İş bırakma eylemi yaparsan, ek ders ücretin kesilir, ceza yersin, sendika en fazla avukat desteği sağlar, mahkeme harcını ödeyemezsin. Başına şunlar gelir, bunlar gelirlerle eylem kırma operasyonu başlatılmış...
Akıllara zarar bu söylemlerle öğretmenleri korkutmak, sindirmek de nedir?
Öğretmenlerin hak mücadelesini kazanmasından mı endişe duyuyorsunuz?
Eskiden hak olan, şimdi neden batıl oldu?
Sendikacılık hak ve itibar mücadelesi veren öğretmenleri korkutmak ve yıldırmak değildir, bilakis sendikacılık öğretmenin hak ve itibarını korumak için tüm sendikal hakları etkin kullanmaktır, öğretmenleri bu mücadeleye teşvik etmektir.
Keşke tüm sendikalar merkezine öğretmenleri koyabilseydi, mücadeleyi engellemek ve bölmek yerine harç görevi yapıp tek ses, tek yürek olarak irfan ordusunun gür sesini duyursaydı.
Sendikalı bir öğretmen olarak, daha önce iş bırakma eylemlerine katıldım ve ne soruşturma geçirdim ne de ceza aldım.
Öğretmenlerin sendikal hakları kullanarak, özlük hakkı ve itibar mücadelesini engellemeye çalışmak, eylem kırıcılık yapmak, bir de bunu öğretmenlerin iyiliğini düşünüyormuş algısıyla yapmak samimiyetsizliktir.
Öğretmenin aklıyla ve özgür iradesiyle alay etmektir. Öğretmenleri maddiyatın esiri olmuş ve hakkını aramaktan aciz bir meslek grubu gibi göstermekten başka bir şey değildir.
Öğretmenler aylardır verdikleri özlük hakkı ve itibar mücadelesiyle aksini göstermeye çalışanlara gereken cevabı vermiştir, örnek bir birlik beraberlik tablosu sergilemiş ve mücadele güçlerini ispatlamışlardır.
Öğretmen öğretendir, öğretmeye de devam edecekler. Öğretmene dost gibi görünenlerin de öğretmenlerden daha çok öğrenecekleri var anlaşılan.
Öğretmenleri takipte kalın...
Bir kalem, bir öğretmen dünyayı değiştirir. Öğretmenlik mesleğinin hakkı ve itibarı için mücadeleye BEN DE VARIM diyenler bizimle gelsin...
#2KasımdaİşBırakıyoruz
Kadriye Demirel
Eğitimci Yazar