"Rahata alıştılar" ithamı ile ilgili bir önerim var. 

Mesleğimiz süresince rahat ettiğimiz,  "oh bee!" dediğimiz anılarımızı paylaşalım.

Buna ön ayak olun. Bu iş yalıda oturmaya benzemez. Bunu somut örneklerle ortaya koyalım.

İlk örnek benden olsun.  

Yüz yüze eğitim sürecinde 1. sınıf öğretmeni olarak kendi sınıfıma beş, genel toplamda 9 öğrenciye tablet sağladım. 

Tüm sınıfımın canlı derslere tam kadro katıldığı gün ben çok rahatladım.

Uzaktan eğitime geçildiği günün ikinci haftasından itibaren rahatım. 

Alıştığım rahatlık budur.

Senin anladığın rahatlığı ben bilmiyorum.

Her meslektaşım alıştığı rahatlığı paylaşsın ki bizim için rahatlığın anlamını kör sağır herkes duysun.

Ümit DEVECİ
guncelegitim.com