Duyarsızlığın her geçen gün arttığı, insan olmanın ne anlama geldiğinin önemsenmediği, kişi başına düşen gelirin matematik hesabının  önemli olduğu, ancak bu hesabın insanın yaşamı için bir anlam ifade etmediği 21. Yüzyıl Türkiye’sinden merhaba…
Memleketin onlarca katlı binalarla donatıldığı, bilmem kaçbin kilometrelerce yolun politik araç olarak görüldüğü, ama bir taraftan yaşam hakkına burun kıvrıldığı, paranın deve yüküyle taşınamayacak kadar çoğaldığı ahir zaman Türkiye’sinden merhaba…
Siyasetin hükmünün; insanımızın nefesinin yönünü belirleyecek kadar, konuştuğumuz sözcüklerin ayarını yapacak kadar önemli(!) olduğu, insanların bunaldığı, öğretmenlerin görevini yapamadan mezara konduğu, eğitimde tabletle çağı yakalayacağız(!) diyen, ancak okul tuvaletlerini temizleyecek hizmetlisi olmayan, büyük ülke Türkiye’den merhaba…
Sayın siyasetçiler, baylar bayanlar!
Meşgul olduğunuz işlerinizin büyüklüğü kadar, kafanızı çevirip bakmanız gereken önemli bir sorun var bugün bu ülkede…
Hani şu yaşam hakkı olan, ana babaların üstüne titrediği, giymeyip giydirdiği, yemeyip yedirdiği çocuklar…
Hani şu olmayanın önemini kavramadığı diye söylenen, hayalleri olan, gelecek için hayata gülümseyerek bakan evlatlar…
Yaklaşık 16 yıl boyunca okullar okuyan, sınavlar atlatan, hayatının dönüm noktasında mesleğini icra etmek isteyen gençler…
Bugün, bir belirsizliğin pençesinde, boğazlarında yutkunarak, her gün siz siyasetçilerin ağzından çıkacak bir atama haberini bekleyen öğretmenler…
Öğretmen olan ancak, sınıflara girmesi engellenen öğretmenlerden Filiz öğretmenden bahsedeceğim…
Duydunuz mu bilmem? Duysanız vicdanınız sızlar mı bilmem? Politik kurallarınız sayesinde, Filiz öğretmen hakkın rahmetine kavuştu…
Allah kimseye evlat acısı yaşatmasın, bu vatana hizmet etmek isteyen 39. vatan evladı da sizlere ömür…
Atanmışı memleket için itibarsız bir hale getirilmişken, adayı ne anlam ifade edecekti ki sizin için?
Evet, aday öğretmenlerden, Filiz öğretmen hayata gözlerini kapatan öğretmenlerin sonuncusu…
Sistemin, çarpık yapının, ölmeden mezara koyduğu öğretmenlerden biri.
Filiz öğretmen, mesleğini icra edebilecek en verimli yaşında, sistemin cinayetine kurban gitti.
Filiz öğretmen, bu ülkede taş binaların altında kalan, önem verilmeyen eğitim sisteminde, tesadüf olmayan bir ölümle, buna meydan verilen kirli sistemin açtığı mezara kondu…
Filiz öğretmen, icraatları ile her şeye sahip olabileceğini sananların sisteminde, İcraatların hepsini toplasan, bir can edemeyecek olan bir sistemde, bir canı yaşatabilme kabiliyetinden yoksun olan sistemde öldürüldü…
Filiz öğretmen yok edildi…
Ülkem çocuğuna hizmet edemeden ölüme sürüklendi…
Yazmak, söylemek, bağırmak, bu karanlığa lanet okumak istiyorum!
İnsanların kaderine elinde bulundurduğu güç ile çekidüzen vermek isteyen kanun koyuculara seslenmek istiyorum!
“Filiz öğretmen ve intihar eden öğretmenlerim,  bu ülkede mevcut yapının, okullara ve öğretmenlere biçtiği değerin, politikanın mezarlığına diri diri gömüldü. Filiz öğretmen ve bundan önce atayamadığınız, atamadığınız öğretmenler vurdumduymaz oluşunuzdan öldü. Öğretmenliğin, eğitimin sizin için bir anlam ifade etmemesinden öldü…”
Öğretmenler ayakta ölürdü. Şimdi derslerine giremeden, öğrencilerine faydalı olamadan ölmekte…
Yazık ülkem sana yazık…
Sabah ağlamak lazım.
Akşam ağlamak lazım.
Bu kadar ölmek mi lazım, yaşamak için?
Ey sistem seni de öldürürler bir gün,
Ölümün öğretmenlerin elinden olsun bir gün...

maligezici@aes.org.tr