Bana bir masal anlat baba
İçinde bütün oyunlarım
Kurtlar kuzu olsun
Şekerle bal

Baba bir masal anlat bana
İçinde denizle balıklar
Yağmurla kar olsun
Güneşle ay

Anlatırken tut elimi
Uykuya dalıp gitsem bile
Bırakıp gitme sakın beni

Bana bir masal anlat baba
İçinde tüm sevdiklerim
İçinde İSTANBUL olsun

Ne güzel anlatmış Yeni Türkü grubu çocukların duygularını. Özellikle okul öncesi çağda çocuklar masal dinlemeyi çok severler, hele bir de uykuya dalmadan önce anlatılırsa, sarılır küçücük elleriyle anne ya da babasına, yaslar başını göğüslerine ve sessizce dinler. Geriye iki ses kalır, masalı anlatanın sesi ve küçüğümüzün nefes alış verişleri. Kış soğuğunda sıcak sahillere, yaz sıcağında soğuk karlı tepelere götürür çocukları, öyle güçlü öyle kuvvetlidir ki unutturur onlara bir anda bütün acı ve kederlerini. Bazen masalın içine girer ve kahramanı olur adeta, bazen olanlara o kadar üzülür ki kendince alternatif çözümler üretir. Masallarda yaşananlar onlara birer hayat tecrübesi olur. Çünkü hafızasına öyle bir kazınır ki yıllar boyunca unutamaz bir daha. Biz okurken onlar da sayfalardaki resimlere bakarlar. Görsel ve işitsel öğrenmeye duygulardaki yoğunluk ta eklenince hafızanın en derin yerlerine yerleşir yaşananlar. Artık bundan sonra ne masalı unutur ne de bizle geçirdiği doyumsuz zamanı. Bu sebeple hangi masalları anlatacağımıza ya da okuyacağımıza dikkat etmeliyiz.

İnternette kitap satışı yapan bir siteden Perrault Masalları adında bir kitap aldım. Oğlum masal dinlemeyi çok sever, kitabı görünce hemen açıp okumamı istedi. Kırmadım tabi ki onu hemen odasına gittik ve açtım kitabı okumaya başladım. Araştırmaya gerek duymamıştım çünkü kitabın kapağında 4+ ile yaş gurubu belirtilmişti. Bazı masallarda sorun yoktu hatta çok keyifliydi ama bazılarını okuyunca başımdan aşağı kaynar sular boşaldı adeta. Evlendiği kadınları kesip bir odada saklayan Mavi Sakal, fakirlikten çocuklarını ormana terk eden aile, çocukları yiyen dev gibi okul öncesi çağdaki çocuklarda korku ve anksiyetelere sebep olabilecek masallar var. Okurken sansürlemek zorunda kaldım bazı kısımlarını ve artık kendim bir şekilde tamamladım eksik kalan noktaları.

4-6 yaş gurubu çocukları anaokulu ve ardından birinci sınıfla ilkokul çağının başladığı yaş gruplarıdır. Onlarda bu şekilde korkular oluşturabilecek masallar okumanın okul fobisi, ayrılık kaygısı veyahut ta gece korkuları oluşturabileceği kaçınılmazdır. Bu masallar tam 3 yüz yıl önce yazılmış, o zamanki pedagojik anlayışla şimdikinin birbirinden çok farklı olduğu için bazı masalları okurken çok dikkatli olunması gerekmektedir. Ben bir eğitimci ve baba olarak bu bahsettiğim ve benzeri masal ve hikâyeleri sakıncalı bulurken, bu kitapların yaş sınırının nasıl belirlendiği, belirleyen kişilerin alanlarında uzman olup olmadıkları da kafamda soru işaretleri olarak yerlerini aldılar. Masalı çocuklarımıza okumadan evvel kendimiz önce bir kez okursak bu tür olumsuzluklara da önlem almış oluruz.

Serdar AYDOĞDU
Rehber Öğretmen