Ö Ğ R E T M E N

Öğretmen ressamdır biraz
yüreğinin ve beyninin renkleriyle boyar hayatı
bir öğrencinin gülüşüne

Öğretmen emektir biraz
Aşktır
Umuttur, özlemdir

Öğretmen ilk cemredir
Çocukların gülüşüne düşen
Baharın çiçek tozlarını yaratır
Tebeşir tozundan

Kimi zaman bilgisayar başında
Kimi zaman akan bir okul damının altında
Öğretmen son nefesini:
“Bana çiçek getirin, dünyanın bütün çiçeklerini...”
diyerek verendir

Öğrettiği her harf
Yavrusuna yem taşıyan bir kuşun
Umutla atan nabzıdır
Bir serçe telaşıdır onunki

Öğretmen müzisyendir biraz
Çocukların sesleriyle besteler
Bütün senfonilerini

Çamurlu köy yollarında sizinle yürüyendir
Kalem tutan elinize destek
Koşamayan bacaklarınıza kuvvet
Seçemeyen gözünüze ferdir

Öğretmen şiirdir biraz ezgidir
Buram buram Anadolu kokar
Yunustur, Veysel’dir, Karacaoğlan’dır
Erzurumlu Emrah’tır

Bir ırmağın nazlı nazlı akışıdır kelimelerle
Öğrencilerin yüreğine
Öğretmen nehirdir biraz

Öğretmen emektir biraz
Aşktır
Umuttur, özlemdir

Öğretmen ilk cemredir
Çocukların gülüşüne düşen
Baharın çiçek tozlarını yaratır
Tebeşir tozundan

Şiir: Alpay CAVLAK

 

SESLİ ŞİİR VERSİYON:

 


 

ÖĞRETMENİM KURDELE TAKMA BANA

Öğretmenim kurdele takma bana,
Günaydın de, ellerimden tut;
Taşınsın sıcaklığın,
Okuduğum ilk kelimelere…

Boyamasan da olur elmamı!
Olsun kızarmasın elmam,
Üzülür belki arkadaşlarım.

Öğretmenim kurdele takma bana,
Yanımda kal,
Yaptığım resme bak!
“Bunu da öğretmenim bunu da ben yaptım!”
Diyeyim sana;
Gülüşünü çizeyim resim defterime.

Koymasan da olur resmimi,
Güzel resim köşesine.
Hem hepimizin resmi sığmaz ki!

Öğretmenim kurdele takma bana,
Sevgiyi öğret,
Barışı, umudu, aydınlığı…
Kaldırdığım parmağı gör,
Korkmadığımı söyleyeyim, karanlıklardan.
Işığınla kucaklayayım evreni.

Yıldız atmasan da olur,
Güzel yazı defterime;
Güneşim ol yeter ki!
Üşüdüğüm zamanlarda…

Öğretmenim kurdele takma bana,
Çiçekler tak saçlarıma,
Her gün kokunu bırak sınıfta,
İlk ben geleyim okula,
İlk ben kucaklayayım seni, herkesten önce…

Kurdele takmasan da olur yakama,
Kanatlarım ol, uçurumlarda,
Yükselirken yanımda kal!
En yüksekten senin sesinle söyleyeyim,
Aydınlık Türkiye’nin şarkısını…

Şiir: Alpay CAVLAK

 

ŞARKI VERSİYON

 

SESLİ ŞİİR VERSİYON:

 


 

KÜLLERİM ÜŞÜMEZ Kİ

Ağrı dağı gömer başını bulutlara,
bakamaz kimsenin yüzüne.
başı yıldızlara değer ama
korkar karanlıktan…

Ortadirek, orda bir köy,
gitmesek de, görmesek de,
bizim olan köylerden…
zemherisi gri,
oğullarının, kızlarının gülüşü
dolunay yanığı…

çırpınır, ah çırpınır!
bir çift serçe,
yangın yeri yüreğimde,
üşür! sesimin yankısı,
üşür! rüzgârın şarkısı...
küllerim üşümez ki!

Orada iki öğretmen,
biri 23 diğeri 24 yaşında
biri Aysun diğeri burçin…

kanatlarında sevdalı bulutlar,
kanatlarında aydınlık…
çıkıp gelmişler,
gülüşler, güneş açsın,
çiçekler sararmasın diye...
arkalarında buğulu gözler…

çırpınır, ah! çırpınır,
bir çift güvercin,
yangın yeri yüreğimde
üşür! türkülü yollar,
üşür! ağıtlar...
küllerim üşümez ki!

mevsim kış, aylardan aralık,
hava çelikten soğuk,
kurşundan ağır,
tezek yanmaz, soba tutuşmaz.
Camları buz tutmuş okulun,
canları donar...


24 Aralık 2003,
güneşin doğmadığı sabah,
sobayı hazırlama sırası,
Okan’da...
birazcık tiner yardımıyla, yakılıyor
her gün soba…

önce, Okan’ın üşüyen
elleri tutuşuyor.
Sonra sarıyor, alev topu
Okan’ı…

önce Burçin öğretmen,
ardından Aysun öğretmen,
kapanıyorlar alev topuna,
Okan yanmasın diye,
sonrası mahşer, sonrası cehennem,
sonrası üç can, üç acılı anne...

anaların ağıtları yırtıyor çaresizliği,
kimseler işitmiyor, kimseler duymuyor...

Ortadirek, orda bir köy,
gitmesek de, görmesek de,
bizim olan köylerden…
tebeşirleri gri,
çocuklarının elleri
tiner kokar…

çırpınır, ah! çırpınır,
bir çift anka kuşu,
yangın yeri yüreğimde,
üşür ellerim yazamam,
üşür ağıtlar...
küllerim üşümez ki!

Anadolu’nun ücra bir köşesinde
bir çift güvercin görürseniz
öğrencilerine kanat geren
bilin ki güneşli günler yakındır...

Şiir: Alpay CAVLAK

 

VİDEO: