Müşterek konut, evli olan bir çiftin evlilik birliklerini bir arada sürdürmekte oldukları konuttur. Bu nedenle, yargılama sırasında eşler ortak konutta kimin kalacağına birlikte karar veremezlerse mahkemeden, boşanma davası sırasında ortak konutun eşlerden birine tahsis edilmesini isteyebilirler. Ancak boşanma davalarında ortak konut tahsisi genellikle mahkemeler aracılığıyla talep edilmektedir. Ortak malın bölünmesine karar verilmesine ek olarak, ortak taşınmaz eşlerden birinin veya her ikisinin birden sahip olduğu aile konutu ise, mal paylaşımı davası açılarak konut şerhi ve/veya ihtiyati tedbir kararı verilir. Daha fazla bilgi için bu alanda uzman bir boşanma avukatı ile görüşerek hukuki tavsiye almanızı öneririz. İstanbul, İzmir ve Ankara boşanma avukatı sayısının oldukça fazla olduğu iller arasında yer alıyor. Boşanma davalarının alanında uzman bir boşanma avukatı yardımı ile ele alınması gerekli olmasa bile, en çok ortak konut tahsisi gibi belirli konuların her birinin talep edilmesi tarafların konumunu güçlendirecektir. Aksi durumda hak kayıplarının yaşanması söz konusu olabilir. Özellikle boşanma davası sona erdikten sonra mal rejiminin tasfiyesi ile katkı payı ve katılma payı alacaklarına istinaden zamanaşımı süreleri dikkate alınmalı ve süreler kaçırılmadan gerekli işlemler yerine getirilmelidir.

Boşanma Davası Devam Ederken Eşlerin Birlikte

Yaşaması Niçin Mümkün Değildir?

Bazı istisnai durumlar dışında, affeden taraf daha önce affetmiş olduğu hususlara dayanarak dava açma hakkına sahip değildir. Boşanma davasında bir çiftin aynı çatı altında birlikte yaşaması, bu hususa ilişkin içtihatlar yani emsal nitelikli mahkeme kararları gereği evlilik birliğinin devamı ve diğer eşin bağışlanması olarak kabul edilebilir. Bu anlamda emsal kararlar büyük önem taşımaktadır. Türk Medeni Kanunumuz genel ve soyut ifadeler içermektedir ve bu genel ve soyut ifadeler, hakimin takdirine bağlı olarak her özel duruma uyarlanır.

Nihai olarak Yargıtay tarafından verilen ve “içtihat” olarak adlandırılan emsal kararlar, yerel mahkemelerin hakimleri tarafından adeta bir hukuk kuralı gibi dikkate alınmaktadır. Bu nedenle, özellikle çekişmeli boşanma davasında eşlerin yasal işlemler sırasında birlikte yaşamaktan kaçınmaları önerilir. Ancak anlaşmalı boşanma sürecinde eşler için bu kadar katı kurallar yoktur.

Müşterek Konutun Tahsisi Kararına İtiraz Edilebilir Mi?

Müşterek konutun eşlerden birine tahsisi kararı, boşanma veya ayrılık davalarında ara kararla birlikte verilebileceği gibi, 6284 sayılı Kanun kapsamında açılan koruma ve tahliye davasıyla birlikte de verilebilir.

6284 sayılı Kanuna göre verilen tedbir kararı ile birlikte ortak konut tahsisine karar verilmesi halinde bu karara itiraz edilebilir.

Ancak, boşanma veya ayrılık davasında verilen ara kararla müşterek konutun tahsisine ilişkin hüküm bulunması halinde bir sakınca yoktur. Ancak bu durumda temyize gerek yoktur. Çünkü boşanma davası sırasında hakim, yargılama boyunca Türk Medeni Kanunumuzun 169. maddesi ve ilgili diğer hükümler uyarınca müşterek konutun tahsisine ilişkin olarak vermiş olduğu karardan rücu ederek yeni bir karar verebilir.