1 Mayıs

Nilüfer KURUMEHMETOĞLU

29-04-2016 23:57

Yüz yılı aşkın bir süre önce çalışanlar emeklerinin hakkı , ‘’gün doğumundan gün batımına kadar çalışmama ‘’ için seslerini yükseltmeye başladılar…

8 Saat İş 8 Saat İstirahat 8 Saat Uyku

Aradan çok uzun yıllar geçtikten sonra 1 Mayıs‘ın bugünkü anlamı üzerine, daha doğrusu dünü ile bugünkü anlamları üzerine yeniden kafa yormak gerekiyor. 1 Mayısın doğuşuna baktığımız da, 19. Asrın sonlarında bir 1 Mayıs günü işçilerin topluca iş bırakarak üretimi durduklarını, kol kola meydanlara inmiş olduklarını ve burjuvazinin militer güçleriyle dövüşüp bedel ödedikleri bir mücadeleye giriştiklerini görüyoruz.  Dolayısıyla 1 Mayıs, işçilerin tatil yaptıkları, eğlendikleri, daha çok tükettikleri ya da iş güçlerini dinlendirdikleri bir gün olarak değil, birlikte ortak kararlar aldıkları, birlik ve dayanışma içinde oldukları, mücadele alanlarında yer aldıkları, burjuvazinin uykularını kaçırdıkları, örgütlenerek gündelik hayata müdahale ettikleri bir başkaldırı günü olarak ortaya çıkmış ve sınıf mücadelesi tarihinde de bu anlamıyla yer almıştır.  Bu tarihi günün her yıl dönümün de, Dünya’nın her yerinden işçiler, aynı coşkuyla ve mücadele ruhu ile alanlara inerek mücadele sloganlarını haykırmış, böylece bu mücadele gününü gelenekselleştirerek 1 Mayıs günün işçilerin günü olarak ilan ve kabul edilmesini sağlamışlardır. 

Bugün ise işçilerin, emekçilerin çoğunluğu bu günün anlamını unuttukları, ya da umursamadıklarını, ya da işten atılma riskini göze alamadıkları, ya da can güvenliği bakımından tehlikeli buldukları için katılmadıkları ve fabrika ve işyerlerinde kalıp patronları için meta ve hizmet üretmeye devam ettiklerini görüyoruz.

1 Mayıs resmi tatil günüdür. 1 Mayıs’ın tatil günü ilan edilmesi bir kazanım olmadığı gibi, önemli olan bu günün tatil olup olmaması değil işçiler, emekçiler tarafından nasıl yaşanıp yaşatıldığıdır.

İşte bu bağlamda Eğitim emekçileri olarak bizlerde bu 1 Mayısta alanlarda olup, kaybettiğimiz, kazanamadığımız; toplu sözleşme, grev, norm kadro, sözleşmeli- geçici öğretmenlik, öğretmenlerin derecelendirilmesi, ücret eşitsizliği, çalışma saatlerinde ki dengesizlik gibi yaşadığımız ve yaşamaya devam edeceğimiz sıkıntıları dile getirmek için, tarih de 1 Mayıs’ lorda kaybettiğimiz işçi, emekçi kardeşlerimiz için, geleceğimiz için, ortak bir tavırla haykırmak için meydanlarda olmalıyız.                                                                  

Unutmayın ki hak ve özgürlükler örgütlü mücadeleler sonucunda kazanılır.

 

DİĞER YAZILARI Asla yalnız yürümeyeceksin! 01-01-1970 03:00 Maskeli Duygular 01-01-1970 03:00 No Touch! 01-01-1970 03:00 Virüsün Yaratıcısı 01-01-1970 03:00 Ben Nilo 01-01-1970 03:00 Eskiden Bayramdı 01-01-1970 03:00 Taraftar Olmak 01-01-1970 03:00 Hadi Kolay Gelsin 01-01-1970 03:00 İpotek 01-01-1970 03:00 Çok Şey Öğrendim 01-01-1970 03:00 Siyasetin Cinsiyeti 01-01-1970 03:00 Covid Dili 01-01-1970 03:00 40’ında Bir Lotus 01-01-1970 03:00 O Bir KADIN! 01-01-1970 03:00 Neyin Projesi? 01-01-1970 03:00 Değişen Bir Şey Yok 01-01-1970 03:00 İnsan Harcamak 01-01-1970 03:00 Tek Gerçek DEMOKRASİ 01-01-1970 03:00 Sahte Hayatlar Maskeli Yüzler 01-01-1970 03:00 Her Yer Suç Mahalli 01-01-1970 03:00 Suç Var Ceza Yok 01-01-1970 03:00 Suçlusunuz ! 01-01-1970 03:00 40’a Bir Kala 01-01-1970 03:00 Ölümün Kıyısında 01-01-1970 03:00 Ah Be Kadın! 01-01-1970 03:00 Kabuk 01-01-1970 03:00 Yürüme Koş 01-01-1970 03:00 Enerji Vampirleri 01-01-1970 03:00 Cep Arası Yaşam 01-01-1970 03:00 Türkiye’de Kadın Olmak! 01-01-1970 03:00 Dokunmak İnsana ve Hayata 01-01-1970 03:00 Arayış 01-01-1970 03:00