Memur Memnun Değil

Yusuf Yahya

08-07-2023 13:37

Memurların, Temmuz 2023 maaşı zam oranları belli oldu.

Seyyanen zam, enflasyon farkı vs. derken en düşük memur maaşı 22.000 TL'yi buldu.

Yalnız memurlar bu artıştan memnun değil.

Yani memur, memnun değil.

Bazıları bu memnuniyetsizlikten memnun olmayabilir.

Varsın olmasın.

Bu bağlamda kamu görevlileri hizmet kolunda faaliyette bulunan Türkiye Kamu Sen yurt çapında eş zamanlı olarak basın açıklamaları yapacağını kamuoyu ile paylaştı.

Acaba Türkiye Kamu Sen, memur halinden memnun değilken "Memnun Sen" değilmiş gibi çek panpa mı demek istiyor yoksa harbi bir pozisyon mu alıyor?

Bilemiyoruz.

Zira siyasi ittifakların neticeleri, sendikaların da dünü ile bugünü arasında fark yaratıyor, onları çelişkiler sarmalında hapsederek bunaltıyor. Hatta kendilerini zor durumda bırakıyor. En sonunda da sendikazadeleri, memurların ve üyelerinin diline düşürebiliyor.

Sendikalar tarihi bu sendikal halin örnekleri ile doludur.

Çok da yadırgamıyoruz yalnız.

Her neyse çok söz edip de üyelerinin halinden memnun olmadığı lakin kendi hallerinden memnun olan sendikalarımızın canını sıkmayalım.

Ekonominin geldiği son durum insanları hele hele memurları perişan ediyor.

Ekonominin ayarları ile öyle bir oynandı ki ne yapılsa geri tepiyor.

Anlaşıldı ki herkesin elinde 200 TL olunca paranın bir kıymeti kalmıyor.

Para basıp ücretleri artırmak parayı kıymetsiz, para dışı her şeyi kıymetli duruma getiriyor.

Bu bakımdan her ücret artışından sonra aylık gıda harcamasının 5. 000 TL'den 10. 000 TL'ye çıkabileceği endişesini taşıyan memuru da hissedip anlamalıyız.

Bu bakımından her ücret artışından sonra ev kirası 3.000 TL'den 10.000 TL'ye dayanan öğretmeni de hissedip anlamalıyız.

Mesele şu şartlar altında memurun eline daha çok kağıt para tutuşturmak değil.

Mesele bu paranın alım gücünü artırmak...

Paranın gücü olmadıktan sonra ne kadar para verirseniz verin 6 ayın sonunda verdiğiniz bu para bir deri bir kemik kalıyor. Ve acıyorsunuz. Sonra daha çok para verme gibi bir çözüme sığınıyorsunuz. Son 1 ya da 2 yıldır halimiz bu ve harap...

Enflasyona tazı kaç deyip maaşlara tavşan koş demek, memuru canına tak eden kısır bir döngüde oyalamaktır. Oyalayarak boğuyorsunuz.

Böyle devam ederse kamuda verim ve motivasyon düşecek.

Kaliteli ve nitelikli hizmetin yerinde yeller esecek.

Sağlık ve eğitim sahası gibi alanlarda bunun sonucunun telafisi mümkün olmayabilir.

Nesillerin kaybı ve canların yitip gitmesi...

Pekâlâ memur için elzem olan nedir?

Devlet, sosyal devlet olduğunu hissettirip memurunun ev sahibi olması için icap eden çözüm yollarını sunabilmelidir. Maaş iyileştirmelerini, birtakım özlük ve mali haklara da yaymalıdır. Yani maaşını iyileştirdim deyip kenara çekilmemelidir.

