Güler açıklamasında;

Bugün Eğitim iş sendikası üyesi bir öğretmenimizin görev yeri isteği dışında değiştirildi. Halk arasındaki tabiriyle "sürgün" edildi. Bir eğitimcinin sürgün edilmesine giden süreci kamuoyu ile paylaşmamız gerektiğini  düşünüyoruz.

Öncelikle şunu belirtelim ki görev yeri değişikliğine gerekçe gösterilen soruşturma henüz tamamlanmamış ve üyemize herhangi bir ceza verilmemiştir.

Ancak Olcay öğretmen suçlu görülmüştür. Suçu nedir derseniz; angarya görevlere, mesai saati dışında yapılmak istenen toplantılara karşı çıkmak, adaletli bir ders programı yapılmasını istemek, huzurlu bir çalışma ortamı yaratılması için okul idaresinin üzerine düşeni yapmasını istemek ve yönetmelikte olmayan "nöbetçi amir" uygulamasına karşı çıkmak gibi  ağır suçları var. Bütün bunların üzerine nöbete 6 dakika geç kalması bahane gösterilerek soruşturma açılmıştır.

Ankara'nın orta yerinde olmasına rağmen güvenlik riskleri altındaki bir okul bahçesinde her iklim koşulunda aralıksız nöbet tutan öğretmenlere teşekkür etmeyi değil de 6 dakika geç kalmasını bahane ederek soruşturma açmayı tercih eden yoneticileri kınıyoruz.

Öğretmenimiz için, nöbete geç gelmek, okul düzenini bozmak ve okul müdürüne sesini yükseltmek gibi üç ayrı suçtan uyarı, kınama ve maaş kesim cezası aynı anda önerilmiştir.

Öğretmenin sesini yükseltmesi istenmiyor. Haksızlık karşısında sussun, yanlışa yanlış demesin isteniyor. Bu soruşturmanın açıklaması budur.

Peki sözlerimizle yaptıklarımız çelişirse öğrencilerimizin karşısına nasıl çıkacağız? Nasıl örnek olacağız? Bunun için yalnız Olcay öğretmen değil, on binlerce Eğitim iş üyesi bedel ödemeye hazırdır.

Bizler savaş meydanından ayağının tozuyla maarif kongresine katılan, sınıfta öğretmenin arkasında duran büyük devrimci Mustafa Kemal Atatürk'ün öğretmenleriyiz. Yalnız Olcay öğretmenin değil haksızlık karşısında dik duran tüm eğitim çalışanlarının yanında olmaya devam edeceğiz.

Mehmet Ali Güler
Eğitim iş Ankara 2 Nolu Şube Başkanı