Ali Yalçın’ın ihanet mi edelim sözleri ve memurların durumu

Yusuf Yahya

28-04-2023 20:36

Ali Yalçın'ın Girdap Endişesi ve Memurun Darboğaz Yaşantısı

Sayın Ali Yalçın'ın son açıklamaları çok ilginç... Yalçın, şunları diyor:
"Biz Memur-Sen ailesi olarak durduğumuz yeri biliyoruz. Fanteziye, maceraya yelken açmak, yol almak gibi bir saçmalığın içine girmeyiz. Çünkü diğerlerinin kurduğu cümlenin de farkındayız. Bir sendikacı olarak bir kamu görevlisi olarak genel başkanınız olarak, bakın ufak dargınlıklara, ufak kızgınlıklara, sakın ha sakın pirim verip yarın ah vah demenin girdabına sıkışmayalım. Biz Sayın Cumhurbaşkanı'na şimdi ihanet mi edelim? "

Sayın Yalçın, sizler memurların temsilcisi yetkili sendika olarak memurun yanında durmalısınız. Memur safında saf tutmalısınız. Siyasetin ya da bir siyasi liderin asla yanında durmamalısınız. T. C. yurttaşı olarak gider oyunuzu verirsiniz. Saygı duyarız. Her şey sizi bağlar. Böylece insanları da bir yere bağlamamış ve bir alana sıkıştırmamış olursunuz. Ama belli bir noktaya yönlendirme, kanalize etme sendikacıya yakışmaz, öyle değil mi? 

Siz rahat olun ülkemiz savaş durumunda olursa, Allah korusun, işte o zaman herkes Çanakkale'de ve Kurtuluş Savaşı'nda olduğu gibi vatan safında topyekün mücadeleye girişecektir. Halihazırdaki şartlar altında memurun gür ve tok sesi olabilmelisiniz. Bunun için uğraşvermelisiniz. Asıl mesele budur. Memurun karşısında değil, yanında durmak en faziletli olandır. Çünkü onlar size yetkiyi verdi. Onlar imkan ve fırsat sunan bir yetkiyi sizlere verirken siz siyasi etkiye talipsiniz sanırım

Sormak istiyorum. 
Memurun alım gücü azaldığı için ortaya çıkan haklı talepleri fantezi midir? Memurun hayat standartlarının yükseltilmesi artık bir hayal ürünü mü olmuştur sayenizde? Yani memurların yemek içmek, giyinmek, gezmek gibi temel istekleri dahi hayalleri zorlamak mıdır? Cevap verin de nereden nereye geldiğimizi bilelim. 

Memurlar, haklı taleplerinin gür ve tok sesi olan sendikalara prim vermesin mi? Siz bu sözlerinizle memuru bir girdaba mahkum etmiş olmuyor musunuz? Yani memurun alım gücünün azalması küçük ve büyük kırgınlık mıdır? Bir insan eskisi gibi yaşayamıyorsa itiraz etmesin mi, sorumlularından güçlü bir şekilde hesap sormasın mı? Niçin memurun sorunlarını, içinde bulunduğu durumu hafife alıyorsunuz? Bir de bu sözlerinizle insanları iyice rahatsız ediyorsunuz. Lütfen memura, sizler de siyasiler gibi muamele etmeyin. Siyasete ve siyasi konjonktüre prim vermeyin. İşinize bakın ve memura sahip çıkın. Memura ihanet etmeyin ki ihanet sözünüz karşılık bulsun. 

Siyasilerin seçim arifelerinde karşılıklı hain ithamlarının huyundan suyundan gitmeyin. Siz siz olun memurun temsilcisi ve sesi olduğunuzu hissettirin. Kendiniz olun, sendikacı olun. Dava ve ideolojik teraneler artık prim yapmıyor, bilesiniz. 

Sayın Yalçın, Hıyanet-i Vataniye Kanunu çıktı da haberimiz mi yok? Bu kanun kapsamında memurlar, alım güçlerini acı acı yaşadıkça kızarlarsa, kızgınlıkları sabır taşını çatlatıp patlama noktasına gelirse, bu şartlarda sesleri olan ve kendilerine sahip çıkan sendikalara prim verirlerse Sayın Cumhurbaşkanı'na niçin ihanet etmiş olsunlar? İhanet etmek bu kadar kolay mı? Sizce kim kime ihanet ediyor? Kem küm etmeden dile getirin de öğrenelim. Öğrenelim ki ona göre hareket edelim. 

Adil gelir dağılımı diyerek çok haklı konuştuğunuz bir konuşmanın sonunda yukarıdaki sözler olmamıştır. Önce canı yanan memura konuşup gazını güzelce aldıktan sonra memura "prim vermeyin" diyerek kimlere ve niçin prim veriyorsunuz? Biliniz ki memurlar zaten darboğazda, onlara sizin girdap tehditleriniz vız gelip tırıs giderken bu laflarınıza da karınları tok... Siz girdabı yaşamayın diye memurlar darboğazı mı yaşasın? 

Gaflet, dalalet, hatta hıyanet içinde olan kim sizce? Durumuna itiraz ve isyan eden memurlar mı? 

