Bakanlıktan,  İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine kadar adeta silsile gibi, dini içerikli seçmeli derslerin seçimine ilişkin okul yöneticilerine ve öğretmenlere baskı yapıldığı, bu derslerin seçiminin İl, İlçe ve okul yöneticilikleri için koltuğu koruma adına referansa dönüştüğü görülmektedir. 

Konuya ilişkin olarak çok sayıda öğrenci velisi de sendikamıza bu konudaki şikayetlerini iletmekte, gerçekleştirilen bu baskıdan yakınmaktadırlar.

Oysaki mevzuatta seçmeli dersler, “öğrencilerin hedefledikleri ve yöneldikleri alanda gelişmelerine veya ilgi ve istekleri doğrultusunda çeşitli programlarda ilerlemelerine, kişisel yeteneklerini geliştirmelerine imkân sağlayan derslerdir.” şeklinde tanımlanmakta ve ders seçiminin, “okulun imkânlarına bağlı olarak veli, sınıf rehber öğretmeni ve rehberlik öğretmeninin bilgisi dâhilinde öğrenci tarafından ikinci dönemin ilk haftasında yapılır.” denilerek seçimin velinin bilgisi dahilinde öğrenci tarafından yapılması hüküm altına alınmıştır.

Seçmeli derslerin bu şekilde dayatılması, amaçlanan hedefin gerçekleştirilmesinden çok uzak bir yaklaşım olup, öğrenciler üzerinde baskı oluşturulması anlamına geleceği de ortadadır. Bu şartlar altında da öğrencilerin serbestçe istedikleri alanda ders seçimi yapamayacağı ve mağdur olacakları da tartışmasızdır.