Bilindiği üzere yakın bir tarihte öğretmen atamaları yapılacak. Bu atamalarda KPSS puanı ile birlikte mülakat uygulaması da olacak. Yapılacak olan bu mülakatın daha önce de Ekim ayında olduğu gibi birçok öğretmen adayını mağdur ettiğini ve komisyondaki arkadaşlarımızın da zan altında kaldığını duyduk, müşahede ettik.

            Geçmişte olduğu gibi Fethullahçı Terör Örgütünün, bütün bir ülkeye yaşattığı sıkıntıların, can ve mal kayıplarının sebebinin bu adaletsiz atamalar, torpiller, sistematik ve bilinçli yapılan haksız uygulamaların olduğunu hep beraber 15 Temmuz gecesi gördük.

            O dönemlerde de ''Adalet ve Liyakat'' başlıklı bir yazı kaleme almış ve durumun ciddiyeti hakkında uyarıda bulunmuştum. Şimdi yine aynı uyarıyı tekrarlıyorum ki bir daha tarih tekerrür etmesin. Bir yazar olarak değil bütün mağdurlar adına yalvarıyorum: Allah aşkına artık adil, şeffaf ve tarafsız olunsun. Gelin artık bu işi rayına hep beraber oturtalım.

            Daha önceki mülakatta yaşanılan mağduriyetlerden, isnatlardan ve itirazlardan bakanlık yetkililerinin rahatsız olduğunu biliyoruz.

            KPSS sınavından yüksek not alıp mülakatta elenenlerin de yaşanılan süreçten oldukça rahatsız oldukları aşikar.

            Komisyonlarda görev alan ve bu işi hakkıyla yerine getiren, adil davranan arkadaşlarımızın da durumdan memnuniyetsizliklerini görüyoruz.

            Keza sendika yetkilileri de rahatsızlıklarını dile getiriyor.

            Geriye sadece bir grup kalıyor ki, onlar halinden gayet memnun görünüyorlar. Bunlar da KPSS sınavından düşük alan, mülakatta tavan yapan ve sürpriz bir şekilde ataması yapılan öğretmen adaylarıdır.

            Şimdi gelin hep beraber düşünelim. Üst akıl olalım.

            Madem herkes bu duruma itiraz ediyor ve rahatsızlığını dile getiriyor, neden önlem alınmıyor? Neden bu kadar itiraz görmemezlikten geliniyor? Neden tatmin edici açıklamalar yapılmıyor?

            KPSS'den düşük not alan fakat mülakatta gayet(!) liyakat gösterip tavan puan alıp sürpriz bir şekilde atananlar kimler?

            Bakanlık yetkililerinden birilerinin çıkıp bu adaletsizliklere dur demesi ve bütün adayları tatmin ve ikna edici açıklama yapmaları mecburiyeti doğmuştur. Zira sayın bakan ve ekibinin gayet hassas, adaletli, şeffaf ve hakkaniyet taraftarı olduğunu biliyoruz. Şüphemiz de yoktur. Sadece bu kritik süreçte emin olamadığımız bir durum söz konusudur. O da şudur: Fetö ya da ona benzer bir oluşumun bakanlıktan gizlice iş çevirdiğidir.

            Yaşanılan mağduriyetlerin ve hak arayışların çığlık olup arşa yükseldiğini ve bu durumun sorumlarının hiçbir şekilde Allah'ın adaletinden kurtulamayacağını belirterek yaptığım araştırma sonucu bana gelen birkaç örnek haykırışı paylaşmak istiyorum. Sonrasında da proje aşamasına geçeceğim.

            ''Atamaların mülakat puanı üstünlüğüne göre yapılması en büyük sorundur. Mağdur oluyoruz. Biz de Anadolu çocuğuyuz. Lütfen sesimizi duyurun''

            ''Ekim ayında KPSS puanı 67,99 olan bir arkadaşımız sıralamada sonlarda iken mülakatta 90,33 alarak Polatlı'ya atandı. Bu haksızlığa dur deyin''

            ''Benim branşım Fen Bilgisi. KPSS'den 86, mülakattan 85 aldım. Haliyle atanamadım. Benim durumumun 3 katı kadar olan adayın KPSS puanı 77 ve mülakatları ise 86 idi. onlar atandı ben atanamadım.''

            ''Benim branşımda sıralamam 150'ydi. Bazılarının 1800'dü. Onlar atandı ben atanamadım. Bu şekilde 587 kişi atandı.Bu haksızlık.''

            ''Eğitim öğretimle ilgisi olamayan sorular soruluyor.Mesela bana Küresel Köy ne demektir diye sordular.''

            ''İlköğretim Matematik öğretmen adayıyım. Ekimde 984 kişi atandı. Benim KPSS sıralamam 433'tü. Fakat atanamadım.''

