Uzman ve Başöğretmenlikte oyalama dönemi başlamış.

Yandaş sendikalar Öğretmenlik Meslek Kanunu yayınlanınca 20 yılını dolduran öğretmenlere Başöğretmenlik hakkı verilecek maddesini kazanım olarak servis etmişlerdi.

Hatta her sendika, kendi sendikal başarısı gibi duyurmuş ve büyük bir kazanım olarak dillendirmişlerdi.

Daha da ötesi yeni çıkarılan Öğretmenlik Meslek Kanunu'na yükselen itirazlar üzerine, bazı sendika yöneticileri savunmaya geçerek tepki göstermişlerdi.

ÖMK geri çekilseydi, 20 yılını dolduran öğretmenler Başöğretmenlik hakkı elde edemeyeceklerdi gerekçesiyle ve yeni ÖMK'ya destek olmuşlardı.

20 yılını dolduran öğretmenlerimiz de yeni ÖMK'yı; 20 yılını dolduranlara Başöğretmenlik Tazminat hakkı tanıması nedeniyle memnuniyetle karşıladılar ve yeni ÖMK kapsamındaki öğretmen aleyhinde  bulunan diğer maddeleri ne yazık ki görmek istemediler.

Ancak Sayın Yusuf Tekin Uzman ve Başöğretmenlik konusunda öyle bir açıklama yaptı ki; belirsizliğe açılan ucu açık bir süreç başlıyor belli ki...

Sayın Bakanımız Yusuf Tekin, “Gittiğimiz ‘Öğretmenler Odası’ toplantılarının tamamında öğretmen arkadaşlarımız, buradaki düzenlemenin yanlış anlaşıldığını ve düzeltilmesinin iyi olacağını söylemişlerdi.

Biz de onu yeni Öğretmenlik Mesleği Kanunu’na koyduk ve bunun da savunucusu olduk.

Oradaki öğretmen arkadaşlarımızın yoğun istekleri neticesinde bizim de ısrarcısı olduğumuz bir konuydu. Bunun sonucunda da 2025 yılı içinde, yani 1 Ocak’tan itibaren yıl içesinde yaklaşık 300 bin civarında öğretmenimiz unvan almış olacak.”

Bakalım yeni çıkarılan Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun sıkı savunuculuğunu yapan sendikalar süreci nasıl değerlendirecek?

Sendikal bir mücadele koyacaklar mı, özellikle 20 yılını dolduran öğretmenlere müjde olarak sunulan; Uzman ve Başöğretmenlik takviminin netleşmesi ve yakın bir tarihe çekilmesi için somut bir atacaklar mı ve ne zaman atacaklar?

Ayrıca, öğretmenlerin emeklilik haliyle hokus pokus olan, maaş hanesinde silinen Uzman ve Başöğretmenlik Tazminatının, emeklilikte de devamı için sendikal bir girişimleri olacak mı?

Yoksa emeklilikle hokus-pokusa kurban giden Uzman ve Başöğretmenlik Tazminatının, emeklilikte öğretmenlerin hakkı olmadığını mı düşünüyor etkili ve yetkili eğitim sendikaları?

Gerek Sayın Bakanımız Yusuf Tekin gerekse eğitim sendikaları öğretmenlerin ne kadar yanındalar ve öğretmenlerin sorunlarına ne kadar duyarlılar hep beraber göreceğiz ilerleyen süreçte...

Sayın Bakanımız Yusuf Tekin'in açıklamasında yer alan 300 Bin öğretmenin akıbeti ne olacak?

Süreç nasıl iler bilinmez ama kesin olan şu...

Öğretmenler hem yetkililerden hem de eğitim iş kolunu temsil eden sendikalardan ekonomik ve sosyal haklarının iyileştirilmesini ve çalışırken elde ettiği özlük haklarının emeklilikte de devam etmesini istiyor.

Kadriye Demirel
Eğitimci Yazar