Saygılarımla...
Yusuf Yahya Öğretmen

Sitemizde köşe yazarı olarak yazı yazan tüm yazarlarımız yazdıkları yazı ve görüşlerden tamamıyla kendisi sorumludur. Köşe yazarlarının yazılarından dolayı hiçbir şekilde yasal sorumluluk kabul etmemektedir.
DİĞER YAZILARI Yılan Hikayesi 01-01-1970 03:00 Öğrencinin ''Kendimi Öğrenmiyorum!'' Haykırışı 01-01-1970 03:00 Belediyeler Eğitimin Merkezinde Olsun! 01-01-1970 03:00 Sosyal Etkinlikler Karneye Girdi - Çıktı! 01-01-1970 03:00 Öğretmeni Güçlendirmek 01-01-1970 03:00 Müdür ve Öğretmenlerin Yetkisi Az, Sorumlulukları Fazla... 01-01-1970 03:00 MEB Yönetici Atama: Ne Varsa Eskilerde Var... 01-01-1970 03:00 Okullarda İş Günü 200 Gün Olacakmış. Eğitimde Asıl Mesele Nicelik mi, Nitelik mi? 01-01-1970 03:00 MEB Müfredatı: İyi İnsan Yetiştirecek mi? 01-01-1970 03:00 Yusuf Tekin, çocukları okulda daha fazla tutmakla övünüyor! 01-01-1970 03:00 Yorgun Savaşçılar 01-01-1970 03:00 Müfredat Revizyonu Üzerine 01-01-1970 03:00 Öğretmenler Kara Kara Düşünüyor! 01-01-1970 03:00 Okul Bazlı Performans Değerlendirme, Ama Nasıl? 01-01-1970 03:00 Herkes Bir Hava iken Netice Berhava 01-01-1970 03:00 Sil Baştan: Büyük Eğitim Devrimi 01-01-1970 03:00 Yusuf Tekin'in hızından nasiplenemeyen konular 01-01-1970 03:00 Değişiklerle Değişmeyen Bakanlık 01-01-1970 03:00 Mülakat 01-01-1970 03:00 Yeni Ders Yılı Başlarken… 01-01-1970 03:00 2 Yıllık Esaret: Toplu Sözleşme 01-01-1970 03:00 Siyah Beyaz Bir Eğitim Hikayesi 01-01-1970 03:00 Yeni DYK ile Toplu Sözleşmeye Dair Çıkarımlar 01-01-1970 03:00 Toplu Sözleşmede Hayali Bir Enstantane 01-01-1970 03:00 Memur Memnun Değil 01-01-1970 03:00 Güçlü Öğretmen Güçlü Türkiye  01-01-1970 03:00 Çocuklara değer aşılamanın en güzel yolu büyüklerin örnekliğidir 01-01-1970 03:00 Ziya Selçuk’tan Yusuf Tekin’e... 01-01-1970 03:00 Öğretmen Maaşını Yuvarlarsak 30 Bin TL 01-01-1970 03:00 Bu Okul Halleri, Hal Değil Artık! 01-01-1970 03:00 Dağlanan Yüreklerimize Terapi: Kafamızı Dağıtmak 01-01-1970 03:00 Milli Eğitim Müdürü ve Öğretmeni Koruma Kanunu 01-01-1970 03:00 Yetenek Tozu: Piyano Çalan Motokurye 01-01-1970 03:00 Boydan Boya Darboğaz Bir Eğitim Sistemi 01-01-1970 03:00 Kepçe Kepçe Müjde, Kaşık Kaşık Zam Oranı 01-01-1970 03:00 Yaz-Kış Kurs, Yaz-Kış Kurs 01-01-1970 03:00 Mersin Olayının Düşündürdükleri... 01-01-1970 03:00 Uzmanlık Sınavı, Öğretmeni Küçümsedi 01-01-1970 03:00 Uzmanlık Sınavı Öncesi Serenat 01-01-1970 03:00 Mahmut Özer'i Görünce Ziya Hoca'yı Anladı 01-01-1970 03:00 Sayı Kasan Sendikaların Armağanı: 19 Kasım 2022 01-01-1970 03:00 Ey Eğitim Sendikaları, Birleşin! 01-01-1970 03:00 Elimizin Altındaki Anayasa ile Yasalar 01-01-1970 03:00 14 Ekim İş Bırakma Terazisi: Sendikal Ağırlık Yapın! 01-01-1970 03:00 ''Müdür Görev Süresi 12 Yıl Olsun!'' Serenatı 01-01-1970 03:00 1 Ekim Uzmanlık ve Başöğretmenlik Beklenti Günü 01-01-1970 03:00 Bursluluk Sınavına Giremeyen Tek Maaşlı Öğretmen Çocukları  01-01-1970 03:00 Efendiler, Öğretmenlerin Dayanacak Gücü Kalmadı 01-01-1970 03:00 Üçü Bir arada: Müdür Odası, Özel Tuvalet, Değerler Odası 01-01-1970 03:00 Öğretmen kalabilmek... 01-01-1970 03:00 Etkisiz sendikalardan büyük bir istifa dalgası gelebilir 01-01-1970 03:00 Öğretmenlerin canına okumayın, can kulağı ile dinleyin! 01-01-1970 03:00 Siyasi emeller uğruna bu kesimlere prim vermeyin! 01-01-1970 03:00 Nagehan Alçı Yine Sahnede... 01-01-1970 03:00 Sınavı Kaldırın, Öğretmeni Bu Cendereden Kurtarın 01-01-1970 03:00 Önce Uzman Öğrencilik Sonra Uzman Öğretmenlik 01-01-1970 03:00 3 Vakte Kadar Uzmanlık ve Başöğretmenlik Sınavları İptal 01-01-1970 03:00 Çöp Adam 01-01-1970 03:00 Uzmanlık ve Başöğretmenlik Süreci: Sendikalar, Profesörler, Diğerleri 01-01-1970 03:00 Enes Kara’nın Ardından… 01-01-1970 03:00 MEB’de Neye ‘Tamam’ Neye ‘Devam’? 01-01-1970 03:00