Dil; insanların duygularını, düşüncelerini, durumlarını ifade etmesini sağlayan iletişim aracıdır. Bizlerin bu vasıtası da güzel dilimiz Türkçedir. Türkçe üzerine nice şiirler, nice nesirler yazılmıştır. Onu ne kadar coşkulu, ne kadar ahenkli, ne kadar zengin bir lisan olduğu binlerce ağız, binlerce kalem tarafından anlatılmıştır. Ancak herhalde ki hiç kimse usta şairimiz Yahya Kemal Beyatlı kadar güzel anlatmamıştır onu.

''Türkçe, ağzımda annemin sütü gibidir.'' diyerek, o güzel dilimizin ne kadar değerli, ne güzel, ne kadar önemli olduğunu vurgulamıştır. Bir bebeği nasıl beslerse anne sütü; bizi de Türkçe öyle besler. Anne sütü bir bebek için ne kadar değerli, ne kadar önemli ve faydalıysa, Türkçemiz de bizim için o kadar değerli, önemli ve faydalıdır. Ondan faydalanmak hepimizin hakkı olduğu gibi, onu korumak da hepimizin başta gelen vazifelerimizdendir.

Dünyada konuşulan diller arasında Türkçe kadar zengin, Türkçe kadar köklü pek az dil vardır. Deyimlerimiz, atasözlerimiz, rengarenk kelimelerimiz hep onun güzelliğini ve zenginliğini anlatır. Bu zenginliği korumak her Türk vatandaşına düşmektedir. Dilin önemsenmesi, ve ona değer verilmesi,toplumların yaşama sürelerini de belirler.