Bir velinin, Necip Fazıl Kısakürek Ortaokulu’nu basarak öğretmenlere saldırıp iki öğretmeni darp etmesi üzerine eğitim iş kolunda örgütlü olan 4 sendika başkanı ve üyeleri ‘eğitimde şiddete’ karşı biraraya gelerek tepki gösterdiler.

Eğitim Bir-Sen  Şube Başkanı Muammer Karaman, Eğitim-İş Sendikası  Şube Başkanı Mücahit Bayraktar, Eğitim-Sen  Şube Başkanı  Serkan Demir ve Türk Eğitim-Sen  Şube Başkanı Haydar Urfalı ile sendikaların üyeleri, Necip Fazıl Kısakürek Ortaokulu’nda bir veli tarafından kazma sapıyla iki öğretmenin darp edilmesi olayıyla ilgili meslektaşlarına destek olmak için okul önünde toplandılar.

Burada ilk olarak açıklamalarda bulunan Eğitim Bir-Sen Temsilcisi Muammer Karaman, bu konuda daha fazla hassasiyetin gösterilmesini sağlamak adına eğitim hizmet kolundaki diğer sendikalarla birlikte bir açıklama gerçekleştirdiklerini söyledi. Karaman, “Bu olayın hiçbir şekilde tasvip edilecek, mazur görülecek, makul görülebilecek bir yanı olmadığı gibi olayı egzecere ederek, ‘Eskişehir’de tamamıyla velilerle eğitim çalışanları arasında çok şiddetli bir geçimsizlik var’ noktasına da taşımamak kanaatindeyiz” dedi.

Olayın adli makamlara intikal etmiş ve süreç herkes tarafından takip edilmekte olduğunu belirten Karaman şunları söyledi: “Eğitimciler Birliği Sendikası olarak eğitimciler arasında olayın devam etme endişesi üzerine inisiyatif aldık, Ağrılılar Dernek Başkanımız aracılığıyla bu üzücü olayın müsebbibi kişiyle görüştük. Velimiz kendisinin olaydan duyduğu üzüntüyü ifade ederek başta Necip Fazıl Kısakürek Ortaokulu çalışanları olmak üzere tüm eğitim çalışanlarından özür dilemiştir. Bu özür olayın adli boyutunu ortadan kaldırmamakla birlikte, eğitimciler arasındaki endişeyi giderecek bir girişimdir.

Yetkili sendika olarak amacımız, eğitim çalışanları ile veliler arasında şiddetli bir kavga olduğu algısını oluşturacak bir fotoğraf verilmesinin önüne geçmektir. “

“Bu olayın sonuna kadar takipçisiyiz”

Eğitim-İş Sendikası Temsilcisi Mücahit Bayraktar ise, bu olayın sona kadar takipçisi olacaklarını kaydetti. Bayraktar, “Bu fiili gerçekleştiren velimizin hukuk nezdinde ve emniyet nezdinde ne tür ceza alacağını merakla bekliyoruz. Biz her zaman eğitimcilerin yanındayız ve her zaman da onlara destek olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Öğretmenlerin sık sık değişen müfredat ve yaşanan zorunlu atamalarla zor bir dönemden geçtiğini kaydeden Bayraktar konuşmasında şöyle devam etti: “Okullarımızın yaşadığı sıkıntılar ortadadır. Bu aşamada öğrencilerimizin gelecek kaygısı şiddetle yaşanırken Öğrenci velilerinden her anlamda öğrencilerine çocuklarına ve okullarına sahip çıkmalarını bütün Eskişehir halkına önemle duyuruyorum. Okullarımızın başarılarının arkasında olun .. Geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımızın Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devletine faydalı birer vatandaş olarak yetişmelerinde katkınız çok önemli olacaktır. Yaklaşan 24 Kasım Öğretmenler günü münasebetiyle bu ve bunun gibi saldırıların son bulmasını önemle dile getiriyor hepinize saygılarımı sunuyorum.”

