Temel Bulgular

  • Japon öğrenciler PISA’da iyi dereceler almaya devam ediyor. PISA 2015’te fen alanında ortalama 538 puanla sadece Singapurlu öğrencilerin gerisinde kalan Japon öğrenciler, Estonya ve Çin Taipei’deki öğrencilerle benzer bir başarı yakaladılar. Japon öğrencilerin ortalama okuma puanı (516) Estonya, Almanya, İrlanda, Kore, Yeni Zelanda ve Norveç’le aşağı yukarı aynıyken, Singapurlu öğrenciler okuma alanında Japon öğrencileri 10 puan geride bıraktı. Japon öğrenciler Pekin-Şanghay-Jiangsu-Guangdong (Çin) ve Koreli öğrencilerle matematik alanında aynı puanı (532) alırken, Hong Kong (Çin), Makao (Çin), Singapur ve Çin Taipei’nin gerisinde kaldı.
  • PISA 2015’de OECD ülkelerinin ortalama fen bilimleri puanı (493), ağırlıklı değerlendirilen fen bilimlerinin ağ temel alındığı 2006’daki puana göre (498) fazla değişmedi. Aynı süreçte Japonya’nın ortalama fen puanı da aynı kaldı (2006 ‘da 531 ve 2015’te 538 puan)
  • Japon okul sistemi eğitim sistemindeki eğitim eşitliği derecesi 2006 yılından bu yana değişmedi. Öğrencilerin sosyo ekonomik konumlarıyla başarıları arasındaki ilişki OECD ortalamasının altında yer alıyor.

n-zainichi-a-20140812-870x584

  • 2006 yılına göre daha az öğrenci fen derslerine çalışmaktan hoşlandığını belirtiyor ama gelecek planları için fen bilimlerinin faydalı olacağını düşünen öğrencilerin sayısı artmış. Japon öğrencilerin fen derslerine çalışma konusundaki motivasyonları OECD ortalamasında. 2015 yılı sonuçlarına göre Japon öğrenciler fen dalında daha fazla öz yetkinliğe sahip olduklarını belirtseler de bu konuda OECD ortalamasının altında kalıyorlar.
  • Fen bilimleri performansında ve öğrencilerin fen bilimlerine yaklaşımındaki cinsiyet uçurumu Japonya’da oldukça belirgin. Erkek öğrenciler fen bilimleri alanında kız öğrencilere ortalama 14 puan daha fazla puan aldıkları gibi fen derslerine çalışmaktan daha fazla zevk alıyorlar ve fen bilimlerinin gelecekteki kariyerleri için önemli olduğunu düşünüyorlar.
  • Öğrencilerin okulu kırma problemi Japonya’da, OECD’deki diğer ülkelere göre çok düşük. OECD ülkelerinde ortalama olarak öğrencilerin %20’si PISA testinden önceki iki hafta içinde en azından bir gün okulu kırdığını söylerken Japon öğrencilerde bu oran sadece %2.
  • OECD ortalamasına göre erkek öğrencilerin %25’i ve kız öğrencilerin %24’ü ileride fen alanında çalışmayı umarken Japonya’da bu oranlar erkek öğrenciler için %19 ve kız öğrenciler için %18. Yine OECD ortalamasına yakın olarak, kız öğrenciler sağlık alanında çalışmayı isterken erkek öğrenciler bilişim uzmanı, bilim insanı ya da mühendis olmak istiyorlar.

japan_school-hy6676

Eğitim politikaları ve uygulamaları

Fen bilimlerini okulda öğrenme fırsatı

Öğrenme fırsatlarındaki eşitsizlikler genel olarak amana dayalı eğitim sistemlerinde ortaya çıkar. Eğer öğrenme için zaman bir koşulsa, fen derslerine devam etmeyen öğrenciler, bu alanda yetkinleşmek için çok daha az fırsat elde edeceklerdir. Okulların özellikleriyle öğrenci performansı arasındaki ilişkiyi yorumlarken, PISA sınavına giren on beş yaşındaki Japon öğrencilerin mevcut okullarına daha birkaç ay önce yazıldıklarını gözden kaçırmamak gerekiyor.

