Öğretmenlerde Stockholm Sendromu

Kadriye DEMİREL

19-01-2020 02:13

Öğretmen ve sendikacı olduğum için Stockholm Sendromunu en çok öğretmenlerde görüyorum. Liyakat yoksunu okul yöneticileri ile çalışmak zorunda kalan öğretmenlerimiz bu sendromu yaşamakta.

Önce Stockholm Sendromundan biraz bahsedelim.

Bir insanın kendisini zora sokan, üzen koşulları kabullenmesi, benimsemesi hatta savunması, sıkıntıya sokan koşulları oluşturan nedenleri görmemesi, ezilmesine rağmen ezenin yanında yer alması olarak da tanımlanabilen Stockholm Sendromu; rehinelerin, kendilerini esir alanların duygularını anlama durumuna gelmeleri ve daha sonrasında suçlulara yardımcı olmaya çalışmaları ve sonunda özdeşim kurmaları hayatta kalma duygusuyla onunla beraber hareket etmeleridir. Aslında bu durum kişinin kendi seçeneği değil, şiddetin direkt olarak doğurduğu sonuçlardan birisidir.
 
Rehin alma, taciz, savaş, aile içi şiddet, dini ve siyasi baskı gibi birçok durumda Stockholm sendromuna rastlanır. Zamanla baskı altındaki kişinin ona sevgi ve saygı duyması ile sonuçlanır. Zamanla suçlu kişi bu yöntemle haklı konumuna girer. Uzmanlar bu durumun yaşanmasındaki en büyük etkenin beyinin tehlikeye karşı koruma kalkanı oluştururken ortaya çıkan teslimiyet duygusundan kaynaklandığını belirtiyorlar.
 
Literatürdeki ismini ise Psikiyatr Nills Bejerot tarafından 1973 yılında yaşanan bir olay ile alır. Olay ise söyle:

1973 yılında İsveç’in başkenti Stockholm’de bir banka soyguncusu (Jan-Erik Olsson) altı gün boyunca 4 banka görevlisini rehin tuttu

Rehineler, mahkemede soyguncular aleyhinde ifade vermedi, hatta savunma ücreti için para topladılar.

Olay sırasında telefonla basına konuşan rehinelerden Kristin Enmark’ın “Asıl korktuğum polis” “Biz burada iyi vakit geçiriyoruz” demesi, ülkede büyük şaşkınlık yaratmıştı.

O da yetmedi banka görevlilerinden bir tanesi nişanlısını terk etti ve soyguncunun hapisten çıkmasını bekledi.

Ve ne yazık ki günümüzde Stockholm Sendromunun belirtilerini çoğu kişide görmek mümkün. Özellikle çalışan kesimde Stockholm Sendromunun belirtileri kendini göstermektedir.  

Neden çalışan kesimde diye soracak olursak da cevabı açık. Özellikle işinin ehli olmayanlar, ego sorunu yaşayanlar, dengesizler, kendisini yetersiz görenler, daha üst makamlardan destek alanlar; görev ve yetkilerini kurumun amaçları için değil de kendi çıkar ve düşüncelerine göre kullanarak yetkisi altında bulunanları Stockholm Sendromuna sokmaktadırlar.   

Bu özellikleri taşıyan yöneticilerle çalışanlar rehine tutumu sergileyerek; sorun yaşamamak, işini kaybetmemek, mobbinge maruz kalmamak, zarar görmemek, güçlünün yanında yer alarak kendini korumak adına kendisine rehine muamelesi yapanlara karşı sessiz kalıp daha da ötesi onunla beraber hareket etmektedirler. Kabul edilmiş çaresizlik içinde yaşanan sorunları dile getirmekten korkup görmedim, duymadım, bilmiyorum ruh halini tercih etmektedirler...  

Hatta sorunu dile getirenler olduğunda da çalışanlardan bazıları rehine Kristin Enmark’ın “Asıl korktuğum polis”. “Biz burada iyi vakit geçiriyoruz” davranışını gösterebilmektedir.  

Bu davranışın altında yatan asıl neden ise, beynin tehlikeye karşı koruma kalkanı oluştururken ortaya çıkardığı teslimiyet duygusudur. Bu teslimiyet hali çözüm arayanlara engel olurken sorunun yok sayılmasına neden olmaktadır. Durum böyle olunca da içinde çıkılmaz bir hale dönüşmektedir.

