Sınırlı ulusal kaynakları olan küçük bir ulus olarak insan kaynakları, ada cumhuriyetinin her zaman en değerli varlığı oldu. Bugün Singapur, farklı etnisitelerden ve dinlerden gelen güçlü ve uyumlu vatandaş topluluklarıyla ticaret, ekonomi ve ulaştırmanın hareketli bir küresel merkezi. Singapur’un sadece bir nesil içinde “üçüncü dünyadan birinci dünyaya” dönüşümü, Asya’nın en büyük başarı hikayelerinden biri.

Singapur Eğitim Sisteminin Dönemsel Gelişimi

Hayatta Kalma Odaklı Dönem: 1959 – 1978 arası

Bağımsızlıktan sonraki ilk yıllarda Başbakan Lee Kuan Yew tarafından yönetilen hükümet, tüm çabasını temel eğitimde açılım yapmaya odakladı. Okullar hızla inşa edildi ve öğretmenler büyük ölçüde işe alındı. Daha önce sadece etnik gruplara yönelik olan okulların yerine tek bir ulusal eğitim sistemi yaratıldı. Bu sistem çift dilliydi. Öğrencilere ulusal dil olan İngilizce ve ana dilleri (Çince, Malay ya da Tamil dili) öğretildi. Temel eğitimin gelişmesi, ekonomisindeki antrepo ticaretinden ihracat odaklı imalata geçiş için gerekli olan okuryazar ve vasıflı işgücü ihtiyacını karşıladı. Bunu, kayda değer bir başarıyla hayata geçirdi: Singapur düşük maliyetli ve düşük vasıflı işgücü arayışında olan yabancı imalatçıları çekerken, 1960′ların sonlarında GSYH her yıl ortalama yüzde 12.7 büyüdü.

Verimlilik Odaklı Dönem: 1979 – 1996 arası

Düşük maliyetli üretimi kendi kıyılarına çekmeye çalışan diğer Asya ülkeleriyle arasında artan rekabet ve 1973 küresel petrol krizi, Singapur’u ekonomik değer zincirinde daha yukarı çıkmaya mecbur etti. Ancak bunu yapmak için, o dönemin Eğitim Bakanı Goh Keng Swee’nin hazırladığı önemli bir raporda da belirttiği gibi eğitim sisteminde önemli değişimler yapılmalıydı. Eğitimin yeni modeli, öğrenciler için daha kapsamlı bir hale getirilirken; eğitimin niteliğini geliştirmek, okul terk oranlarını düşürmek ve yeni sermaye ve beceri yoğun ekonomide gereken becerileri edinmek hedeflerini içeriyordu. Öğrencilere okullarda, ortaöğretimde ve sonrasında daha fazla ilerleme kaydedebilmeleri için tasarlanmış olan farklılaştırılmış müfredatlar ve pedagojik yaklaşımlar ile farklı dersler sunuldu.

19140591

Yeni eğitim sistemi:

  • Okul terk oranlarını düşürdü: 1986 yılına gelindiğinde öğrencilerin sadece yüzde 6′sı 10 yıllık bir eğitimden önce okulu bıraktı. Bu oran 1960′larda yüzde 50 idi.
  • Eğitimin niteliğini geliştirdi: İleri düzey İngilizce sınavlardan geçme oranı 1960′larda yüzde 40 iken 1984′te bu oran yüzde 90′a kadar yükseldi. Ayrıca Singapur’daki öğrenciler 1995 yılında düzenlenen TIMMS araştırmasında (Uluslararası Matematik ve Fen Bilimlerindeki Trendler: Öğrencilerin matematik ve fen alanlarında kazandıkları bilgi ve becerilerin değerlendirilmesine yönelik bir tarama araştırması) oldukça iyi bir başarı gösterdiler.

