Ülkemiz şartlarının en mahrum bölgelerinde görev yapan tek meslek gurubudur aynı zamanda öğretmenler. Vatanın en ücra şehrinin en uzak dağ başı köyünde yollarının karla beraber kapandığı, elektriğinin kesildiği, sinema, tiyatro bir tarafa çay veya şeker bittiğinde alınması için bir bakkalı bile olmayan yerlerde görev yapmaktadır öğretmenler. Bu köylerin birçoğunda tek başlarına dört sınıflı ilkokullarda birleştirilmiş sınıf uygulaması nedeniyle dört öğretmen vazifesi görerek bir mucize gerçekleştirirler örneğin. Ebeveynler, geceler boyunca rahat etmeleri için uyumayıp en küçük rahatsızlıklarında yüreklerinin cız etmelerine sebep olan biricik bebeklerini bir tek öğretmenlere gönül ferahlığıyla teslim edebilirler. O cici çocuklar da anne, babalarından ziyade bir tek öğretmenlerini model alırlar. Öğretmenlerin fedakârlığını, çalışma şartlarındaki zorluğu kimse inkâr etmediği gibi son zamanlarda yapılan değersizleştirme politikalarını saymazsak toplumun hemen hemen her kesimi saygı duyar öğretmenlere. Ancak iş manevi hissiyatları bir tarafa bırakıp maddi hususlara gelince işin rengi nedense değişiverir birden.

Bu renk başkalaşımının yaşandığı yerlerden biri de öğretmenevleridir. Adı üstünde, bu yerlerin ismi; “öğretmenin evidir.” Cümlede manayı analiz ettiğimizde, bahsi geçen bu mekânlar öğretmenlerin asli olarak kalabilecekleri yerlerdir. Nitekim bir insan, evinde kalabilmek için, “evi bir arayayım da yatağımı kimseye vermesinler, acaba evde benim için yer var mı, ya dışarıda kalırsam” gibi telaşlar ve vehimler yaşamaz. Fakat uygulama cümlenin has manasıyla çelişiyor maalesef. Öğretmenevlerinde öğretmen dışında herkesi bulmak mümkün. Belki biraz abartı olacak ama öğretmenevinde olmayan tek meslek gurubu öğretmenlerdir. Sebebine gelince; diyelim ki öğretmen koca bir eğitim-öğretim yılının yorgunluğunu atmak için ailesiyle öğretmenevlerinde kalmak suretiyle bir gezi planladı. Bu gezi çerçevesinde yol güzergâhında bulunan öğretmen evine o gün itibariyle başvurmuşsa yer bulması imkânsızdır.( genel olarak il merkezindeki öğretmenevleri) o gece başvurulan öğretmenevinde kalan kişilerin mesleki istatistiği çıkarıldığında öğretmenlerin azınlıkta olduğu görülecektir. Bu nedenle öğretmen evinden kovulmuş ve otel odalarına mahkûm ettirilip küstürülerek gönderilmektedir.

Peki, rezervasyon işi nasıl oluyor? Bununla ilgili yaşanmış olan hadiseleri örneklerle açıklayalım. Burayı okuyan öğretmenler, “aa, aynen başıma gelen olay” diyeceklerdir:

  • Öğretmen A şehrindeki öğretmenevinde 20 Ağustos gecesi ailesiyle birlikte kalmayı planlamaktadır. Bu nedenle rezervasyon için tam iki ay önce 20 Haziranda telefon açar. Kendisine henüz bahsi geçen tarih için rezervasyon sayfasının açılmadığı, ağustos ayının ilk haftası aramaları gerektiği söylenir. Öğretmen belirtilen tarihin ilk haftasının ilk iş gününün ilk mesai saatlerinde tekrar arar. Verilen cevap yürek yakıcıdır.: “O tarihte rezervasyonumuz dolu”

Öğretmen der ki: “yahu iki ay önce aradım rezarvasyon yok dediniz. Bu tarihte aramamı söylediniz. Aradım ve dolu diyorsunuz. Bu ne iştir” cevap bellidir: “sizden önce aradılar”.

  • Öğretmen, merkezde ya da gözde olan öğretmenevinde yer bulamayacağını bildiğinden başka bir yaz tatilinde A şehrinde merkeze en yakın ilçenin öğretmenevinde 20 Ağustos gecesi ailesiyle birlikte kalmayı planlamaktadır. Bu nedenle rezervasyon için tam iki ay önce 20 Haziranda telefon açar. Kendisine yer verilir. İki ay önce yer ayırttığı halde öğretmen evinde kalacağı gece ailesine en kötü odalardan birinin verildiğini görünce yine hüsrana uğrar.

  • Öğretmen A şehrindeki öğretmenevinde 20 Ağustos gecesi ailesiyle birlikte kalmayı planlamaktadır. Bu nedenle rezervasyon için tam iki ay önce 20 Haziranda telefon açar. Kendisine o tarihte boş oda olmadığı söylenir. Öğretmen de 100 oda kapasiteniz varken nasıl yer olmaz diye sorduğunda klasik cevap hazırdır: o tarihte bir kafile kalacak – öğrenci gurubu yer ayırttı.

Bu ve benzeri örnekleri sıralamak mümkündür. Belirtildiği üzere öğretmen, öğretmenevinde kalamamaktadır. Kalanda varsa yaşadığı şehrin öğretmenevi idarecilerinin referansıyla gelmiştir. Bunu hiç kimse inkâr edemez. Şimdi denebilir ki, “MEB Personeliyle MEB Personeli olmayan arasında fiyat farkı var.” Kalınamayan yerde fiyat farkı ha olmuş ha olmamış, bir anlam ifade eder mi? Kaldı ki öğretmene yapılan indirim farkı o kadarda fazla değildir.

Sonuç olarak, öğretmenevleri yönetiminin her zaman diliminde yer ayırtmak için öğretmenlere ayrıcalık tanımaları ayrıca rezervasyon işlemlerinin merkezi bir sistem ile daha şeffaf bir hale getirilmesi gerekmektedir.

Bir Öğretmen