Öğretmen ve sendikacı olduğum için Stockholm Sendromunu en çok öğretmenlerde görüyorum. Liyakat yoksunu okul yöneticileri ile çalışmak zorunda kalan öğretmenlerimiz bu sendromu yaşamakta. Ve ne yazık ki bu sendrom öğretmenlerin motivasyonunu, dolaysıyla da okullardaki başarıyı da olumsuz etkilemektedir. Mutsuz, çaresiz, mobbinge maruz kalmış, şartları kabullenmiş öğretmenlerle karşılaşıyorum sık sık. Kimileri “Yapacak bir şey yok, düzen böyle, biz artık kabullendik” ifadeleri ile teslimiyeti ve çaresizliği cümlelere döküp sessiz kalarak, kimileri de gücün yanında tavır sergileyerek kendini korumaya çalışıyor.

Öğretmenlerin kendisini zora sokan, üzen koşulları kabullenmesi, benimsemesi hatta savunması, sıkıntıya sokan nedenleri görmemesi, ezilmesine rağmen ezenin yanında yer alması hali ne yazık ki bana Stockholm Sendromunu hatırlatmıştır. Dileğim eğitim camiasının bu sendromdan en kısa zamanda çıkmasıdır.

Kadriye Demirel
guncelegitim.com

DİĞER YAZILARI Sınıf Gezisinde Servis Şoförünün Öğretmene Hakareti Cezasız Kaldı 01-01-1970 03:00 Yandaş Sendikalar İşverenle Top Çeviriyor 01-01-1970 03:00 Öğretmen Emekli İkramiyesi Artırılmalı 01-01-1970 03:00 Sendika Aidatı Devlet Bütçesinden Ödenmemelidir! 01-01-1970 03:00 Başöğretmenlik Ve Uzman Öğretmenlik Sözü Yerine Getirilmeli! 01-01-1970 03:00 Vergi dilimi çalışanları of çektiriyor! 01-01-1970 03:00 MEB, Mülakatı ve Ücretli Öğretmenlik Uygulamasını Sonlandırmalıdır 01-01-1970 03:00 Telefon Bakıcıların yetiştirdiği yeni bir nesille karşı karşıyayız 01-01-1970 03:00 MEB, Asgari Ücretin Altında Ücretle Öğretmen Çalıştırıyor! 01-01-1970 03:00 Müfettiş Yardımcılığı İçin Ek Yerleştirme Yapılmalı 01-01-1970 03:00 Anne Baba Okulları Açılmalı 01-01-1970 03:00 Sayın Bakanım Neredesiniz? Öğretmene Şiddet Var! 01-01-1970 03:00 20 Yılını Tamamlamış Tüm Öğretmenler, Başöğretmen Kabul Edilmeli 01-01-1970 03:00 Rotasyon Çözüm Olacak Mı? 01-01-1970 03:00 Her zamanki gibi öğretmenler şiddet karşısında yalnız bırakıldı 01-01-1970 03:00 Ne Kadar Sendikacılık, O Kadar Zam! 01-01-1970 03:00 Memur-Sen Ezber Bozmuyor 01-01-1970 03:00 Uzman öğretmenlik unvanı için seçim vaadi unutuldu mu? 01-01-1970 03:00 Eğitim Camiası Yusuf Tekin'in Bakanlığını Nasıl Karşıladı? 01-01-1970 03:00 İş Verene Her Gün Bayram, Emekçiye Ne Zaman Bayram? 01-01-1970 03:00 Okullarımızda yaşanan büyük bir sorunumuz var! 01-01-1970 03:00 Sarı Sendikalara Bay Bay Diyelim! 01-01-1970 03:00 Sesimizi Duyan Var Mı? 01-01-1970 03:00 Yaşadığımız deprem felaketinde bir tek sorumlu kader mi? 01-01-1970 03:00 Aynı işi yapan öğretmenler aynı ücreti alamayacaklar! 01-01-1970 03:00 Böyle Sendikacılık Yapıldıkça, Çalışanların Sırtı Yerden Kalkmaz! 01-01-1970 03:00 Sendika Ağalığı Yüzde 2 Barajı ile Mi Korunacak? 