Memur, bu maaşlarla bırakın ev sahibi olmayı kirada otururken bile zorlanıyor. Büyük zorlukların altında inim inim inliyor. Her şeyin yüzde bilmem kaç arttığı ortamda üzüm gibi eziliyor. Halini anlatmak için ahaliye dil dökmüyor artık. Eski filmlerde de anlatıldığı üzere ahali memurun zor halini görüyor ve biliyor. Hatta memurun zor hali çoktan dillere düşmüş. İnsanlar onlara acıyan gözlerle bakıyor. Her neyse... Biz devam edelim mevzuya.

Ortalama ev fiyatları 1 milyondan başlayıp 4 milyona kadar gidiyor. Her ilde ve çoğu ilçede mevcut durum böyle.

Sosyal devletin ivedilikle 10 yıl hizmet süresi olan, evli, eşi ve kendisi üzerine evi olmayan memurların sayısını çıkarması ve bu sayı üzerinde planlamalar yapması bir gerekliliktir. Bunu kademeli olarak yayabilir.

Mesela bu grubun ev sahibi olması için faizsiz ve 10 yıl vadeli hatta ve hatta 1 ya da 2 yıl sonra ödemeye başlanması seçenekleri değerlendirilmeli. Ciddiyetle ve sorumlulukla masaya yatırılmalı.

EYT yükü kadar devlete ağır gelmez.

Aciliyeti olan budur.

Memuru, enflasyon ve fırsatçı pençelerinden kurtarmak...

Memurun hayır duasına talipseniz buyurunuz...

Ekonomik ayarların bozulduğu şu ortamda herkes bir biçimde yolunu bulurken memura memnun ve mutlu olabileceği bir yol sunulmalıdır. Yoksa memurun hali bitap ve harap...

Saygılarımla...

 

