Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, 2014 KPSS sınavı ile ilgili açıklamalarda bulundu. Kamuoyunda 5-6 Temmuz tarihleri arasında yapılan KPSSde kılavuzda ilan edilen test kapsamlarına uyulmadığı iddialarının yer aldığını belirten Koncuk, "Sınavın genel kültür kısmının tarih testleri ağırlığının yaklaşık yüzde 45 olup, bunun yüzde 20'sinin Atatürk İlke ve İnkılapları'ndan sorulması öngörülürken, Atatürk İlke ve İnkılapları'ndan soru sorulmadığı yönünde iddialar kamuoyunda dolaşmakta. ÖSYM, bu iddiaların ardından bir açıklama yayınlayarak, Atatürk İlke ve İnkılapları'ndan 10 soru sorulduğunu belirtmiştir. Ancak bu açıklama başta adaylar olmak üzere hiç kimseyi tatmin etmemiştir." dedi.
KPSSnin güvenirliliğine 2010 yılında gölge düştüğünü kaydeden Koncuk, "Sendikamız 2010 yılındaki KPSSde yaşanan kopya skandalını belgeleri ile birlikte açıklamış ve o dönemde Eğitim Bilimleri Testi iptal edilmişti. Daha sonra ÖSYMnin yaptığı diğer sınavlar hep tartışma konusu olmuştu. 2012 yılında yapılan KPSSde de benzer iddiaları Türk Eğitim-Sen olarak gündeme taşımıştık. Ayrıca 2011 yılında yapılan YGSde de şifre skandalı yaşanmış, öğrenciler, veliler günlerce eylem yapmıştı. İşte tüm bunların ardından daha şeffaf olması gereken ÖSYM, ne yazık ki kapalı kapılar ardında iş çeviren bir kuruma dönüştü ve sınav sorularının tamamını yayınlamama kararı aldı. Bu kararı defalarca eleştirdik, bunun ÖSYMnin kurumsal kimliğini zedeleyeceğini söyledik. Ancak ÖSYM hatalarının ortaya çıkmasından o kadar korkuyordu ki, soruları yayınlamamak işine geliyordu." diye konuştu.
Bugün gelinen noktada yine adayların kafasında onlarca soru işareti bulunduğunu vurgulayan Koncuk, "Sınavla ilgili iddialar son derece vahimdir. ÖSYM her ne kadar Atatürk İlke ve İnkılapları'ndan 10 soru sorulduğunu, mevzuat hükümlerine aykırılık olmadığını söylese de, adaylar bunun aksini iddia etmektedir. Öte yandan tarih alanından çıkan soruların bir kısmının tek bir kitaptan alındığı şeklinde iddialar da bulunmaktadır. Bu iddia ispatlanması durumunda, ÖSYMnin insanların zekâsıyla alay ettiği anlamına gelecektir. Sorular yayınlanmadığı için tamamen varsayımlar üzerinden hareket ediyoruz. Dolayısıyla şayet tarih sorularının tek bir kitaptan alındığı iddiası doğruysa, bunun amacı nedir? O yayınevi ile ÖSYMde soru hazırlayan komisyonun nasıl bir ilişkisi vardır? Bu, soruların daha önceden yüzbinlerce kişiye ulaştığı anlamına gelmeyecek midir? Böyle bir durumda 2014 KPSS meşru olur mu?
Bir yanda adayların iddiaları, diğer yanda ÖSYMnin kimseyi tatmin etmeyen açıklaması
Gerçeğin ortaya çıkması sadece ve sadece ÖSYMnin tutumuna bağlıdır. Şayet ÖSYM, KPSSde Atatürk İlke ve İnkılaplarından soru sorulduğunu belirtiyorsa, o halde soruların tamamını da korkmadan, çekinmeden açıklamalıdır." açıklamasında bulundu.
SORULAR AÇIKLANMADIĞI SÜRECE ÖSYM ZAN ALTINDA KALACAK
KPSS sorularının açıklanmadığı müddetçe ÖSYM'nin zan altında kalacağını hatırlatan Koncuk şunları söyledi: "Zira KPSSde Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurucusu Büyük Atatürk ile ilgili sorulara yer verilmediğini düşünmek bile istemiyoruz. Bu, Türk milletine büyük bir hakaret olur. Şayet, KPSSde Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk, Onun ilke ve inkılapları ve Cumhuriyet tarihine yer verilmediyse, ÖSYMnin tüm yetkilileri istifalarını hazırlamalıdır. 2014 yılında yapılan KPSSye leke bulaşmıştır, şaibe karışmıştır. Bunu temizlemenin yolu ÖSYMnin hem sınav sorularının tamamını açıklamasından hem de tarih sorularının tek bir kitaptan çıktığı yönündeki iddiayı büyük bir titizlik ve kararlılıkla incelemesinden geçmektedir. ÖSYM, bu soruları açıklamadığı müddetçe 2014 KPSSnin üzerinden şaibe gölgesi kalkmayacak, adaylar bu sınavın güvenirliliğini, geçerliliğini sorgulayacak, ÖSYMnin yapacağı diğer sınavlara da yine şüpheyle yaklaşacaktır. ÖSYMnin tüm bu iddialara masa başı açıklamalarla cevap vermek yerine, ciddi bir araştırmayla yaklaşması gerekmektedir. Şayet ihmal varsa, hata varsa sorumlular en ağır şekilde cezalandırılmalı, gerçekler halının altına süpürülmemelidir. ÖSYM artık kara kutu olmaktan kendini kurtarmalıdır. Milyonlarca adayın geleceği ÖSYMnin iş bilmez yöneticilerine feda edilemeyecek kadar değerlidir."