Dokunmak İnsana ve Hayata 


Kalbinizle düşünün, zihninizle hissetin, ruhunuzu ve samimiyetinizi katın hayata.

Seviyorsanız mutlu olursunuz sevmek yürekten dokunmaktır, hayal kurmaktır, haz almaktır hayattan. Mutluluğumuz verdiğimiz sevgi kadardır. Bir sahnenin ortasında kendi kahramanımız olarak role başlarız hayattır bu sahnenin adı, dostlarımız, arkadaşlarımız, ailemiz, insanlar, hayvanlar, yaşadığımız toplum bu sahnenin figüranlarıdır.

Sahip olduğumuz hayatı değil, sahip olmadığımız hayatı arzularız hep ve arkasından düş kırıklıkları. Hep daha fazlasını isteriz taa ki elimizdekileri kaybedene kadar. Oysaki yaşam Nazım Hikmetin de dediği gibi; basit yaşayacaksın basit sanki bir gün yaşamın sona erecekmiş gibi basit. Çay, simit ve peynirle… Basit bir yoldan ibaret değimlidir? Bu yolda yanımızda olan dostlarımız bizim yol haritamızdır aslında onlarla yeni yerler keşfedip kâh üzülürüz kâh seviniriz bu tehlikelerle dolu yolda.

Mutluluk çok da uzakta değildir, hayata dokunmasını bilen insanlar için. Zaman, emek, bilgiyle, sevgiyle, samimiyetle, maddiyattan uzak yapılacak olan her şey bize sonuna kadar mutlu ve iyi insan olma yolunda tüm kapıları açar.

Hayatta her şeyin başı samimiyettir, bizi olduğumuz gibi gösteren yürek açıklığımızdır. Kendimizi gizlemekten nefret etmektir samimiyet, hataları telafi etme çabasıdır. Bizler aşırı maddiyatçı ve tüketici bir toplum haline geldik. Hayatta para ve iktidardan daha önemli şeyler olduğunu hatırlatmak gerekir birbirimize, insanlarla gönül bağlarımızı koparmamak birbirimizin halinden anlar olmak gerekir şu kısacık yolda.

Yani; komşumuzun kapısını çalıp gel bir kahve içelim deyip dertlerini dinlemektir insana dokunmak.

Yani; sabah işe giderken dolmuşta yanımızda oturan bir yabancıyla sohbet etmektir

Yani; kedine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına yapmamaktır

Yani; sana değer vereni el üstünde tutmaktır, kıymet bilmektir hayata dokunmak, aslında hepimiz birbirimizin fiyatını gayet iyi biliyoruz ama değer asla bilmiyoruz.

Şunu unutmamalıyız ki insanların birbirini kurtaramadığı bir toplum maneviyat eksikliği yaşıyor demektir. Maneviyat dediğimiz duyarlılıktır, merhamettir, vicdandır, empatidir, vatan sevgisidir.

Ne olursa olsun hayattaki en büyük direnişimiz, kalbimizi temiz tutmak olsun.

 

Nilüfer KURUMEHMETOĞLU