Hürriyet'ten Esra ÜLKAR'ın haberine göre Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda görev yapan bu öğretmenleri Instagram’da binlerce kişi takip ediyor.

Onlarla sosyal medyaya giriş hikâyelerini ve dersi eğlenceli hale getirme yollarını konuştuk.

İstanbul’dan Sevcan Sarıbakır, Bursa’dan Sinem Kolçak Arman, Muğla’dan İzzettin Gülşen ve Çorum’dan Caner Sarıoğlu sosyal medyayı aktif kullanan öğretmenler. Fotoğraf ve video paylaşım platformu Instagram’da on binlerce insan tarafından takip ediliyorlar. Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) düzenlediği Eğitim Teknolojileri Zirvesi’nde ‘Sosyal Öğretmenler Paneli’nin de konuşmacıları olan bu eğitimciler, sosyal medya sayesinde kendi sınıflarının dışına çıkarak farklı şehirlerdeki öğrencilere de ulaşıyor. Kimi canlı yayında matematik anlatıyor, kimisi İngilizce’yi oyunlarla öğreterek eğlenceli ve unutulmaz hale getiriyor. Binlerce takipçiye sahip öğretmenleri hem öğrenciler hem de meslektaşları izliyor. İşte o öğretmenler ve anlattıkları:

İZZETTİN GÜLSEN: KALBİNE GİRMEDİĞİNİZ ÖĞRENCİNİN BEYNİNE GİREMEZSİNİZ

 

- MUĞLA Ortaca Anadolu Lisesi’nde görevli matematik öğretmeni İzzettin Gülşen, öğrencileriyle çektiği eğlenceli videolarla 258 binin üzerinde takipçi sayısına ulaşmış. “Kalbine giremediğiniz öğrencinin beynine giremezsiniz” diyen Gülşen, öğretmen ve öğrenci diyaloglarıyla ilgili çektiği videolarla izleyenleri güldürüyor. Canlı yayınlar da yaparak uzaktaki öğrencilere de matematik ve geometri öğretiyor. Matematiği daha sevilir hale getirmek için videolar çektiğini belirten Gülşen, sosyal medya serüvenini şöyle anlatıyor: “Öğretmenin gözünden öğrenci ve öğrenci gözünden öğretmeni canlandırmak istedim. Öğrencilerimizi kötü içerikler

izlemekten kurtarıp stres atmalarını sağlamak ve matematiği daha sevilir hale getirmek için uğraşıyorum. Canlı yayınlar yaparak daha uzakta bulunan öğrencilere matematik ve geometri dersleri anlatma fırsatı buldum. Öğrencilerle yeri geldiğinde arkadaş, yeri geldiğinde abi, baba gibi oluyoruz. Ders içerisinde kesinlikle sosyal medya konuşmuyoruz. Ders bitiminde çekimlerimizi yapıyoruz, matematikte eksik oldukları konuları öğle arası ve boş vakitlerde çalışıyoruz. Videoları motivasyon amaçlı çekiyorum. Öğrenciler, bu sayede matematiğin korkulan bir ders olmadığını anlıyor ve kendilerine olan özgüvenleri artıyor. Dersine girmediğim öğrencilerle bile okul içinde matematikle ilgili çalışmalar yapıyoruz. Genelde olumlu geri dönüşler alıyorum.”

SİNEM KOLÇAK: ANNE ÖRDEK VE YAVRULARI GİBİYİZ

 

- Sinem Kolçak Arman, Bursa’daki Üçevler Şehit Faik Gökçen İlkokulu’nda İngilizce öğretmeni. Instagram’da 35 binin üzerinde takipçisi var. ‘Eğlenerek öğrenmek’ fikrini benimseyen öğretmen, birçok farklı nesneyle dersi işliyor. Örneğin, sınıfa üç kilo mandalinayla geliyor, soruyu bilenler meyveyi kapıyor. Sinem öğretmen şunları anlatıyor:

 “İngilizce’yi eğlenerek öğreten, öğrencinin aktif olduğu bir platforma dönüştü hesabım. Sınıfta uyguladığım oyun, etkinlik, materyal geliştirme gibi çalışmaların fotoğraflarını, videolarını paylaşıyorum. Öğrencilerimle anne ördek ve yavruları şeklindeyiz. Öğrenci merkezli ve yeni nesle uygun, hareketli ders işlediğimiz için iple çekilen derslerimiz var. Onlar en büyük enerji kaynağım. Akademik başarılarına çok etkisi oluyor. Sosyal medya sayesinde sadece kendi sınıfımda değil, başka sınıflarda da var oluyorum. Erzurum’daki bir köy okuluna canlı yayınla misafir oluyorum, bir saat sonra Manisa’dan mesaj alıyorum, ardından Urfa’dayım. Yardımlaşıyoruz, fikir alışverişinde bulunuyoruz. Yaptığım etkinlikleri yansıtan kitaplarım da var.”