Mesleki eğitimin niteliği özel olarak geliştirilmişti. Teknik Eğitim Enstitüsü (ITE), yüksek nitelikli teknik ve mesleki eğitim sağlamak için 1992 yılında kurulmuştu. Sektörler, endüstriyle alakalı becerileri olan mezunlar yaratmak hedefiyle Enstitünün gelişmesine katkıda bulundular. Çok daha fazla sayıda bilim insanını ve mühendisi eğitmek adına üniversiteler ve teknik okullar yaygınlaştırıldı. Böylece daha teknoloji odaklı bir ekonominin talepleri karşılanabilecekti.

Beceri Temelli, İstek Odaklı Dönem: 1997- 2011 arası

Bilgi temelli bir ekonominin ortaya çıkmasıyla Singapur, ekonomisini yüksek-vasıflı imalata dayalı bir ekonomiden yüksek değer yaratma hizmetlerine ve ürünlerine dayalı bir ekonomiye doğru çevirdi. Vatandaşlarını bu yeni ekonomik paradigmaya doğru yönelmeye hazırlamak isteyen Singapur yeni bir eğitim felsefesi geliştirdi: “Düşünen Okullar, Öğrenen Ulus”

“Düşünen okullar”, öğrencilere sadece bilgiyi aktarmak yerine, yaratıcılığı ve eleştirel düşünme becerilerini ve yaşam boyu öğrenmeye duyulan tutkuyu geliştirecekti. Bunun tamamlayıcısı olacak olan “öğrenen ulus”, eğitimi ulusal kimliğin kalbine yerleştirecekti.

Bu hedeflere ulaşmak için Singapur okul sisteminde esnekliği ve çeşitliliği artırdı. Müfredat, daha fazla soruşturma-araştırmaya dayalı faaliyete alan yaratmak için azaltıldı. Öğretmenlerin, ders planlama ve öğrenciler için aktif öğrenme faaliyetleri üzerine  işbirliği yapmaları için ortak zamanlar yaratıldı. Dahası, bilişim ve iletişim teknolojilerine yapılan önemli yatırımlar, öğrenmenin yeni şekillerini kolaylaştırdı. Okullar, 10 ila 14 okulluk gruplar şeklinde organize edildi. Daha fazla özerklik ve yetki paylaşımı, okulların programlarında ve öğretimlerinde yenilikçi olmalarını sağladı. Tüm bu girişimler, bir sürekli gelişim kültürünün ve açık ve işbirliğine dayalı bir okul ortamının oluşmasını kolaylaştırdı.

rybbps7314e_2x

Öğrenci Merkezli, Değerler Temelli Dönem: 2012′den günümüze

“Düşünen Okullar, Öğrenen Ulus” vizyonundan doğan ivme, 21. Yüzyıl Becerileri ve Öğrenci Çıktıları için genel bir çerçevenin geliştirilmesine yol açtı. Bu genel çerçeve, Singapur gençliğinin 21. yüzyılda başarılı olabilmesini sağlayacak ana becerileri ve değerleri ifade ediyor:

Beceriler ve değerler

Özfarkındalık
Özyönetim
Sosyal Farkındalık
İlişki Yönetimi
Sorumlu Karar Alma

Sivil Okuryazarlık
Küresel Farkındalık ve Kültürlerarası Beceriler
Eleştirel ve Yaratıcı Düşünce
İletişim, İşbirliği ve Bilişim Becerileri

Öğrenci Çıktıları:

Kendine Güvenen Kişi
İlgili Vatandaş
Aktif Katkıda Bulunan
Özyönetimli Öğrenen

21. YY Genel Çerçevesi, konu ders programının ve öğretim materyallerinin geliştirilmesine rehberlik etti. Okullar bu genel çerçeveyi aynı zamanda, öğrencilerin gerekli becerileri kazanmalarını sağlayacak ders programlarını ve ortak ders programlarını tasarlamak için kullanıyor.

