26.07.2014 tarih ve 29072 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe girmiş olan “Milli Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinin;
 
1-“Okul öncesi eğitim kurumlarında günde ellişer dakikalık aralıksız 6 etkinlik saati süre ile” şeklindeki 6. Maddesinin 1. Fıkrasının (a) bendindeki ibarenin,
 
2-“Öğretmenlerin nöbet görevi” başlıklı 44. Maddesinin,
 “ Bağımsız anaokulu ve uygulama sınıfı öğretmenleri kendi devrelerinde ve etkinlik saatleri dışındaki zamanlarda nöbet tutarlar.” şeklindeki 1. fıkrasının,
 “Ancak, ihtiyaç duyulması hâlinde bu öğretmenlere de nöbet görevi verilebilir.” şeklindeki 6. fıkrasının son cümlesinin,
 “Nöbet görevine özürsüz olarak gelmeyen öğretmen hakkında, derse özürsüz olarak gelmeyen öğretmen gibi işlem yapılır.” şeklindeki 9. fıkrasının,
 
3- “Yaptırım gerektiren davranışlar” başlıklı 55. Maddesinin 1. Fıkrasının (a) bendinin (3) numaralı alt bendindeki “Yatılı bölge ortaokullarında öğrenci dolaplarını amacı dışında kullanmak, yasaklanmış malzemeyi dolapta bulundurmak” şeklindeki ibarenin, (4) numaralı alt bendindeki “Okula, yönetimce yasaklanmış malzeme getirmek ve bunları kullanmak” şeklindeki ibarenin, (b) bendinin (8) numaralı alt bendindeki” Okul içinde izinsiz görüntü ve ses kaydetmek” şeklindeki ibarenin, (c) bendinin (6) numaralı alt bendindeki“ve dışında” şeklindeki ibarenin, Öncelikle yürütülmesinin durdurulması ve iptali isteğidir
 
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri, okul öncesi, ilk okul ve orta okul çağındaki öğrencilerin fizik ve ruhsal gelişimleri ile bilişsel yetenekleri birlikte değerlendirildiğinde Yönetmeliğin dava konusu edilen 6. Maddesinin 1. Fıkrasının (a) bendindeki “Okul öncesi eğitim kurumlarında günde ellişer dakikalık aralıksız 6 etkinlik saati süre ile” şeklindeki ibarenin 439 sayılı Yasa ve Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Karara  ve hukuka uygun olmadığı anlaşılmaktadır. Anılan yasada ve dava konusu Yönetmeliğin 6. Maddesinin 2. Fıkrası (a) bendinde bir ders saatinin 40 dakika ve dersler arasında en az 10 dakika teneffüs olacağı hükmüne yer verilmiş iken pedegojik ilkelere ve öğrencilerin zihinsel ve fiziksel gelişimlerine uygun olmayacak şekilde okul öncesi eğitim kurumlarında öğrenim gören 36-66 ay aralığındaki çocuklar için derslerin 50 dakika ve aralıksız olarak altı etkinlik saati olacağı yönünde düzenlemeye gidilmesi isabetsiz olmuştur.

Yönetmeliğin bu maddesinin uygulanması halinde bir okul öncesi öğretmeni bir hafta içinde bir sınıf öğretmeninden 300 dakika daha fazla derste kalacak ancak aynı ücreti alabilecektir. Bu husus aynı okulda öğretmenlik yapan personel arasında eşitsiz bir uygulamaya neden olacaktır ki bu durumun çalışma barışının sağlanması bakımından da olumsuz etkileri olacaktır.
Tüm bu nedenlerle Yönetmeliğin 6. Maddesinin 1. Fıkrasının (a) bendindeki “Okul öncesi eğitim kurumlarında günde ellişer dakikalık aralıksız 6 etkinlik saati süre ile” şeklindeki ibarenin iptali gerekmektedir.

Yönetmelikte bir diğer hukuka aykırı husus da öğretmenlere nöbet görevi yüklenmesi olmuştur. Bilindiği üzere Anayasamızda angarya yasaklanmış, yasalarımız ile de eğitim öğretim görevinin çerçevesi çizilmiştir. Dava konusu edilen Yönetmeliğin dayanak maddesinde gösterilen 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu, 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu, 573 sayılı Özel Eğitim Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile 652 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine ve az yukarıda belirtilen ve öğretmenlerin aylık karşılığı ve ek ücret ödenerek okutacakları dersleri belirleyen 439 sayılı Yasa ve Karar incelendiğinde öğretmenlerin eğitim, öğretim ve yönetim görevleri arasında “nöbet hizmeti” bulunduğuna ilişkin hiçbir düzenlemeye yer verilmiş değildir. Nöbet görevine ilişkin yasal bir dayanak olmadığı gibi dava konusu edilen Yönetmeliğin 43/6 maddesinde de “Öğretmenlere, eğitim, öğretim ve yönetim görevlerinden başka bir görev verilemez.” Hükmüne yer verilmiştir.
 
Yasal durum bu iken mevzuatta bulunmayan bir yükümlülüğü hem de görev tanımı içerisine alarak Yönetmelik ile getirmek ve öğretmenleri hiçbir ek ücret ödenmeden bütün gün boyunca 9-10 saat aralıksız nöbet görevi ile yükümlü kılmak ve daha da öteye geçerek hiçbir yasal dayanağı olmayan nöbet görevini ders görevi ile eş tutarak nöbet görevine gelmeyen öğretmenleri ders görevine gelmemiş gibi sorumlu tutmak hukuka ve yasaya uygun değildir.

Az yukarda alıntılanan mevzuat hükümleri çerçevesinde, öğretmenlerin yetiştirilmeleri ile ilgili yasal düzenlemelerde, yükseköğrenim programlarında ve Talim Terbiye Kurulu kararlarında öğretmenlere mesleki bilgi kazandırmayı amaçlayan programların hiçbir yerinde öğretmenlerin nöbet görevi ile ilgili bir eğitimi söz konusu değildir. Bir güvenlik hizmeti olarak düşünülüp planlanması gereken nöbet hizmetinin eğitim/öğretim için yetiştirilen öğretmenlere yaptırılmasında hiçbir haklı yan bulunmadığı gibi Yönetmeliğin 44. Maddesinde nöbet görevi ile ilgili olarak yapılan düzenleme aynı Yönetmeliğin 43/6 maddesindeki düzenleme ile de çelişmektedir.

 
Mesleklerinde 20 yılını doldurmuş bayan öğretmenler ile 25 yıl meslek kıdemi bulunan erkek öğretmenlerin nöbet görevinden bağışık tutulmasına karşın bir istisna maddesi ile adeta zorlama ile nöbet görevine tabi tutulması yasal olmadığı gibi kıdemli eğitimcilere karşı duyulması gereken asgari saygıyı da zedeleyecek niteliktedir.

Bu nedenlerle Yönetmeliğin “Öğretmenlerin nöbet görevi” başlıklı 44. Maddesinin,
“Bağımsız anaokulu ve uygulama sınıfı öğretmenleri kendi devrelerinde ve etkinlik saatleri dışındaki zamanlarda nöbet tutarlar.” şeklindeki 1. fıkrasının,
“Ancak, ihtiyaç duyulması hâlinde bu öğretmenlere de nöbet görevi verilebilir.” şeklindeki 6. fıkrasının son cümlesinin,
“Nöbet görevine özürsüz olarak gelmeyen öğretmen hakkında, derse özürsüz olarak gelmeyen öğretmen gibi işlem yapılır.” şeklindeki 9. Fıkrasının iptali gerekmektedir.