  • OECD ülkeleri genelinde öğrencilerin %94’ünün haftada en az bir fen dersi aldığı belirtildi. Ancak bu, on beş yaşındaki öğrencilerden en az bir milyonunun hiç fen dersi almadığı anlamına geliyor. Japonya’da, fen dersine katılması gerekmeyen öğrencilerin oranı %2,6, yani OECD ortalamasının neredeyse yarısına denk geliyor.
  • OECD ülkeleri genelinde, fen dersine katılması gerekmeyen öğrenciler fen alanında, haftada en az bir fen dersi alması gereken öğrencilere göre 25 puan daha düşük puan aldılar. Japonya

Müfredat dışı bilim etkinlikleri

Japonya’da öğrencilerin %60’ı, bir fen kulübü olan okullara (OECD ortalaması %  39) ve %24’ü, bilim yarışmaları düzenleyen okullara (OECD ortalaması %66) devam ediyor. Fen kulüpleri en fazla Doğu Asya ülkelerinde bulunuyor. Pekin-Şanghay-Jiangsu-Guangdong (Çin), Hong Kong (Çin) ve Kore’de öğrencilerin %90’ı fen kulübü bulunan okullara gidiyor. Buna karşılık, bilim yarışmaları ise daha çok Estonya, Macaristan, Litvanya, Moldovya, Polonya ve Rusya Federasyonu gibi Doğu Avrupa ülkelerinde düzenleniyor. Bu ülkelerde öğrencilerin %90’ının okulunda bu tür etkinlikler bulunuyor.

Öğretme stratejileri

Öğrencilerin fen alanındaki performansları ve ileride bilimle ilgili bir alanda çalışmayı düşünmeleri, fen bölümlerinin, öğretmenlerin nitelikleri ve öğrencilere sundukları müfredat dışı bilim etkinliklerinden ziyade, öğretmenlerin fen derslerini nasıl anlattığıyla ilintili.

  • Hemen hemen her yerde, öğretmenleri bilimsel fikirleri daha sık açıklayan öğrencilerin fen alanında daha başarılı olduğu belirtildi. Japonya’da öğrencilerin %48’i, öğretmenlerinin derslerin tamamında ya da çoğunda bilimsel fikirleri açıkladığını belirtti (OECD ortalaması %55) ve bu öğrenciler, öğretmenleri derslerde bilimsel fikirlere fazla yer vermeyen öğrencilere göre 21 puan daha fazla aldılar.

Bütün okul sistemlerinde, öğretmenleri derslerini onların ihtiyaçlarına ve bilgilerine göre uyarlayan öğrenciler fen alanında daha yüksek puan alıyorlar.

  • Japonya’da öğrencilerin %55’i, öğretmenlerinin her dersi ya da derslerin çoğunu sınıfın ihtiyacına ve bilgisine göre uyarladığını belirtti (OECD ortalaması %45). Bu öğrenciler, öğretmenleri derslerinin çok azını ya da hiçbirini onların ihtiyacına ve bilgisine göre değiştiren öğrencilere göre fen alanında 13 puan daha fazla aldılar.