Singapur’daki her okul, öğrencileri bütüncül olarak geliştirmek için bir dizi öğrenme deneyimi sunuyor. Ortak ders programları ve açık havada eğitim yoluyla öğrenciler müzik, görsel sanatlar ve spordaki ilgi alanlarını ve yeteneklerini geliştirebiliyor ve liderlik becerilerini ve sosyal ve duygusal yeterliliklerini artırıyorlar. Buna ek olarak her öğrenci, içinde yaşadığı topluluğa yönelik bir sosyal sorumluluk duygusu oluşturmasını sağlayan “Eyleme Dökülen Değerler” programlarına katılıyor.

Öğretmenler Singapur eğitim sisteminin temel direkleri. Eğitim Bakanlığı onları, mesleki anlamda en iyi hale gelmeleri için teşvik ediyor. Ulusal Eğitim Enstitüsünde aldıkları ilk hizmet öncesi eğitimden sonra öğretmenlerin, çeşitli hizmet içi çalışmalarla eğitim profesyonelleri olarak kapasitelerini artırmaya devam etmeleri bekleniyor. Kendini adama, işbirliğine dayalı öğrenme ve profesyonel mükemmellik kültürünün, öğretmen akademileri, dil enstitüleri ve mesleki öğrenme toplulukları tarafından daha da güçlendirilmesi bekleniyor.

Mevcut Eğitim Sisteminin Yapısı

Bütün çocuklar ilkokula 7 yaşında başlıyor. Bu, onlara güçlü bir eğitim temeli vermek amacıyla tasarlanmış altı yıllık zorunlu bir süreç. Amaç, dilsel ve matematiksel beceriler kazandırmak, karakter geliştirmek ve sağlıklı değerleri ve iyi alışkanlıkları beslemek. İlkokul 6. sınıfın sonunda öğrenciler, İlköğretim Okul Bitirme Sınavına giriyor. Bu sınav ortaöğretime uygunluklarını değerlendiriyor ve onları, öğrenme hızlarına, yeteneklerine ve eğilimlerine uyan bir orta dereceli okula yerleştiriyor. Öğrenciler aynı zamanda sanat ya da spor gibi alanlardaki güçlü yönlerine ve ilgilerine dayalı bir ortaöğretim kurumuna da kabul edilebiliyor.

Ortaöğretimin ilk sınıflarında (7 ve 8. sınıflar) öğrenciler dil, sosyal bilimler, görsel sanatlar, matematik, fen bilimleri, tasarım ve teknoloji ve beden eğitiminin yanı sıra karakter ve vatandaşlık eğitiminden oluşan geniş bir eğitim deneyimi yaşıyorlar.

9 ve 10. sınıflarda tüm öğrenciler iki dil, sosyal bilimler ve matematik öğreniyor ve çok çeşitli seçmeli ders ve program arasından seçim yapıyorlar. Neredeyse tüm öğrenciler, aşağıdaki ortaöğretim sonrası eğitim kurumlarından birine devam ediyor:

  •     İki yıllık Yüksekokul/Merkezi Enstitüler: Üniversite öncesi akademik bir eğitim sunuyor.
  •     Politeknik: Öğrencilere endüstriye yönelik beceriler kazandıran üç yıllık, pratik odaklı diploma eğitimi sunuyor. Çoğu politeknik mezunu işe devam etse de, bir kısmı üniversite eğitimine geçiş yapıyor.
  •     Teknik Eğitim Enstitüsü: Mühendislik, teknik, işletme ve hizmet becerilerini içeren geniş ölçekli ve multidisipliner bir müfredat sunuyor.
  •    Sanat Enstitüleri: Yaratıcı sanatlara ilgi duyan öğrenciler için.

Her grubun yaklaşık yüzde 30′u özerk, yerel devlet üniversitelerine kaydoluyor. Üniversite ortamı, yükseköğretime yeni uzmanlıklar (Singapur Teknoloji ve Tasarım Üniversitesi gibi) ve farklı yaklaşımlar (Yale-Singapur Üniversitesi Özgür Sanatlar Yüksekokulu gibi) getiren yeni kurumların kuruluşuyla çeşitlenmeye devam ediyor.

