Gündeme dair, Eğitimci Yazar Mustafa YILDIRIM yazdı, dar günün ömrü kısa olur.

           Eğitimci Yazar Mustafa YILDIRIM son günlerde Ülkemiz gündemine dair önemli düşüncelerini, siz değerli okuyucularımızla paylaştı.

          Dünya genelinde pandemi alarmıyla yayılan corona virüs salgını tüm sektörleri etkiledi. Öncelikle şunu ifade etmek isterim Ülkemiz corona virüs salgını ile etkili bir mücadele yürütmektedir. Devletimiz kuşkusuz en iyisini biliyor ve gerekli tedbirleri almaktadır. İnşallah bu virüsün aşısını bizim bilim adamlarımız bulacaktır ve bunu yürekten çok istiyorum/istiyoruz. Öncelikle şunun çok iyi bilinmesi gerekir. Devletimiz çok büyük mücadele yürütmektedir ve gereken tedbirleri almıştır, almaktadır. Sağlık bakanımızın günlük verileri açıklarken yüzündeki ifadeye lütfen bakın. Kaybedilen kişi için her şeyden önce hastamı kaybettim açıklamasını düşünün, değerli arkadaşlar keşke herkes böyle bakabilse…

           Daha önce böyle bir durumla karşı karşıya gelmediğimizi unutmamamız lazım. Sağlık bakanımız Fahrettin Koca’nın ifadesiyle “Bu bir halk sağlığı savaşıdır.” O halde bu mücadelede de bizlere çok önemli görevler düşmektedir.    Her şeyden önce mecbur kalmadıkça sokağa çıkmamamız lazım.  Mecburen sokağa, markete çıktığımızda kesinlikle sosyal mesafeyi korumalıyız.

          Sizlerin de tanık olduğu üzere yer yer sosyal mesafeye dikkat etmeden gezmeler, para çekme makinaları ATM önünde beklemeler, mecburi işi olmadığı halde caddelerde sokaklarda gezmeler, lütfen bu konularda kendimiz ve başkalarının sağlığı için çok dikkatli olalım. Durumun ciddiyetini kavrayalım.  Alacağımız tedbirlerle, inşallah bir an önce bu baş belası virüsü de bitiririz.

                  Hızla yayılan virüs tüm hayatımızı olumsuz etkilemektedir. Bizleri eve hapsetmektedir. Virüsün hapşırma ya da öksürme yoluyla oluşan damlacıklarıyla bulaşmasının, yanı sıra  "Şu anki araştırmalar, Kovid-19'un hastaların nefes alıp vermeleri yoluyla üretilen biyoaerosollar yoluyla da bulaşabileceği fikrini desteklemektedir."  Virüsün yayılmasını engellemek için evde kalmamız zorunlu hale gelmektedir. Zorunlu hallerde dışarıda kurduğumuz iletişimlerde de kesinlikle Sosyal mesafeyi korumalıyız. PANİK YOK! TEDBİR VAR .

               Ülkemizin diğer ülkelerle karşılaştırılmasını kıyaslanmasını çok doğru bulmuyorum. Karşılaştırılsa dahi Ülkemizin çok daha ağır basacağı kesindir. Olaya lütfen sadece maddi yönden bakmayınız. Bizim aile yapımız bizim değerlerimiz noktasından ele alalım. Üstelik dünyada bu virüse karşı en iyi mücadele veren ülkelerin başında geldiğimizi gösteren istatistikler var. Dayanışmaya yardımlaşmaya en fazla ihtiyaç duyduğumuz bir süreçten geçiyoruz. Birbirimizi sevelim, sayalım, birlikte dayanışma içerisinde hareket edelim. Hiç kimse bir başkasını ötekileştirmesin. Ülkemizde çok güzel çalışmalar kampanyalar yapılmaktadır. Siyasetçiler, Sivil Toplum Kuruluşları, iş adamları, bürokratlar, sanatçılar, halkın hemen hemen her kesiminden ciddi anlamda kampanyalara destek gelmiştir.

