Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, CNN Türk’te özel okulların servis, yemek ücretleri konusundaki soruyu yanıtlarken, net bir cevap vermedi ve “Özel okullara ödenen ücretler, servis ücretleri, yemek ücretleri, hukukçularla görüşüyoruz. Eğitimsel bir sorunun ötesinde hukuksal bir sorun olarak görülüyor. Bunun (cevabının) hukukçular tarafından verilmesi lazım” demekle yetindi.

***

Peki bu konuda hukukçular ne diyor?

“SÖZLEŞMELER YILLIK, OKULLAR İDARİ VE EĞİTİM PERSONELİNE MAAŞ ÖDÜYOR”

Konuyu Bursa Barosu’na kayıtlı Avukat Ahmet Pöge‘ye sordum. Aldığım yanıt şöyleydi:

“Eğitim aylık değil yıllık verilen bir hizmettir. Her ne kadar bu dönem tatil olarak algılanmış olsa da eğitim uzaktan da olsa devam ediyor. Eba sistemi kuruldu, bununla alakalı birçok kanal açıldı. MEB’e bağlı tüm okullar zaten nisan ayında ara tatile çıkacaktı. Bu tatil öne çekilerek uzatılmış oldu. Belki bu süre okulların kapanma tarihini etkileyecek, okulların kapanması da uzayacak.”

Bu durumun mücbir sebep olarak değerlendirilmesi durumunda, bu hamlenin sözleşmenin ileriye yönelik feshine sebep olacağını hatırlatan Pöge, “Bu da önümüzdeki haftalarda koronavirüs tehdidi sona erip okullar yeniden açıldığında, çocuğun eğitimine devam edemeyecek olması anlamına gelir.”

“TAKSİTLER ÖDENİR, PEŞİN ÖDENEN GERİ İSTENEMEZ”

Bütün bu sebeplerden ötürü de özel okul taksitlerinin ödenmemesi gibi bir durumun söz konusu olamayacağını, peşin ödenmiş olan ücretin iadesinin de istenemeyeceğini kaydeden Pöge, sosyal bir olgu ile karşı karşıya kalındığının altını çizerek şöyle dedi:

“Okulların veli ile yaptığı sözleşme yıllık, okulların öğretmenlerle yaptığı sözleşmeler de yıllık. Öğrenci hangi sınıfta ise bütün bir yılı müfredat olarak tamamlanması lazım. O süre kısalır ya da uzar ama öğrenci diyelim ki orta-2’ye gidiyorsa, orta 2 ‘yi bitirecek. Salgın nedeniyle, haziranda bitiremezse, eylülde bitirecek ama sonuçta bitirecek. Yani veli açısından ben boşa para ödedim diye bir şey yok.”

Pöge ayrıca, eğitimin devlet kontrolünde verilen bir hizmet olduğunun da altını çizerek, “Eğitim özel sektör açısından da bağımsız bir konu değil. Devletin kararıyla açılıyor, kapanıyor. Okullar öğretmen maaşlarını ödemeye devam ediyor. Bu salgın sonucu yaşananları geçiş dönemi olarak görüp, yaşananları geçiş sağlayıcı bir şart değişikliği olarak görüp, hep birlikte bu dönemi atlatmak zorundayız. Burada doğru olan hizmetin devamlılığını göz önüne almaktır” diye konuştu.

***

Yani özetlersek…
Covid-19 salgını gibi, hizmetlerin de zorunlu olarak aksadığı böylesi dönemler, olağanüstü koşul ve kararları da beraberinde getiriyor. Bu çerçevede de özel okul ödemelerinin iadesi gündeme getirilse bile hukuken bir sonuç almak mümkün olmayabilir gibi görünüyor.

Tayfun ÇAVUŞOĞLU