Eğitim Bir Sen tarafından yapılan Yeni Yönetici Seçme ve Görevlendirme Yönetmeliği değerlendirmesi şöyle;

Yönetici görevlendirmede genel şart olarak “eğitim yönetimi sertifikasına sahip olmak” şeklinde yeni bir şart getirilmiş, ilk defa yönetici görevlendirme sürecinde eğitim yönetimi alanında sertifikasyon uygulaması hayata geçirilmiştir. Ama sertifikasyon programına neden ihtiyaç duyulduğu ortaya konulmadan, eğitim kurumu yönetiminde bu tür bir programa ihtiyaç duyulduğunu gösteren herhangi bir ölçme, değerlendirme, tespit, bulgu veya veri ortada yokken, eğitimin paydaşlarıyla bu konunun istişare edilmeden sertifikasyonun bir dayatma niteliğinde görevlendirme ön şartı olarak getirilmesi doğru değildir. Eğitim kurumu yöneticisi görevlendirmesinde edinilen bilgi birikiminin, mevcut yöneticilerin görev başında edindikleri kurumsal tecrübenin hiçe sayılarak sadece bir sertifika programının eğitim yönetimine kalite getireceğini düşünmek sorunlu bir yaklaşımdır.

 

Eğitim Yönetimi Sertifikasının geçerliliğinin 8 yıl olması

Eğitim Yönetimi Sertifikasının alındığı tarihi takip eden yıldan itibaren sekiz yıl süreyle geçerli olmasının mantığı ve hukuki gerekçesi mevcut değildir. Sertifika, kişinin eğitim yönetimi alanındaki yeterliliğini ortaya koymakta ise sekiz yıl içinde bu yeterlilik ortadan kalkmakta mıdır ki süre sınırlaması getirilmiştir. Söz konusu sınırlamanın kaldırılması gerekmektedir.

Diğer taraftan, eğitim yönetimi alanında tezli/tezsiz yüksek lisans veya doktora yapmış olanların neden ayrıca bir de sertifika programını bitirmesi gerektiği hususu izaha muhtaçtır. Eğitim yönetimi alanında tezli/tezsiz yüksek lisans veya doktora programlarının, bir sertifika programından çok daha kapsamlı ve nitelikli olduğuna kuşku yoktur. Bakanlığın 2023 Eğitim Vizyonu Belgesi başta olmak üzere, öğretmen ve yönetici yetiştirme ve meslekî ilerleme süreçlerinde lisansüstü eğitime yapılan vurgu ile yönetmelik düzenlemesi tezat teşkil etmektedir. Eğitim yönetimi alanında tezli/tezsiz yüksek lisans veya doktora yapmış olanlar için eğitim yönetimi sertifikasına sahip olma şartı aranmamalıdır.

 

Eğitim Yönetimi Sertifika Programının somut, açık, net, ölçülebilir ve hukuka uygunluğu denetlenebilir olmalı

Eğitim Yönetimi Sertifika Programını başarıyla tamamlayanlara Eğitim Yönetimi Sertifikası verilecektir. “Sertifika programını başarıyla tamamlama” hususunun somut, açık, net, ölçülebilir ve hukuka uygunluğu denetlenebilir kıstaslara kavuşturulması gereklidir. Zira mevcut hâliyle “başarıyla tamamlama”nın içeriği belirsizdir; öngörülen süre kadar eğitim alanlar mı, süre sonunda yeterlilik sınavında başarılı olanlar mı, süreç içinde öngörülen/öngörülecek sertifika basamaklarını tamamlayanlar mı başarılı sayılacak hususu müphemdir. Yönetmelikte öngörülen yönergenin ivedilikle çıkarılması gerekmektedir.

Eğitim Yönetimi Sertifikası şartı, yönetmeliğe göre ilk defa düzenlenecek Eğitim Yönetimi Sertifika Programının kesin sonuçlarının ilan edildiği tarihe kadar aranmayacaktır.

 

Yazılı sınav konuları arasında yer alan mevzuat alanının ağırlığı yüzde 10’dan yüzde 20’ye çıkarılmıştır.

Özel eğitim kurumlarına müdür olarak görevlendirileceklerde; bilim ve sanat merkezleri için bilim sanat merkezinde kadrolu olarak görev yapmış olmak, rehberlik ve araştırma merkezleri bakımından Rehberlik, diğer özel eğitim kurumları bakımından Özel Eğitim öğretmeni olmak, fen liselerine müdür olarak görevlendirileceklerde Matematik, Fizik, Kimya veya Biyoloji öğretmeni olmak, sosyal bilimler liselerine müdür olarak görevlendirileceklerde Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Coğrafya, Felsefe, Psikoloji veya yabancı dil öğretmeni olmak, güzel sanatlar liselerine müdür olarak görevlendirileceklerde Görsel Sanatlar/Resim veya Müzik öğretmeni olmak, spor liselerine müdür olarak görevlendirileceklerde Beden Eğitimi öğretmeni olmak şartı getirilmiştir. Daha önceki yönetmelikte belirli alan öğretmenlerine alanlarıyla ilişkilendirilmiş eğitim kurumları özelinde yönetici görevlendirme sürecinde ilave beş puan verilmek suretiyle bir avantaj ve öncelik tanınmıştı. Oturmuş olan bir sistem kaldırılarak belirli eğitim kurumlarının yöneticiliğinin belirli alanlara tahsis edilmesi sonucunu doğuracak nitelikte bir düzenleme yapılması genel bilgi/kültür dersleri öğretmenlerini kendi aralarında ayrıştıracak, kurum içi çalışma barışını bozacak mahiyette sonuçlar üretebilecektir.

 

Müdür başyardımcılığının yeniden ihdası, yönetici olarak görevlendirileceklerde aranacak genel ve özel şartların korunması yerinde düzenlemelerdir.

İl değerlendirme komisyonlarına, eğitim-öğretim ve bilim hizmetleri kolunda faaliyet gösteren sendikalardan ülke genelinde en fazla üyeye sahip ilk dört sendikadan sendika genel merkezinin belirleyeceği birer temsilcinin katılımı sağlanmış olup eğitimin paydaşlarına bu süreçte yer verilmesi katılımcı yönetim anlayışı adına yerinde bir uygulamadır.

 

Sözlü sınavın kaldırılması yönenündeki öneriler dikkate alınmamış

Yöneticiliğe ilk defa görevlendirmelerde sözlü sınav uygulamasının yönetmelikteki hâliyle korunmuş olması yerinde değildir. Sözlü sınavın kaldırılması yönündeki önerileri dikkate almayan Bakanlığın, sözlü sınav süreçlerinin hukuka uygun, adil ve objektif bir şekilde yürütülmesini sağlama yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu amaçla, sözlü sınav komisyonlarında mülakat eğitimi almış kişilere görev verilmeli, sözlü sınavlarda görüntü ve ses kaydı alınmalı; komisyonlarda, adayın bilgi düzeyini değerlendirecek, adaylar arasında optimal kıyaslamayı yapabilecek uzman üyelerle birlikte, gerekirse adayın kişilik analizini yapmak ve mevcut davranışlarından yola çıkarak gelecekte sergileyeceği davranışlar hakkında fikir sahibi olmak için psiko-teknik değerlendirme yapılmalıdır.