Yusuf Tekin, Ankara'da programsız bir biçimde bir okul ziyareti yaptıklarını hatırlatarak şunları söyledi:

"Ziyaretimizde öğretmen arkadaşlarımız, aslında bizim de gündemimizde olan bir konuyu ısrarlı bir biçimde dile getirdiler. O da şu: Biz ilkokullarımız, ortaokullarımızın, kurumlarımızın tamamında sınava, sınavla öğrenci alanlar hariç, adrese dayalı yerleştirme yapıyoruz ama bazı yerlerde, bazı okullarla ilgili lehte ya da aleyhte kamuoyu oluşturuluyor. Bazı okulların popüler olduğu iddia ediliyor ve illerde, ilçelerden ilçe müdürlerimiz, il müdürlerimiz, kaymakamlarımız ve valilerimiz çocuklarını o okullara yazdırmak isteyen, aslında adresi o okulda olmadığı hâlde o okula yazdırmak isteyen kişilerin baskılarıyla karşı karşıya kalıyor.

Bunun sonucunda da Türkiye genelinde ilkokullarda ve ortaokullarda derslik başına düşen öğrenci sayısı 20-22 bandına düşmüşken, dün gittiğimiz okul böyleydi, 37-38 kişilik sınıflar var ama hemen yakınındaki bir okulda öğrenci mevcutları 20'li rakamların altına düşen sınıflar var."

Bu konuda bir dengesizliğin bulunduğunu söyleyen Tekin, "Biz zaten planlamamızı, yatırım planlamamızı ona göre yapıyoruz. Okula başlama yaşı gelen çocuklarla ilgili adres bilgilerini alıyoruz ve her bir okulumuzu bu adres bilgilerine göre sokak sokak zimmetliyoruz. Planlamamız buna göre. İhtiyaç olan mahallelerde, sokaklarda, caddelerde okul planlaması yapıyoruz." ifadelerini kullandı.

"Artık taşrada arkadaşlarımız, bu tür (adres dışı kayıt) baskılarla karşı karşıya kalmayacaklar"

Tekin, bu tür planlamalar yapılmasına rağmen bazı kişilerin çocuklarını kendi adresleri açısından uygun olmayan okullara yazdırmak için farklı yöntemler denediğini, neticesinde de bir sürü olumsuzlukların ortaya çıktığını bildirdi.

Bu durumun planlarını sekteye uğrattığını vurgulayan Tekin, şunları kaydetti:

"Bir okulda 15-16 kişilik sınıflar, yanındaki okul da 40-45 kişilik sınıflar ortaya çıkıyor. 'Çocuğu aslında oraya yazdıracaktım ama okul müdürü bizden para istedi, kayıt parası istedi.' şeklinde şeyler ortaya çıkıyor. Aslında okul müdürümüzün söylediği şey şu. 'Sizin çocuğunuz bu okula kaydolamaz çünkü adresi burası değil.' ama veli sanki şöyle kayıt parası derse kaydedecektir, edemezler kardeşim. Dün de Altındağ'da gittiğimiz okulda bu konu gündeme geldi. Biz önümüzdeki yıl arkadaşlarımız da zaten çalışıyorlardı.

Önümüzdeki yıl yine merkezî sınırlamayla okul kayıtlarının kapatıldığı bir sistemi hayata geçireceğiz. Yani artık taşrada arkadaşlarımız, bu tür baskılarla karşı karşıya kalmayacaklar. İçişleri Bakanlığıyla bu konuda bir çalışma yürütüp bu tür konularda ilgili okullarımızla yaptığımız planlamaların sabote edilmesini, okullarımızda bu anlamda dengesizliklerin ortaya çıkmasını engelleyeceğiz. Öyle tablolar var ki okulda müzik atölyesi yapmışız, çok baskı geldiği için müzik atölyesini kapatıp, sınıfa dönüştürüyorlar. Kütüphaneyi kapatıp sınıfa dönüştürmek zorunda kalıyor, tabii çok baskı var çünkü... Bunların hepsi sahada öğretmen arkadaşlarımızdan, idareci arkadaşlarımızdan, sahada yaşanan sorunlarla ilgili bize geri dönüşler üzerinden oluşturduğumuz uygulamalar."