İlk bakışta sadece bir trafik kazası haberi gibi görünüyordu. Kaza geçiren kamyondan yere dökülen ve vatandaşlar tarafından toplanarak eve götürmek üzere bagajlara konulan karpuzlar. Ancak bir kaza haberi gibi görünse de toplumsal çöküşümüzü gözler önüne seren örneklerden biriydi demek daha doğru olur sanırım. Ne yazık ki aslında kaza geçiren kamyon ve yola saçılan da karpuzlar değildi. Kaza geçiren toplumumuzdu. Yola saçılıp savrulanlar da değerlerimiz. Bizi biz yapan, bizi bir arada tutan, toplumun mayası kabul edilen; sevgiydi, saygıydı, hoşgörüydü, iyilikti, yardımseverlikti, empatiydi, dürüstlüktü, doğruluktu, sorumluluktu, vefaydı…

Ve hepsi yerlerdeydi.

Ne yazık ki bu haberdeki  toplumsal çöküşü hüzünle karşılayıp sitem edenler olduğu gibi, karpuzları yoldan toplayıp, bagajına istifleyip, sonra da olay yerini terekeden zihniyeti bahaneler ileri sürerek meşrulaştıranlar oldu.

Net olan bir şey vardır oysa. Hakkın olmayanı almayacaksın. Toplumsal kurallar da mensubu olduğumuz dinimiz, İslamiyet de bunu söyler. Yanlışa yanlış diyeceksin, yanlışın bahanesi olmaz.

Bahaneler ileri sürüp masumlaştırmayacaksın. Çünkü iki yanlış bir doğru etmez. Eğer bahanelerle yanlışa çanak tutarsan doğruya ulaşamazsın ve toplum yanlışı. Doğru kabul eder. Yanlış normalleşir, meşrulaşır. Sonuç olarak mağduriyetler ortaya çıkar. Kopuşlar olur. Güven ortamı yok olur. İnanç sistemi zarar görür.

Toplum olarak değerlerimize sahip çıkalım. Kendimizi haklı çıkarmak durumu kurtarmak çıkarlarımızı korumak adına yanlışlarımızı bahanelerin arkasına gizlemeyelim.

Unuttuklarımız var. Unuttuklarımız, değerlerimiz, Değerlerimize ihtiyacımız var. Değerlerimiz sayesinde güven içinde. Huzur içinde yaşayabiliriz.

Dürüstlük. Sevgi, saygı, vefa. Empati, iyilik, hoşgörü vs. hepsi güzel erdemler. Bu erdemleri kendimiz kişiliğimizde toplar. Yaşantımızla da gösterirsek erdemli çocuklar da yetiştirmiş oluruz.

Erdemli bireylerin oluşturduğu toplumda ahlaki davranışlar hâkim olur. Çünkü güzel ahlakı bu değerler oluştur. Ve güzel ahlak tüm sorunları çözer.

Evde sokakta, okulda, işyerinde, çarşıda, pazarda her türlü Mecliste erdem sahibi olalım.

Eskiden değerlerimiz vardı. Biz vardık. Düşeni kaldırmak vardı.

 

Artık ben olduk.

Makam mevki olduk,

Görmedik olduk,

Duymadık olduk,

Bilmiyorum olduk,

Banane olduk.

Gel de okulda çocuklara " değerler"

Kazandır...

 

Çocuklar gördüklerini taklit ederek öğrenirler...

Öğrendiklerini yaşantıya dönüştürürler... Bunu unutmayalım.

Öyleyse eskilere özlem duymamak adına, diyorum ki...

Değerlerimiz uçmadı, onları yeniden kucaklayabiliriz. Sadece bizim dokunuşumuzu bekliyorlar.

Değerlerle kalın...

 

KADRİYE DEMİREL
Eğitimci

guncelegitim.com