Ortaöğretim Genel Müdürlüğü 18 Aralık 2020 tarihli yazısında öğretmenlerin ölçme ve değerlendirme uygulamalarını nasıl yapacağını uzun uzun anlatmıştır.

Bu yazıda, Ortaokul ve Liselerde eğer sınav yapılmamış ise 04-22 Ocak 2021 tarihlerinde okulda yüz yüze sınav yapılması; bu sınavlara Covid-19 hastası veya temaslı olan öğrencilerin ayrı bir yerde sınava alınması sınıfta sınav yapılırken de mesafeye dikkat edilmesi ve boş sınıfların kullanılması isteniyor. Öğrenci, yatılı bölge okullarında kayıtlı ise okulun yatılılık kısmının açılması ve öğrencinin yatılıda kalmasının sağlanması da istenmektedir.  

Bununla birlikte; Ortaokulda Görsel Sanat, Müzik, Beden Eğitimi Ve Spor, Teknoloji Ve Tasarım, Bilişim Teknolojileri Ve Yazılım, Peygamberimizin Hayatı, Temel Dini Bilgiler ve seçmeli derslerde sınav yapılmaması; bu derslerin dönem puanının, ders etkinliklerine katılım puanı ve varsa proje puanları ile oluşturulması ve öğrencilerin yüz yüze eğitim, canlı ders ve/veya EBA TV takip  ve ders etkinliklerine katılımlarına göre her bir dersin haftalık ders saati sayısı kadar 2 ve daha az olanlara 2 (iki), haftalık ders saati sayısı 2’den fazla olanlara ise 3 (üç) defa ders etkinliklerine katılım puanı verilmesi istenmektedir.

İlkokul 1-2-3-4. sınıflarda ise ders etkinliklerine katılıma puan verilmesi, İlköğretim kurumlarında proje ders etkinliklerine katılım, ortaöğretim kurumlarında ise performans çalışmalarının; dersin özelliğine göre yüz yüze, çevirim içi veya e-posta gibi diğer elektronik ortamlarda sunulması istenilmektedir.

Son olarak 2020-2021 eğitim öğretim yılı birinci dönem puanlarının, haftalık ders saati sayısına bakılmaksızın, öğrencilerin, her desten bir sınav puanı; bir performans çalışması ve derse hazırlık, devam, aktif katılım, örnek davranışları gibi ders içi katılımlara ilişkin performans puanları ile belirlenmesi istenilmektedir.

Karne dağıtımı için ise öğrencilerin farklı gün ve zaman diliminde okula gelmesi istenilmektedir.  

 

TÜM ÖĞRETMENLER SENDİKASININ (TÖS) KONUYA İLİŞKİN GÖRÜŞ VE ÖNERİLERİ

Ülkemizde günlük vaka sayının 25 binin üstünde olduğu, covid-19’a bağlı olarak günde 200’e yakın vatandaşımızın hayatını kaybettiği şu günlerde MEB’in 8 milyon öğrenciyi ve bir milyon öğretmeni okula çağırıp sınav yapacağım demesine bir anlam veremiyoruz.

Hükümet insanların daha az sokağa çıkması için çeşitli tedbirler alırken (lokantalar, cafeler sadece paket servisi yaparken ve cumartesi, Pazar günü sokağa çıkma yasağı uygulanırken) MEB’in okulda yüz yüze sınav yapacağım demesini ve öğrencilerin ve öğretmenlerin farklı günlerde okula gelerek karnelerini almalarına anlam veremiyoruz.

Öğrencilerin ancak %60’nın çevrim içi eğitime katıldığı bir yerde bu öğrencileri öğretmenleri neye göre ve nasıl değerlendireceklerdir. Buradan tüm öğretmenlere sesleniyoruz. Öğrenci çevrim içi derse katılmadı diye performans puanını düşük vermeyiniz. Tüm araştırmalar ülkemizde eğitim gören öğrencilerin ancak %60’ı internete ulaşmaktadır.

Sağlık Bakanlığının açıklamasına göre öğretmenler aşılanacak 2. Grupta yer almaktadır. Yanı öğretmenlerin aşılanmasının 25 Ocaktan sonra olacağı anlaşılmaktadır. Öğretmenleri okula çağırarak öğretmenlerin Covid-19 olmasına davetiye çıkarıyorsunuz. Bu öğretmenlerinde ailelerinin olduğu unutulmamalıdır.

Yine geçen dönem yönetmeliklere “olağanüstü durumlarda eğitim, öğretim yönetim ve işleyişe ilişkin alınması gereken tedbirler” ifadesi eklenmişti. Buna göre sınav yerine öğretmenler tarafından öğrencilere ödev verilerek öğrencilerin değerlendirilmesi yapılabilir. Ne kadar yurttaşımızı şu zamanda sokağa az çıkarırsak bizim için o kadar iyi olacaktır.

TÖS Merkez Yürütme Kurulu