10 Ekim’deki gar katliamında IŞİD’in bombalı saldırısı sonucu 102 yurttaş hayatını kaybetmiş, İzzettin Çevik de üniversite öğrencisi kızı Sidar ve kardeşi Nilgün Çevik’i kaybetmişti. Saldırının ardından Çevik’in kardeşine sarıldığı fotoğrafı, acının simgesi haline gelmişti.

‘Böyle Kürtlerin hayalini gerçekleştiremezler’

Habertürk’ten Ümran Avcı’ya konuşan Çevik, Kızılay’da 35 yurttaşın yaşamını yitirdiği
saldırının kendilerine kızlarını kaybettikleri gar katliamını hatırlattığını belirterek, “Hangi
ideoloji olursa olsun pazar günkü saldırıyı yapanlar terör eylemi yapmışlardır. Cihatçılar nasıl eylem yapıyorsa onlar da aynı şekilde kendilerini patlattılar” dedi.

Çevik, tepkisini de şu sözlerle dile getirdi: “Böyle, Kürtlerin hayalini de Kürtlerin siyasi
ideolojisini de oluşturamazlar. Kürtlerin siyasi yapısını böyle istemiyorum. Bu vakitten sonra bizi sevindirecek tek şey artık ‘Ateş durdu, çocuklar ölmeyecek’ denilmesidir. Biz gölgesinde oturalım diye kızımın adını Sidar koyduk ama ölen gençlerin hepsi bu ülkenin gölgesi olacaklardı.”

‘Her bomba o cehennemi hatırlatıyor’

Kızını kaybeden anne Hatice Çevik ise, saldırı günü yaşadıklarını ilk kez anlattı.
Çevik, “Patlama olduğunda yan yanaydık. Bir gözüm kapalıydı ama tek gözümle gördüklerim bana yetti. Sidar yanımdaydı. Dokunmak için elimi uzattım ama beni çekiştirdiler. Dokunamadım” diye konuştu.

Ankara’daki patlamanın kendilerini yeniden şoka soktuğunu anlatan Hatice Çevik, “Kızımı
kaybettiğimden beri kendime gelemedim. O insanları (Kızılay’daki) görünce cehennemi hatırlıyor insan. Her bomba, o cehennemi hatırlatıyor. Sanki ben oradaymışım, aynı olayı yaşıyormuşum gibi oluyor” dedi.

Eşinin Kürt kendisinin Türk olduğunu belirten Hatice Çevik, sözlerine şöyle devam etti:“Nasıl olacak bu? İlk kızımıza Başak Sidar ismini koymuştuk. Sidar, ‘ağaç gölgesi’ demek. Yaşlanınca gölgesinde oturalım dedik. Ama gencecik ⁄danları kopardılar” dedi. Olayda sol gözünü kaybeden acılı anne, “Ben göreceğimi gördüm, tek gözüm görmese de olur. Beddua etmeyi sevmem ama bunu yapanlar ve yaptıranlar çeksin, çocukları değil.”