Sinagapur’da Fen Bilimleri Eğitimi

Bilimsel araştırma ruhunu merkeze alan Singapur Fen Bilimler Müfredatı Genel Çerçevesi, fen bilimleri dalında önemli olan üç  konuyu temel alıyor: Bilgi, anlama ve uygulama; beceriler ve süreçler; etik ve tutumlar. Müfredat, çocukların bilimin peşinden gitmeyi değerli bulmalarını ve günlük hayatta ve toplumda oynadığı önemli rolü takdir etmelerini sağlamayı amaçlıyor.

İlk ve ortaöğretim fen bilimleri ders programları, öğrencilerin, günlük hayattaki deneyimleriyle ve yaygın doğal fenomenlerle ilişkilendirebilecekleri temalar çerçevesinde tasarlanıyor. İlköğretim seviyesindeki beş tema, çeşitlilik, döngüler, enerji, etkileşimler ve sistemler. Ortaokul fen bilimleri müfredatı, modellere yönelik ek bir temayı daha içeriyor. Bilim, fiziksel ve doğal dünyayı keşfetmenin bir yolu olarak öğretilmeye devam ediyor. Lise düzeyinde öğrenciler biyoloji, kimya ve fizik gibi fen bilimleri konularında uzmanlaşmaya başlarken bunlardan bir, iki ya da üçünü alabiliyorlar.

Geniş bir zenginleştirme programı yelpazesi, hem okulda hem de ulusal cephede müfredatı tamamlıyor. Bilim fuarları, yarışmalar, kamplar, workshop’lar ve araştırma kurumları, öğrencilerin öğrenmenin her düzeyine katılmalarını sağlamak ve onlara ilham vermek için hizmet ediyor.

Hem genel öğrenci nüfusuna (tüm seviyelerden) hem de fen bilimlerine karşı daha yoğun bir ilgisi ve yeteneği olan öğrencilere yönelik programlar tasarlamak için Milli Eğitim Bakanlığı, Bilim, Teknoloji Ve Araştırma Ajansı gibi daha yüksek öğrenim kurumları, şirketler ve Singapur Bilim Merkezi ile ulusal düzeyde yakın ortaklıklar kuruyor. Bu tür programlardan bazıları şunları içeriyor:

  • Bilim, Teknoloji Ve Araştırma Ajansı Yetenek Arayışı, katılımcıların üç tur değerlendirmeden geçmek zorunda olduğu, öğrenci bilim projelerine yönelik bir yarışma. Amaç, bilim ve bilimsel araştırmaya karşı yaşam boyu sürecek bir tutkuyu harekete geçirmek ve 15 ila 20 yaş arasındaki en başarılı öğrencilerin mükemmellik için çabalamalarını teşvik etmek. Öğrencilere, Bilim, Teknoloji Ve Araştırma Ajansındaki ya da Singapur üniversitelerindeki bir profesör danışmanlık veriyor. Bilim, Teknoloji Ve Araştırma Ajansının Jüri Başkanı her zaman Nobel Ödülü kazanmış biri oluyor.
  • Bilim insanları, eğitimciler ve destek personelinden oluşan bir ağ olan CRADLΣ, hem okullara ekipman ödünç vererek hem de ortaöğretim öğrencilerinin Singapur Bilim Merkezindeki  prototip laboratuvarlarında onlar için workshop’lar düzenleyerek, “yaparak ve interaktif buluşu” kolaylaştırıyor. Amaç, öğrencilerin okuldaki fen bilimlerinin ve matematiğin pratik uygulamalarını görmeleri ve bilimi bir eğlence olarak düşünmeleri. CRADLΣ aynı zamanda öğretmenler için de mesleki gelişim workshop’ları düzenliyor.
  •  Uluslararası Bilim Draması Yarışması, bilimsel konuları sunmak için dramayı kullanmayı amaçlıyor. Aslında ilk başta ilköğretim öğrencilerini hedeflemiş olsa da, şimdi artık halka da açık. (Egitimpedia)

Kaynak: https://www.oecd.org/pisa/PISA-2015-singapore.pdf