Şiddet dili yukarıdan aşağı artıyor
 
Eğitim-Sen Temsilcisi Serkan Demir de, yaşanan olayın üzücü olduğunu aktardı. Demir, konuyla ilgili şunları belirtti:

“Eğitim-Sen olarak biz eğitimdeki her türlü şiddete ‘hayır’ diyen bir sendikayız. Dolayısıyla bu şiddeti de kınıyoruz ve öğretmenlerin toplumda hak ettiği yeri bulacağı günlerin geleceğini, bunun bizim ortak çabamızla olacağını bir kez daha ifade etmek istiyorum.

Son yıllarda öğretmenlik mesleğinin itibarının fazlasıyla örselendiği ve öğretmenlerin topluma şikâyet edildiği bir ortamın ve yaklaşımın bu gibi olaylarda etkisini de gözden uzak tutmamak gerekir. Genel anlamda toplumda şiddet dili yukarıdan aşağıya artmaktadır. Sendikalar olarak, olaylara farklı bakış açılarımız olabilir. Ancak eğitimin asli unsurlarından biri olan eğitim emekçilerine yönelik şiddet konusunda ortak tutum almak önemlidir.

Buradan velilere de seslenmek istiyorum; öğrenciler bizim de çocuklarımızdır, hiçbir öğretmen çocukların kötülüğünü istemez. Varsayalım ki öğretmen bir hata yaptı bunun karşılığı bu olmamalıdır. Haklarınızı yasal yollardan aramalısınız. Daha yapıcı ve sakin olmalısınız. Okullar işte tam bu yüzden vardır. Olaylara kinle değil akılcı yaklaşacak nesiller yetiştirmek için…

Sayın veliler, okullarda çok şey eksik olabilir. Bunun sorumluluğu bakanlıkta veya il milli eğitimlerdedir. Televizyonda bir yetkilinin ağzından çıkan bir cümlenin hesabının öğretmenlere veya idareye çıkarılmaması gerekir. Nihayetinde belli konularda idarecilerin ve öğretmenlerin yapabileceği şeylerin sınırlı olduğunu da unutmamak gerekir. Hepimize düşen görev; bu okulda öğrencilerin ve öğretmenlerin tedirgin olmayacağı, iş barışının bozulmayacağı bir ortamı sağlamak.”

Olayın failini ve destekleyenleri kınıyoruz

Okulu basan velinin kazma sapıyla öğretmenlere saldırdığını ve iki öğretmeni darp ettiğini belirten Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Haydar Urfalı bu olayın failini ve destekleyenleri kınadıklarını söyledi.

“Her yıl onlarca kez tekrarlanan benzeri olayların tekrar etmemesi için acil ve öncelikli olarak önlemler alınmalıdır” diyen Urfalı şunları söyledi:

“Güvenlik her yerde önemlidir ancak en değerli varlıklarımızı olan evlatlarımızın öğrenim gördüğü okulların güvenliği daha da önemlidir.

Eğitim ortamları yönetici öğretmen öğrenci ve çalışanların okul dışından gelen ziyaretçi dış paydaş ve velilerle yüz yüze ve yakın iletişim halinde olduğu sevgi ve saygının hakim olması gereken yerlerdir. Bu nedenle Okul Güvenliği okulların huzurlu sakin ve etkili yerler olması açısından önceliklidir.

Buna rağmen Okul Güvenliğinin ertelenmesi ötelenmesi ve ihmal edilmesi eğitim sistemimizin en anlaşılmaz hususlarının başında gelmektedir. Yetkililerin bu konuyu hatırlaması önlem alması ve gerekli düzenlemeleri yapması için daha kaç olayın olması gerekmektedir. Yaşanan veya yaşanacak her olayın sorumluluğu ve vebali yetki ve sorumluluk makamında olanların üzerindedir. Bu nedenle iktidarı ve siyasileri gerekli yasal düzenlemeleri yapmaya, yereldeki ve geneldeki ilgili tüm bürokratları bu konu üzerine eğilmeye davet ediyoruz.

Öğretmene karşı planlayarak, isteyerek şiddete başvuran şahsa sahip çıkmak hiç kimsenin hakkı ve haddi olmamalıdır. Bu ve benzeri olaylarda sendikaların ve sendikacının durması gereken yer bellidir.”

Basın açıklamasına gelen öğretmenler sık sık eğitimde şiddete karşı olduklarını attıkları sloganlarla dile getirdiler.

Kaynak: esgazete.com