            Meslek liselerimiz temizlik malzemeleri, dezenfektan, maske ve yüz siperlikleri üretiyorlar. Ciddi anlamda sektöre destek sunmaya başladılar.

            İşadamları halka ücretsiz temizlik malzemesi, sabun vs. dağıtımı yapıyorlar.  Her ilde ilçede oluşturulan Vefa Sosyal destek gruplarıyla ihtiyaç sahiplerinin ve 65 üzeri vatandaşların ihtiyaçlarının giderilmesinde yardımcı oluyorlar. STK’lar  İhtiyaç sahiplerine Yardım paketleri dağıtıyor.  Bunlar gibi Ülkemizde birçok güzel çalışmalar yürütülmektedir.

                    Bazen de Sosyal medyada hayretler içerisinde asılsız haberler paylaşımlar görüyoruz.  Asılsız haber çıkaranlar neyi hedefliyor bunu bir türlü aklım almıyor maalesef. Her söze ve paylaşıma inanmamak gerekir! Sahte Resmi yazılar dahi maalesef paylaşıldı. Dünya ve Ülkemiz tarihinde hiç görülmeyen bir salgınla mücadele ederken, endişe, korku ve panik yaratmak amacıyla tamamen art niyetli ve yalan bilgiyi kasıtlı olarak yayanlar, çalışanları ve devleti zaafa düşürecek tutum ve eylemlerde bulunanları tarih ve millet asla affetmeyecektir! Diye düşünüyorum.

            Eğitimci olmamız nedeniyle, son günlerde tartışılan ek ders olayına da değinmek istemiyorum.  Bildiğiniz üzere fiili olarak okullar kapalı ve bizler derse girmiyoruz. Devletimiz bize buna rağmen belirli ölçütlerde bir ek ders öngörmüş, bunun mukabilinde ücret alıyoruz. Bu zor dönemde devletimiz sadece maaş ödemesi yaparak ek ders ödemesi yapmayabilirdi (nokta).  Şu kadar alınmalıydı bu kadar ödenmeliydi tartışmasına girmek hiç mi hiç doğru değil, doğru bulmuyorum.  Üstelik ücretli öğretmenleri mağdur etmemek adına, onlara da ücret ödenmesi ile ilgili çalışma yapıldı ödeneceği açıklandı.   Şahsımda ödemenin yapılacağını duyunca çok ama çok sevindim açıkçası. Biz maaşın yanında ek ders ödemesi alırken onlara ödenmeme durumu beni de çok üzüyordu.

       Eğitimcilerle ilgili bir öneri sunmam gerekiyorsa , -Devlet sendikalara üye olan her memurun aidatını ödüyor! Bu aidatları bir defaya haiz olmak üzere ödemesin! Bir defaya mahsus olarak salgınla mücadeleye aktarılsın.  Kişi başı üç ayda bir yaklaşık 120 lira yatıyor. Tüm sendikalı kişi sayısı düşünüldüğünde ciddi bir rakam oluşacaktır.

               Hepimizin hayatımızda yaşadığı zor dönemler zor süreçler olmuştur. Bu zor dönemlerde hiç unutmam büyüklerimiz şu sözü söylerdi “ dar günün ömrü kısa olur”  moral verirdi bu söz, hafızama kazındı adeta, öyle ya zor günler çabuk geçer, güzel günlere ulaşırız düşüncesiyle teselli bulurdum.

Birlik beraberlik içerisinde tedbirlerimizi alarak panik yapmadan bu süreci götüreceğiz inşallah. Biz bize yeteriz, güzelim ülkemizde bu belayı hep birlikte aşacağız inşallah.

Her gecenin bir şafağı vardır, her yokuşun bir inişi …

Dar günün ömrünün kısa olması temennisiyle en derin muhabbetlerimle…

 Mustafa YILDIRIM