Verimli Ders Nasıl Çalışılır?

Çocuklardan yetişkinlere, hepimizi yakından ilgilendiren bir konu ders çalışma. Kimilerine göre zekayla ilgiliyken, kimilerine göre ise bir yetenek. Ancak tüm bunların aksine ders çalışmak, diğer bir değişle insan beyninin öğrenme mekanizmasını istenilen yönde harekete geçirmek, aslında doğuştan tüm insanlarda bulunan bir kabiliyet. Zaman zaman bu konuda zorluklar yaşasak da, bu yeteneğin içimizde saklı olduğuna inanırsak aslında öğrenemeyeceğimiz hiçbir şey yok.

Ders Çalışmanın Biyolojisi

Beyin de tıpkı diğer vücut kaslarımız gibi geliştirilebilen bir organ. Yani tıpkı bacak kasını geliştirmek isteyen bir sporcunun, bacak hareketlerine ağırlık vermesi gibi biz de beynimize antrenman yaptırabiliriz. Öğrenmek ve öğrendiğimiz bilgileri işlevsel hale getirmek de, beynimizin gelişime açık bir kısmı esasında.

Birkaç denemenin ardından başarısız olunca, motivasyon kaybına uğradığınız olmuştur mutlaka. Bu noktada yapılması gereken en önemli şey, sürece güvenmektir. Tıpkı ilk birkaç gün su verdiğinizde bir gelişme göremediğiniz bir bitkinin, birkaç hafta sonunda çiçek açması gibi, beynimizin de düzenli bir “beslenme“ programına ihtiyacı var. Matematikten İngilizceye, sanattan tarihe her konuda bu böyle.

Başarılı olacağınıza inanmalı ve kendinize uygun hazırlayacağınız bir programı eksiksiz yerine getirmeye gayret etmelisiniz. Böylece zamanla istediğiniz performansa ulaşabilirsiniz.

Verimli Ders Çalışma İçin Öneriler

Tüm insanlar için geçerli, mükemmel bir ders çalışma programı,  maalesef ki mevcut değil. Tüm insanların beyni, biyolojik olarak aynı işleyen bir sisteme sahip olsa da, hayat tecrübesi, okul eğitimi, hatta öğrenmeye en açık olduğumuz hayatımızın ilk 3 yılı boyunca ailemizden ve çevremizden gözlemleyerek edindiğimiz temel bilgiler, bu sistemin kişiselleşmesini ve  şekillenmesini sağlıyor. Bu sebeple de her insanda, kendine has bir öğrenme sistemi gelişiyor. Kendinize uygun sistemi bulabilmek için yapmanız gerekenlere kısaca değinmek gerekirse;

• Strese girmediğiniz bir dönemde (tatil günleri, sınav haftasına yakın olmayan günler gibi) belirlediğiniz bir konu üzerinde farklı yöntemlerle ders çalışmayı deneyin. Bu yöntemler; yazarak, okuyarak, dinleyerek, izleyerek, kronometre gibi bir araçla süre tutarak ya da bunlardan bir kaçının bir arada kullanılması şeklinde olabilir.
• Strese girdiğiniz dönemde yapacağınız çalışma, doğru sonuç vermeyebilir çünkü beyin, çoğu insanda acil durumlarda yenilikleri kabul etmek konusunda zayıflar ve denediğiniz sistemde, beklediğiniz sonucu elde etmeniz zorlaşabilir.
• Birçok yöntemi deneyerek, size en uygun olanı keşfetmeye odaklanın. Zaman kaybettiğiniz ve geri kaldığınız kaygılarıyla kendinizi engellememeye çalışın. 
• En uygun yöntemi keşfettikten sonra, bir program oluşturarak, düzenli bir şekilde bu programı uygulaya gayret edin. Programı hazırlamaya başladığınız ilk anlarda, heyecan ve motivasyonla kendinize fazla yüklenmemeye özen gösterin. Basit görevleri bitirmeye odaklanarak ilerleyin. Tıpkı bir sporcunun kas gelişiminde yapacağı gibi, ağırlıkları giderek arttırabilirsiniz. Ancak birden, çok büyük bir ağırlığın altından kalkmaya çalışırsanız, yine fiziksel aktivitelerde olduğu gibi sakatlanabilirsiniz. Tüm motivasyonunuzu bir anda kaybedebilirsiniz.

Fiziksel rahatsızlıkların iyileşmesi için de ihtiyaç duyulan zaman ve uygun bir reçetedir. Tıpkı ateşlendiğimizde antibiyotik kullanmamız gerektiğini bildiğimiz gibi, öğrenme konusunda da sürece güvenmeli ve reçeteyi elimizden geldiğince uygulamalıyız.

Unutmayın ki her insan her gün aynı mod ve performansta olmayabilir. Günlük hayatta karşılaştığımız zorluklar ve mücade ettiğimiz problemler, çalışma performansımızı da olumsuz etkileyebilir. Böyle zamanlarda kendimizi zorlamak yerine ara vererek, kafamızı toparlama şansını kendimize tanımalı; motivasyon kaynaklarımızı gözden geçirmeliyiz. İhtiyaç duyduğunuzda kendinize izin vermekten kaçınmayın ve bunun da sürecin bir parçası olduğunu unutmayın.