Yurttaşlar; seçim öncesinde de sonrasında da açlık-yoksulluk arasına sıkıştırılmıştır.

İktidar, yurttaşların gerçek gündemi olan, dar ve sabit gelirli aleyhine yaşanan ekonomik krizi seçim gündemiyle örtemez. Seçimden sonra iş, ekmek ve yaşam mücadelesi daha da ağırlaşacaktır. 

Ekonomik krizin doruğa ulaştığı ve yıkıcı etkilerinin ciddi şekilde hissedildiği yıllar geride kalmamış işçi, memur ve emeklilerin yıllık zam oranları, büyük ölçüde açlık ve yoksulluk sınırı altında kalmıştır. Temel tüketim ürünlerine peş peşe gelen zamlarla halkın satın alma gücü daha önce hiç olmadığı kadar düşmüştür. 

Ekonomi her geçen gün kötüye gitmekte, art ardına gelen zamlar ocakları söndürmüştür. Döviz kurundaki ani artışlar Türk lirasını pula çevirmiştir.   

 

Toplumun büyük bir bölümünü oluşturan üretici, esnaf, emekli, memur, işçi gelecekten umutsuz hale getirilmiştir. 

31 Mart sonrasına ertelenmiş birçok zammın olduğunun farkındayız. Şekerden yağa, etten benzine her kalemde günlük fiyat artışları yaşanmaktadır. Esas büyük zamlar, 31 Mart’tan sonra gerçekleşecektir.  Başta elektrik ve doğalgaza yüksek zamlar yapılacak ve bu durum en çok alt ve orta gelirli kesimleri etkileyecektir. 

 

İktidar, dar gelirliyi hem enflasyona hem de yüzdelik zamlara ezdirmiştir!

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde verilen vaatlerin ucu açık ve ileriye dönük bırakıldığını memurların yok sayıldığını ve görmezden gelindiğini hatırlatıyoruz.

 

Yerel seçimler öncesinde talep ve isteklerimizi yeniden açıklıyoruz:

1.derece gelmiş tüm kamu görevlilerine 3600 ek gösterge verilmesini, disiplin affının, gelir vergisinin %15’e sabitlenmesini, 8077 TL tutarındaki ek ödemenin emeklilik koşullarına yansıtılmasını ve emekli memurlara da verilmesini, memurlara bayram ikramiyesinin, kira ve yol yardımı yapılmasını, polis, asker, infaz koruma memuru vb. sendikaya üye olmasını ve sendika kurma hakkının sağlanmasını istiyoruz. 

Birikimli enflasyonun yüzde 15’i aştığı aydan itibaren enflasyon farkının maaş ve ücretlere aylık olarak yansıtılmalıdır. 

Kamuda eşit işe eşit ücret ödenmelidir. Memur ve memur emeklisi bankalardaki promosyonlardan eşit yararlanmalıdır. 

Türkiye yüzyılına, kaynak yetersizliğine, refah artışına, TÜİK verilerine, enflasyon rakamlarına, ileriye dönük hayali vaatlere inanmıyoruz!

Enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında sefalet düzeyine inen maaşlar ülkenin en önemli gündemidir. 

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; kamu emekçilerini yoksulluğa, asgari ücretlileri, emeklileri açlığa mahkum eden iktidara karşı yurttaşlar adına taleplerimizin seçim değil geçim derdi olduğunu belirtiyoruz.

MERKEZ YÖNETİM KURULU