Ülkemizin geleceğine şekil veren öğretmenler son yıllarda çok yıprandı. Çok yıpratıldı. Sayın Ziya SELÇUK un aslıda son yıllarda sahip çıkılmayan öğretmenlere dokunmasıyla öğretmenlerde eski günler bitecek mi? diye bir soru geldi. Son yıllarda yapılan yanlış uygulamalar neydi?

1-    Alo 147 ile öğretmenler her gün şikâyet edilme korkusuyla yaşadı.

2-    Yönetici atamalarına mülakat sistemi getirildi. Adalet öldü. Sendika ve teşkilat başkanlarının listesi yönetici atamada kriter oldu.

3-    Öğretmene performans getirildi. Öğretmen huzursuz edildi.

4-    Veli –Öğretmen ve Öğrenci- Öğretmen ilişkilerinde öğretmen hep hedef tahtasına kondu.

5-    Sınıf öğretmenleri yıllarca doğu-ve güneydoğuya çakılı kaldı. İl içi ve iller arası tayinle yer değiştirme imkânı kalmadı.

6-    Eş özrü ile göreve 1 yıl önce başlayan öğretmen il merkezindeki en prestijli okula atanırken yıllarca köyde bekleyen öğretmen yerinde kaldı. Puan üstünlüğüne dayalı tayin sistemi getirilemedi.

7-    Okulöncesi ve Sınıf öğretmenleri 18 saat maaş karşılığı çalışırken branş öğretmenleri 15 saat karşılığında çalıştırıldı. Meslek içi adalet öldü.

8-    Sendika yöneticileri İl ve İlçe müdürü gibi tayin ve görevlendirme işlerine başladı.

9-    2012 yılında garip bir şekilde yapılan Alan değişikliğinin enkazı kaldırılmadı.

10-    Şube Müdürlüğü mülakatlarında torpil ayyuka çıktı.

11-    1709 adet şube müdürü atamasını iptal eden Danıştay kararı uygulanmadı. Danıştay Kararı halan uygulanmayı bekliyor. MEB tarihinde yargı kararını takmayan bir anlayış çıktı. Dava açan sendikanın üyesi bile yok denilerek hukuk un nasıl basite alındığına herkes şahit oldu.

12-    Uzman öğretmenlik için tam 11 yıldır TBMM den yasa geçirilmedi.11 yıldır Uzman öğretmenlik ve Başöğretmenlik için hiçbir girişimde bulunulmadı.

13-    2008 yılından bu yana müfettişlik için bir sınav yapılmadı.

14-    Sınıf öğretmenleri için getirilen yetiştirme kursu için normal ek ders ücreti ödeneceği açıklandı. Branş öğretmenleri için yıllarca iki katı ücret ödendiği unutuldu.

15-    Kendini geliştiren, alanında mutsuz olduğu için sınava girerek ikinci bir öğretmenlik alanından mezun olan öğretmenler 6 yıl alan değişikliği için bekledi. Yönetmelikte olmasına rağmen “ben burada olduğum sürece Alan Değişikliği olmayacak” denilerek öğretmenin kendini geliştirmesi, emeği, her şeyden önce sınıfında her gün dört duvar arasında vicdanıyla baş başa kalan öğretmenin mutluluğu hiçe sayıldı.

Sayamadığımız daha birçok konuda öğretmenlerin mutsuz olduğu gerçeğini hatırlatmak istedim. Mutlu Öğretmen! , Mutlu Eğitim! Diyoruz.

Mehmet Kayır 
guncelegitim.com