BASK ve Anadolu Eğitim Sendikası Genel Başkanı Mehmet Alper ÖĞRETİCİ Ağustos ayı enflasyonu ile ilgili açıklamalarda bulundu. Açıklamaları şöyle;

TÜİK in açıkladığı verilere göre Ağustos ayında enflasyon yüzde  2,47 arttı. Yıllık enflasyon ise yüzde  51,97 oldu. Bağımsız araştırma şirketi ENAG’a göre ise Ağustos ayında enflasyon yüzde  3,47 yıllık enflasyon ise yüzde  90,35 olarak açıklanmıştır. Yılın ilk altı ayı için alınan artış sadece yüzde 15 iken altı aylık enflasyon TÜİK’e göre yüzde  24,73 olmuş ve her zaman olduğu gibi kamu çalışanları ve emeklileri enflasyon karşısında ezilmiştir.

Hal böyleyken 2024 yılının ikinci altı aylık dönemi için yine kamu çalışanları ve emeklileri yüzde 10 artış almış olmasına rağmen daha ikinci altı aylık artışların yarıdan fazlası ilk iki ayda eridi.

Göreve yeni başlayan öğretmenin iki aylık enflasyon kaybı: 2.320 TL

Daha Temmuz'da %10 artış almışken iki ayda verilen artışın yarıdan fazlası eridi.

  • 9/1 memurun iki aylık kaybı  2.182 TL
  • 9/1 öğretmenin iki aylık kaybı  2.320 TL
  • 9/1 polisin iki aylık kaybı  2.832 TL oldu.

Aradaki fark memurun emeklinin cebinden alınan paradır...

ENAG’a göre: Ağustos ayı TÜFE'si: % 3,47 Yıllık enflasyon oranı: % 90,35 TÜİK’e göre: Ağustos ayı TÜFE’si: % 2,47 Yıllık enflasyon oranı: % 51,97

 
ENFLASYON FARKI AYLIK OLARAK MAAŞLARA YANSITILMALIDIR
 
Altı ayda bir alınan artışlar daha ilk aylardan enflasyon altında kalmakta ve sabit gelirlilerin alım gücü düşmektedir. Altı ay sonra verilen enflasyon farkı geçmiş dönemleri kapsamadığından o ana kadar oluşan farklar sabit gelirlilerin cebinden çıkmaktadır. Öncelikle yıllardır oluşan kayıplar karşılanmalı, sonrasında ise aylık olarak enflasyon kayıpları maaşlara yansıtılmalıdır.
 
 

ÇALIŞANLARIN VERGİ DİLİMİ YÜZDE 10'DA SABİTLENMELİDİR

Yıllardır enflasyon altında maaş zammı alan memurların en büyük sorunlarından biri de vergi yükünün yüksek olmasıdır. Tüm memur, emekli ve diğer çalışanların maaşlarından gelir vergisi oranında kesintiler peşin yapılmaktadır.
 
Memurlar özellikle yılın ikinci yarısında alınan zammı zaten görememekte, yılın ikinci yarısına doğru vergi dilimine girilmektedir. Yani verilen zam zaten kepçeyle geri alınmaktadır.

Bir çok kesime verilen vergi avantajları ne yazık ki kamu görevlilerine verilmemektedir. Yıllık geliri ortalama kamu çalışanının yıllık kazancının kat ve kat fazlası olanlara belirli miktara kadar sıfır vergi avantajı sunulurken kamu çalışanları yılın ilk ayından itibaren yüzde 15 vergi vermekte, yılın geriye kalan aylarında ise bu oran yüzde 20 ve yüzde 27’ye kadar çıkmaktadır. 

Bu nedenledir ki vergi dilim oranları kamu görevlileri için yüzde 10’da sabitlenmelidir.
 
 

MEMUR VE EMEKLİLERE REFAH PAYI ŞARTTIR!
 
Yıllardır memur ve emeklilerin almış oldukları artışlar TÜİK enflasyonunun altında kalmış, altı ay sonra enflasyon farkı ile TÜİK verileri kadar artış yapılmıştır. Bu da demek oluyor ki aslında memur ve emeklilerin ücretleri yerinde saymış, hiçbir zam alınamamıştır. Bilinmelidir ki enflasyon kadar artış SIFIR zamdır. Kaldı ki TÜİK enflasyonu kadar yapılan artış ise alım gücünü düşüren eksi zamdır.

Temmuz ayında verilen olan yüzde 10'luk artış sabit gelirlilerin alım gücünü artırmadı. Alım gücünü artırmak için enflasyonun üzerinde refah payı şarttır.

Tüm bu nedenlerle memur ve emeklilere enflasyon altında kalmayacak REFAH PAYI verilmesi şarttır.