İşte Basın Açıklamasının tamamı:

MEB tarafından 2016 yılında devreye sokulan ve Eğitim-İş olarak dava konusu da yaptığımız, performans değerlendirme sistemi, öğretmenlik mesleğini değersizleştirmenin geldiği noktayı göstermektedir. 

Bakanlığın hayata geçirmeye çalıştığı performans değerlendirme sisteminde öğretmenler her yıl öğrencilerin, velilerin, meslektaşlarının ve eğitim yöneticilerinin değerlendirmesi ile karşı karşıya kalacak. Bakanlık 4 yılda bir düzenleyeceği sınavla öğretmenlerin ‘mesleki yeterliklerini’ ölçecek.

MEB’in amacının eğitimde ücretli, sözleşmeli ve güvencesiz istihdamı yaygınlaştırmak olduğu herkesin malumu olmuştur.
Türkiye’de eğitimde yaşanan nitelik sorununun nedeni öğretmenlerin “sözde düşük” olan performansları değildir.

Öğretmen eğitimin temelidir ancak öncelikli olan eğitime yaklaşım anlayışının ulusal olması, siyasi değil ulusal hedeflerin ön plana çıkarılmasıdır.

Bugün ülke genelinde eğitimde verilen kararların tamamen siyasal olduğu, kariyer ve liyakatin hiçe sayılarak yandaşlık temelli kadrolaşmanın hakim olduğu bir gerçektir. 

Okulların ihtiyaca ya da talebe göre değil siyasi iktidara, vakıflara, derneklere göre dönüştürülüp şekillendirildiği, ihtiyaç olmasa da imam-hatipleşmede ısrar edildiği, eğitimin temel unsurlarından olan müfredatın dahi içinin boşaltıldığı, sınav sistemlerinin bilimsel veriler ve istatistiklerin değerlendirilmesi ile değil talimatla değiştirildiği, kadrolu öğretmen atamasının durdurularak mülakat ile sözleşmeli öğretmen alımının hakim kılındığı bir anlayışın terk edilmemesi halinde başarının yakalanması mümkün değildir.

Ayrıca öğretmen yeterliliğinin, performansın ölçülmesi gibi uygulamaların öğretmeni okula, öğrenciye değil yeterlik sınavına, performansa odaklayabileceği sürekli bu sürecin stresine maruz kalabileceği, olası yeterlik sınavı başarısızlığında “bu öğretmen başarısız, sınavı geçemedi” algısının her şeyi alt üst edebileceği ortadadır.

Eğitim-İş olarak, Bakanlığın eğitimde yaşanan sorunlara kalıcı çözümler üretmek ve okullarda bilimsel, laik, ulusal, demokratik ve nitelikli bir eğitim anlayışını yerleştirmek yerine, öğretmeni itibarsızlaştıracak, iş güvencesini ortadan kaldıracak bir eğitim anlayışını yerleştirmesine izin vermeyeceğiz.

İş güvencesini ortadan kaldıran bu uygulamaya karşı, hiçbir öğretmen arkadaşımızın performansını ölçmeyeceğiz.