            ''Ataması yapılan 15 bin kişinin 9 bini kontenjan dışı atandı.Lütfen bize yardımcı olun''

            ''Ben Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeniyim. KPSS puanım 88,4 ve branş sıralamam 58'di. Branşımda 90 mülakat puanı altında kalanlar atanamadı. KPSS puanına göre atanabilecekken mülakat sonucu elendim. 7 aylık hamileyim. Çocuğumun rızkını çaldılar.''

            Yukarıdaki ifadeler gibi binlerce örnek verilebilir. Şimdi süreçte yaşanan bazı sıkıntıları ve usul hatalarını değerlendirelim.

  • Mülakat komisyonlarında görev alanların belirli bir eğitimden geçmemesi
  • Net, objektif  kriterlerin ve değerlendirme yapılmasının mümkün olmaması
  • Bir hafta öncesine kadar belirsizliklerin ve planlamanın tam anlamıyla yapılmaması
  • Bazı soruların eğitim ve öğretimle alakasının olmaması
  • Birçok okul müdürü ve şube müdürünün mülakat anına kadar neyi nasıl yapacağını bilmemesi ve bu konuda eğitimden geçmemesi
  • Referans bulma arayışlarına giren adayların olduğu iddiası ve bunun dillendirilmesi
  • 5-10 dakikalık bir ölçümün nesnel, tutarlı, şeffaf, adaletli ve geçerli olamayacağı gerçeği
  • Pedagojik olarak, vicdani, insani, ve ahlaki olarak mülakatın geçerli ve üstün  bir atama şekli olamayacağı

            Şimdi yaklaşık on gündür bir çok görüşme ve yazışma sonucunda mağdur öğretmenlerden aldığım dönütleri baz alarak üç aşamalı bir proje teklifi hazırladım. Bu projeyi Saygıdeğer Bakanımız İsmet YILMAZ beyefendi ve değerli bakanlık yetkililerinin değerlendirmelerine sunuyorum.

BİRİNCİ TEKLİF

            Mülakat tamamen kaldırılmalıdır.

Çünkü:

  • Soruların kimler tarafından ve nasıl hazırlandığı belli değildir. Bu da şeffaflık ilkesine aykırıdır.
  • Türkiye genelinde komisyonda görev alan arkadaşlarımızın da yeterlilikleri konusunda sıkıntılarının olduğu ve buna rağmen bir eğitimden geçirilmemeleri
  • Komisyonların verdikleri puanlar arasında tutarlılığın olmaması
  • Bir adaya farklı komisyonlarda hiç ara vermeden mülakata girme şansı tanınsa her seferinde farklı puanların verileceği görülecektir
  • Mülakatların bilimsel dayanağının ve geçerliliğinin çok düşük olması
  • Mülakat esnasında kayıt tutulmaması
  • Fetö yapılanması gibi şebekelerin olmadığının kanıtlanamaması
  • Mülakatın 5-10 dakika gibi kısa bir sürede yapılması
  • Bazı adayların referans arayışlarının gündeme gelmesi

 

İKİNCİ TEKLİF

            İlla ki mülakat yapılmak isteniyorsa aşağıdaki şartlara göre yapılmalıdır.

  • KPSS'den yeterli puanı alanlar ve belirli bir barajı aşanlar sıralansın.
  • Sıralamaya girenlere soru sorulmasın
  • Soru sorma yerine, emniyet yetkililerince Milli Eğitim Bakanlığına bilgi verilsin. Terör ve benzeri suçlara karışanlar elensin
  • Elenenlerden sonra yeniden sıralama yapılsın
  • Atama yeni sıralamaya, yani KPSS puanı üstünlüğüne göre yapılsın

 

ÜÇÜNCÜ TEKLİF

            Birinci ve ikinci teklifin kabul edilmemesi durumunda;

İlla mevcut durum devam ettirilmek isteniyorsa o da aşağıda belirttiğim şartlara göre yapılabilir.

  • Sorulacak sorular için bir komisyon kurulsun ve soru havuzu oluşturulsun
  • Öğretmenler de bu havuza soru gönderme imkanına sahip olsun
  •  Sorular merkezi sistemle komisyon huzurunda tablet bilgisayar üzerinden otomatik seçim ile sorulsun
  • Mülakat bölgesindeki üç büyük sendika yetkilileri veya üyelerden teklif edilenler, gözlemci olabilme hakkına sahip olsun
  • Mülakatlar kayıt altına alınsın ve muhafaza edilsin
  • Mülakattan sonra 10 gün süreyle mahkemelerle uğraşmadan direk bakanlığa itiraz hakkı verilsin
  • Bütün bu şartlar ve özellikle üç büyük sendikanın gözetiminde verilen mülakat puanı ile KPSS puanını ortalaması baz alınarak atama gerçekleştirilsin (S.TÜTAK)