01-01-1970 03:00 Sendikal Kayırma Kanunlaşıyor Mu? 01-01-1970 03:00 Öğretmenlik Kariyer Sınavıyla, takke düştü, öğretmenler keli gördü… 01-01-1970 03:00 AYM Kararını Verene Kadar Sınavın Ertelenmesini İstiyoruz! 01-01-1970 03:00 Kimse öğretmenlerin haklı mücadelesine leke süremez! 01-01-1970 03:00 Öğretmenlik mesleğinin hakkı ve itibarı için ben de varım diyenler bizimle gelsin! 01-01-1970 03:00 Kariyer Basamakları Sınavı ve Öğretmenlerin Sendika Açmazı 01-01-1970 03:00 Sendikalar Başkent'te toplanıyor: Bu sınav sadece öğretmenlerin değil, sendikaların da sınavıdır 01-01-1970 03:00 Bakan ‘’Öğretmenler Memnun’’ Demişti. Ancak… 01-01-1970 03:00 Öğretmenlerin ahlakını sorgulayanlar aynaya baksın! 01-01-1970 03:00 Latif Selvi, Latifeyi Bırakın Öğretmenlere Bakın! 01-01-1970 03:00 Yanılıyorsunuz: 614.446 öğretmen maaşına zam için başvurdu 01-01-1970 03:00 Bu maddeyi kaldırarak verilen haklarımızı geri aldılar 01-01-1970 03:00 Bakanımızı Öğretmenlerin Safında İstiyoruz! 01-01-1970 03:00 Bir Milyon Kere Kariyer İçin Sınava Hayır! 01-01-1970 03:00 Kolay bir sınavla, öğretmenlerin ne kadar yeterli olduğu nasıl ölçülecek? 01-01-1970 03:00 Başarı Belgesi Yetmez Sayın Bakanım 01-01-1970 03:00 Öğretmenler Ucuz İşçi Mi? 01-01-1970 03:00 Kadınların Hakkı Var Mı? 01-01-1970 03:00 1 Milyon Öğretmen, 1 Milyon Ses 01-01-1970 03:00 Öğretmenlerin Hakkı Ödenir 01-01-1970 03:00 Öğretmene Şiddet, Direksiyon Başında 01-01-1970 03:00 Eğitimde Yeni Nesil Planlama Zamanı 01-01-1970 03:00 Artık Sendikasız Memur Kalmamalı 01-01-1970 03:00 2021 LGS Öğrencilerinin Hikayesi 01-01-1970 03:00 Görevde Öğretmenler Öncelikli, Ödülde Kimler? 01-01-1970 03:00 Öğretmen Olmak Suç Mu? 01-01-1970 03:00 İLKSAN Seçiminin Kaçak Güreşçisi 01-01-1970 03:00 Kadın 01-01-1970 03:00 Altının Değerini Sarraf Bilir 01-01-1970 03:00 Artık Yetmez mi? 01-01-1970 03:00 Memura ‘’Mış’’ Gibi Zam ve Vergi Dilimi İşkencesi 01-01-1970 03:00 Eğitimciler ve Mobbing Çemberi 01-01-1970 03:00 MEB Bütçesi, Eğitimin Gereklerine Göre Düzenlenmeli 01-01-1970 03:00 Uzaktan Eğitim ve Kaygılarımız 01-01-1970 03:00 Kadınlar Yönetimin Neresinde 01-01-1970 03:00 Eğitimde Kıyameti Ancak Motivasyon Koparır! 01-01-1970 03:00 'Öğretmenimin Psikolojisi Bozuldu' 01-01-1970 03:00 Yetkiyi yanlış anladık 01-01-1970 03:00 ÖSYM’nin Sınav Güvenliği Kabusu 01-01-1970 03:00 Tatil Ödevimiz, Sorumluluk 01-01-1970 03:00 Unuttuklarımız Var… (Kadriye DEMİREL) 01-01-1970 03:00 Davet Ediyoruz! (Kadriye Demirel) 01-01-1970 03:00 Bir devir kapanıyor mu? 01-01-1970 03:00 Sayın Bakanımız Ziya Selçuk’a Mektup 01-01-1970 03:00 Uzmanlık Mı? Adaletsizlik Mi? 01-01-1970 03:00 Öğretmen Garsonlar 01-01-1970 03:00 Anne - Baba Eğitimi ‘Devlet Politikası’ Olmalıdır 01-01-1970 03:00