SEVCAN SARIBAKIR: MESLEKTAŞLARIMLA FİKİR ALIŞVERİŞİNDE BULUNUYORUZ

- Dokuz yıllık okulöncesi öğretmeni Sevcan Sarıbakır, çeşitli yerlerde gördüğü etkinlikleri sınıfına taşıyor. Çalışmalarını, öğretmen arkadaşlarıyla paylaşıyor. Renkleri, kelimeleri, kavramları çeşitli oyunlarla öğrettiği videoları sayfasına yükleyen Sevcan öğretmenin takipçi sayısı 119 bini aşmış. Atandığı köy okulunda bilgi alışverişinde bulunabileceği okulöncesi öğretmeni olmayınca Instagram’da sayfa açtığını söyleyen Sarıbakır, şöyle devam ediyor:

 

“Beş sene önce @okuloncesietkinlik isimli sayfayı açtım ve yaptığım çalışmaları paylaşmaya başladım. Sanırım bu sayfa yalnızca benim ihtiyaçlarıma yönelik bir girişim değildi. Çünkü, şu an 119 bin kişi takip ediyor. Yurtdışında yapılan ve öğrencilerimizle rahatlıkla uygulayabileceğimiz örneklere yer vermeye çalışıyorum. Çalışma diğer öğretmen arkadaşlarımızın da eklemesiyle 215 bin etkinlik örneğine ulaştı. Elimden geldiğince canlı yayın yapıyorum. Yayınlara katılan öğretmen arkadaşlarımla mesleki anlamda keyifli ve verimli sohbet ediyoruz. Onlar da etkinlikleri kendi sınıflarında uyguluyor. Sayfada paylaşılanların bu sayede birçok çocuğa ulaştığına tanık olmak tarifsiz bir duygu.”

CANER SARIOGLU: SINIFIMIN SINIRLARINI AŞTIM - Kendi deyişi ve Instagram ismiyle ‘yeni nesil öğretmen’ olan Caner Sarıoğlu, birleştirilmiş sınıflı bir köy okulu öğretmeni. Çorum İskilip’te Yerliköy İlkokulu’nun müdür yetkili öğretmeni, öğrencileriyle yaptığı eğlenceli ders videolarını Instagram sayfasına yüklüyor. Etkinliklerini diğer öğretmenler de ilgiyle izliyor. Caner öğretmenin 50 binin üzerinde takipçisi var. Bu sayede sadece kendi öğrencilerine değil, başkalarına da ulaşarak sınıfının sınırlarını aştığını belirten Caner öğretmen, şöyle anlatıyor:

 

“Mesleğe başlarken kendi sınıfımla sınırlı kalmamak gibi bir hedefim vardı. Bu nedenle sosyal medya hesabımı açtım ve çalışmalarımı paylaştım. Meslektaşlarım da bu çalışmaları uygulamaya başladı, diğer yerlerdeki öğrencilere de dokunduğumu, sınıfımın sınırlarını aştığımı düşünüyorum. Sayfamda okulda yaptığımız, her öğrencinin de severek dahil olduğu oyun, etkinlik, deney ve materyal gibi çalışmaları paylaşıyorum. Çocukların en gerçek uğraşı oyun oynamak. Bir çocuk için oyun deyince akan sular durur. Ben de derslerimde sık sık oyuna yer veriyorum. Oyun oynayan çocuk eğlenir, mutlu olur, okulu sever ve sahiplenir. Okulu seven öğrenci de gerçek kapasitesini ortaya çıkarır. Bu da başarıyı getirir. Amacımız akademik bilginin yanında öğrencileri ahlaklı, donanımlı bireyler olarak yetiştirmek. Her zaman ‘Eğlenmeyi öğren, öğrenmeyi öğret’ eğitim yaklaşımımla derslerime ağırlık veriyorum. Okulda eğlenen, eğlenirken öğrenen, oyunlar oynayan, bizzat süreçte aktif olan, kendisine saygı duyulan öğrenci okulu ve öğretmenini sever. Sevginin olduğu yerde de iletişim her zaman üst seviyede olur.”

Hürriyet