Yusuf Yahya Öğretmen

DİĞER YAZILARI 10 Mayıs Günü, Öğretmenin Gücü! 01-01-1970 03:00 Bir Canın Ardından  01-01-1970 03:00 Ruh Üfle! Of, Püf Deme! 01-01-1970 03:00 Kazuistik Müfredat mı? 01-01-1970 03:00 Yılan Hikayesi 01-01-1970 03:00 Öğrencinin ''Kendimi Öğrenmiyorum!'' Haykırışı 01-01-1970 03:00 Belediyeler Eğitimin Merkezinde Olsun! 01-01-1970 03:00 Sosyal Etkinlikler Karneye Girdi - Çıktı! 01-01-1970 03:00 Öğretmeni Güçlendirmek 01-01-1970 03:00 Müdür ve Öğretmenlerin Yetkisi Az, Sorumlulukları Fazla... 01-01-1970 03:00 MEB Yönetici Atama: Ne Varsa Eskilerde Var... 01-01-1970 03:00 Okullarda İş Günü 200 Gün Olacakmış. Eğitimde Asıl Mesele Nicelik mi, Nitelik mi? 01-01-1970 03:00 MEB Müfredatı: İyi İnsan Yetiştirecek mi? 01-01-1970 03:00 Yusuf Tekin, çocukları okulda daha fazla tutmakla övünüyor! 01-01-1970 03:00 Yorgun Savaşçılar 01-01-1970 03:00 Müfredat Revizyonu Üzerine 01-01-1970 03:00 Öğretmenler Kara Kara Düşünüyor! 01-01-1970 03:00 Okul Bazlı Performans Değerlendirme, Ama Nasıl? 01-01-1970 03:00 Herkes Bir Hava iken Netice Berhava 01-01-1970 03:00 Sil Baştan: Büyük Eğitim Devrimi 01-01-1970 03:00 Yusuf Tekin'in hızından nasiplenemeyen konular 01-01-1970 03:00 Değişiklerle Değişmeyen Bakanlık 01-01-1970 03:00 Mülakat 01-01-1970 03:00 Yeni Ders Yılı Başlarken… 01-01-1970 03:00 2 Yıllık Esaret: Toplu Sözleşme 01-01-1970 03:00 Siyah Beyaz Bir Eğitim Hikayesi 01-01-1970 03:00 Yeni DYK ile Toplu Sözleşmeye Dair Çıkarımlar 01-01-1970 03:00 Toplu Sözleşmede Hayali Bir Enstantane 01-01-1970 03:00 Güçlü Öğretmen Güçlü Türkiye  01-01-1970 03:00 Çocuklara değer aşılamanın en güzel yolu büyüklerin örnekliğidir 01-01-1970 03:00 Ziya Selçuk’tan Yusuf Tekin’e... 01-01-1970 03:00 Ali Yalçın’ın ihanet mi edelim sözleri ve memurların durumu 01-01-1970 03:00 Öğretmen Maaşını Yuvarlarsak 30 Bin TL 01-01-1970 03:00 Bu Okul Halleri, Hal Değil Artık! 01-01-1970 03:00 Dağlanan Yüreklerimize Terapi: Kafamızı Dağıtmak 01-01-1970 03:00 Milli Eğitim Müdürü ve Öğretmeni Koruma Kanunu 01-01-1970 03:00 Yetenek Tozu: Piyano Çalan Motokurye 01-01-1970 03:00 Boydan Boya Darboğaz Bir Eğitim Sistemi 01-01-1970 03:00 Kepçe Kepçe Müjde, Kaşık Kaşık Zam Oranı 01-01-1970 03:00 Yaz-Kış Kurs, Yaz-Kış Kurs 01-01-1970 03:00 Mersin Olayının Düşündürdükleri... 01-01-1970 03:00 Uzmanlık Sınavı, Öğretmeni Küçümsedi 01-01-1970 03:00 Uzmanlık Sınavı Öncesi Serenat 01-01-1970 03:00 Mahmut Özer'i Görünce Ziya Hoca'yı Anladı 01-01-1970 03:00 Sayı Kasan Sendikaların Armağanı: 19 Kasım 2022 01-01-1970 03:00 Ey Eğitim Sendikaları, Birleşin! 01-01-1970 03:00 Elimizin Altındaki Anayasa ile Yasalar 01-01-1970 03:00 14 Ekim İş Bırakma Terazisi: Sendikal Ağırlık Yapın! 01-01-1970 03:00 ''Müdür Görev Süresi 12 Yıl Olsun!'' Serenatı 01-01-1970 03:00 1 Ekim Uzmanlık ve Başöğretmenlik Beklenti Günü 01-01-1970 03:00 Bursluluk Sınavına Giremeyen Tek Maaşlı Öğretmen Çocukları  01-01-1970 03:00 Efendiler, Öğretmenlerin Dayanacak Gücü Kalmadı 01-01-1970 03:00 Üçü Bir arada: Müdür Odası, Özel Tuvalet, Değerler Odası 01-01-1970 03:00 Öğretmen kalabilmek... 01-01-1970 03:00 Etkisiz sendikalardan büyük bir istifa dalgası gelebilir 01-01-1970 03:00 Öğretmenlerin canına okumayın, can kulağı ile dinleyin! 01-01-1970 03:00 Siyasi emeller uğruna bu kesimlere prim vermeyin! 01-01-1970 03:00 Nagehan Alçı Yine Sahnede... 01-01-1970 03:00 Sınavı Kaldırın, Öğretmeni Bu Cendereden Kurtarın 01-01-1970 03:00 Önce Uzman Öğrencilik Sonra Uzman Öğretmenlik 01-01-1970 03:00 3 Vakte Kadar Uzmanlık ve Başöğretmenlik Sınavları İptal 01-01-1970 03:00 Çöp Adam 01-01-1970 03:00 Uzmanlık ve Başöğretmenlik Süreci: Sendikalar, Profesörler, Diğerleri 01-01-1970 03:00 Enes Kara’nın Ardından… 01-01-1970 03:00 MEB’de Neye ‘Tamam’ Neye ‘Devam’? 01-01-1970 03:00