Öğrenme süresi

  • Japon öğrenciler, fen alanındaki yüksek PISA puanlarıyla ilişkili olarak, öğrenmeye diğer ülke öğrencilerine göre daha az zaman ayırdılar. Okul içinde ve dışındaki öğrenme zamanıyla PISA puanları arasındaki oran (öğrenmeye ayrılan saat başına alınan puan) OECD ortalamasında 11,2 iken Japonya’da bu oran 13,1 oldu. Bir saatlik öğrenmeye denk gelen fen puanı bakımından Japonya, Finlandiya (14,7), Almanya (13,9) ve İsviçre’ye (13,2) yakın bir sonuç elde etti. Buna karşılık bu oran, Kore (saat başına 10,2) ve Singapur (10,9) gibi, yüksek başarı gösteren ülkelerde daha düşüktü.
  • Japonya’da on beş yaşındaki öğrenciler ortalama olarak haftada 27,5 saatlerini okulda geçiriyor, haftada 13,6 saatlerini okul dışı çalışmalara ayırıyorlar. OECD ortalaması ise okulda 26,9 ve okul dışındaki çalışmalarda 17,1 saat.

Kaynak kullanımı

Kaynakların eşit kullanımı, sosyo ekonomik açıdan dezavantajlı öğrencilerin devam ettiği öğrencilerin, en az, daha iyi durumdaki öğrencilerin gittiği okullar kadar donanımlı olmasını sağlayarak, öğrencilerin ev ortamlarındaki eşitsizliklerin telafi edilmesi anlamına gelir. 26 ülkeden okul müdürleri, iyi durumdaki öğrencilerin devam ettiği okulların diğerlerine göre daha donanımlı olduğunu belirtti. Japonya bu okullar arasında bulunmuyordu.

Öğrencilerin seçilmesi ve yerleştirilmesi

  • OECD ülkelerinde öğrenciler farklı programlara ortalama olarak 14 yaşındayken seçiliyorlar. Avusturya ve Almanya gibi bazı OECD ülkelerinde öğrenci seçimi neredeyse 10 yaşında başlıyor. Japonya’da ise okullar öğrenci seçmeye 15 yaşında başlıyor. Öğrenciler farklı akademik programlara/okullara ne kadar geç yaşta yerleştirilirlerse sınıf tekrar etme oranları o kadar düşük, fen performanslarındaki eşitlikleri o kadar yüksek oluyor.
  • Meslek öncesi ve mesleki eğitimlere fazla öğrenci kaydedilen ülkelerde bu kayıtlar okulların sosyo ekonomik profiline göre çeşitlilik gösteriyor. OECD ülkelerinde ortalama olarak, mesleki eğitime devam eden 15 yaşındaki öğrencilerin oranı, durumu iyi olan öğrencilerde, durumu iyi olmayan öğrencilere göre %21 daha düşük. Meslek öncesi ve mesleki eğitim programlarıyla sosyo ekonomik profil arasındaki fark, %60 oranıyla en fazla Avusturya, Hırvatistan, İtalya, Hollanda ve Slovenya’da bulunuyor. Japonya’daki fark, OECD ortalamasından daha fazla ve %50 oranında.

Okul yönetimi

  • Okul müdürlerinin daha fazla sorumluluk üstlendiği eğitim sistemlerinde öğrenciler fen alanında daha fazla puan alıyorlar. Bu ilişkinin, öğrencilerin başarı verilerinin zaman içinde takip edildiği duyurulduğu okul sistemlerinde daha güçlü olduğu gözleniyor.
  • Japonya’da okul müdürleri kaynakların kullanımından %28 (OECD ortalaması %39), müfredattan %62 (OECD ortalaması %22) oranında sorumlular. Japonya’da öğrencilerin %4’ü, başarılarının duyurulduğu okullara devam ediyorlar (OECD ortalaması %44). Öğrencilerin %8’i, başarı verilerinin zaman içinde idare tarafından takip edildiği bir okula devam ediyor (OECD ortalaması %71) ve %88’inin başarı verileri doğrudan ailelerine iletiliyor (OECD ortalaması %84)
  • 2009 ile 2015 yılları arasında Japonya’daki okul müdürlerinin öğretmen seçiminde (%8), öğretmenlerin işten çıkartılmasında (%9) ve okul bütçesinin ayarlanmasındaki (%18) sorumlulukları arttı. (Egitimpedia)

Kaynak: https://www.oecd.org/pisa/PISA-2015-Japan.pdf