Bazı maddeleri basına sızdırılan meslek kanunu tasarısında “şiddete artırımlı ceza” maddeleri hariç Öğretmenler lehine hiçbir maddenin olmadığı görülüyor. 


Öğretmen’i özel kılması gereken, mesleğin temsilcilerini mutlu edecek maddeler içermeyen  tasarı nasıl “meslek kanunu” olacak? 


Bu kanunu Öğretmenler nasıl sahiplenecek? 


Yeni tasarı ile ilgili bakanlık MEBBİS’te bir anket açıp Öğretmenlerin görüşünü alsa üzerinde durduğumuz “memnuniyet” hususu daha net anlaşılacaktır.  

İş işten geçmeden uyaralım; 


Eski Bakan Sn. Mahmut Özer’in getirdiği kanun “Kariyer Basamakları Belirleme” ile sınırlı iken, basına sızdırıldığı haliyle Sn. Bakan Yusuf Tekin’in getireceği iddia edilen tasarı ise Öğretmen’in en temel hakkı olan “İş Güvencesinin elinden alındığı sadece  “ÖĞRETMEN’E CEZA” maddeleri içermektedir. 


Özetle Öğretmenlik Meslek Kanunu değil; ÖĞRETMEN’E CEZA KANUNU’dur. 


Maddeleri sızdırılan bu tasarı, Öğretmen’in iyice tarumar olan İTİBARINI tamamen yok edecektir. 


Yetkili Sendika; maalesef bu önemli hususlara değil, yöneticilerin de ÖMK kapsamına girmesine odaklanmaktadır. 


İş güvencesi hususunda kamuoyunu yanıltıcı açıklamalar yapmaktadır. 


Meslekten atılma sürecinde; 657’de kurul kararı ile alınabilen SAĞLIK RAPORU artı Müfettiş raporu gerekli iken, getirileceği iddia edilen tasarıda iş güvencesi sadece “müfettiş denetimine” bırakılmıştır. 


Özetle Öğretmenin iş güvencesi; sağlık kurulu kararı olmaksızın sadece müfettişin iki dudağı arasına bırakılacaktır.


657 İş Güvencesi hususu; meslek kanunu ile ilgili verilen “sözlerin gündemden düşürülüp” gelecek tepkileri dağıtmak” için mi tartışmaya açılıyor yakında anlaşılacaktır. 


Bir önemli husus daha var ki altı çizilmeden geçilemez. 


Öğretmenliği Kariyer Mesleği olarak tanımlayan ve Öğretmenlerin kendilerini geliştirmeleri amaçlayan kanunda Yüksek Lisans/Doktora yaparak kendilerini geliştiren, yazdıkları uluslararası/ulusal makaleler ve sundukları bildirilerle eğitime katkı sunan Öğretmenleri teşvik edecek hiçbir adım yok. 


Eğitimin yönetildiği kurumda en üst derecesi olan “Lisansüstü Eğitime” ÖMK’de tek bir madde dahi yer verilmemesinin izah edilebilir ciheti yoktur.


Lisansüstü Eğitim ÖMK’de teşvik edilmelidir. 


Kariyer Basamakları Belirleme yönetmeliğinin temel amacı Öğretmenleri Lisansüstü Eğitime teşvik etmek ise bu husus ile ilgili somut maddelere yer vermelidir.


Yönetici atamalarında Lisansüstü Eğitim şartı getirilmelidir. 


Öğretmeninden daha az kendini geliştirmiş, daha az birikime sahip, eğitim düzeyi daha alt seviyede olan biri salt mülakat ile yönetici olamamalıdır. 


Lisansüstü Eğitim mezunları doğrudan unvan almalıdır. 


Lisansüstü Eğitimde geçirilen süreler başvuru süresinden düşülmelidir. 


Ek derste ciddi teşvik artışları yapılmalıdır. 


Mehmet GÜLER
Eğitimci Yazar