00 Uzmanlık Sınavı, Öğretmeni Küçümsedi 01-01-1970 03:00 Uzmanlık Sınavı Öncesi Serenat 01-01-1970 03:00 Mahmut Özer'i Görünce Ziya Hoca'yı Anladı 01-01-1970 03:00 Sayı Kasan Sendikaların Armağanı: 19 Kasım 2022 01-01-1970 03:00 Ey Eğitim Sendikaları, Birleşin! 01-01-1970 03:00 Elimizin Altındaki Anayasa ile Yasalar 01-01-1970 03:00 14 Ekim İş Bırakma Terazisi: Sendikal Ağırlık Yapın! 01-01-1970 03:00 ''Müdür Görev Süresi 12 Yıl Olsun!'' Serenatı 01-01-1970 03:00 1 Ekim Uzmanlık ve Başöğretmenlik Beklenti Günü 01-01-1970 03:00 Bursluluk Sınavına Giremeyen Tek Maaşlı Öğretmen Çocukları  01-01-1970 03:00 Efendiler, Öğretmenlerin Dayanacak Gücü Kalmadı 01-01-1970 03:00 Üçü Bir arada: Müdür Odası, Özel Tuvalet, Değerler Odası 01-01-1970 03:00 Öğretmen kalabilmek... 01-01-1970 03:00 Etkisiz sendikalardan büyük bir istifa dalgası gelebilir 01-01-1970 03:00 Öğretmenlerin canına okumayın, can kulağı ile dinleyin! 01-01-1970 03:00 Siyasi emeller uğruna bu kesimlere prim vermeyin! 01-01-1970 03:00 Nagehan Alçı Yine Sahnede... 01-01-1970 03:00 Sınavı Kaldırın, Öğretmeni Bu Cendereden Kurtarın 01-01-1970 03:00 Önce Uzman Öğrencilik Sonra Uzman Öğretmenlik 01-01-1970 03:00 3 Vakte Kadar Uzmanlık ve Başöğretmenlik Sınavları İptal 01-01-1970 03:00 Çöp Adam 01-01-1970 03:00 Uzmanlık ve Başöğretmenlik Süreci: Sendikalar, Profesörler, Diğerleri 01-01-1970 03:00 Enes Kara’nın Ardından… 01-01-1970 03:00 MEB’de Neye ‘Tamam’ Neye ‘Devam’? 01-01-1970 03:00