içeriğine dikkatlice bakıldığı zaman bundan önce alabildiği ancak kullanamadığı içerikleri yeni sözleşme ile kullanabilme hakkına da sahip olabilecek. Aman ne olacak zaten her şeyimize ulaşabiliyor, kullanabiliyor dememek lazım zira durum bu sefer sandığımızdan biraz daha ciddi. Çünkü uygulamayı sadece yazışmalardan ve mesajlaşmalardan ibaretmiş gibi düşünmemek gerek. Göndermiş olduğumuz bütün fotoğraflar, ses kayıtları, banka bilgilerimiz gibi çok özel verilere rahatça ulaşma ve bunu kullanabilme hakkına sahip olabilecekler. Özellikle burada endişe veren ses kayıtları ile sesli cevap veren banka ve telekomünikasyon şirketleri. Ses kayıtlarının kaydı ile sesimizin benzerliğine büyük ölçüde ulaşılabilinecek ve yeni dolandırıcılıklara davetiye çıkacak. Gruplardan paylaşılan dekontlar, özel notlar ile de çok ciddi bir veri ve bilgi hırsızlığına girişilecek. Yaşamımıza dair her türlü bilgi şirketlere servis edilebilecek.  Tabi ki bu dayatma bizim gibi gelişmekte olan ülkelere karşı yapılabilmekte. Avrupa birliği içerisinde yer alan ülkelerin yasaları böyle bir duruma zaten izin vermemekte ve vatandaşlarının kişisel bilgi erişimini güvence altına almaktadır.

Whatsapp uygulamasının kullanım alanının genişliğine bakacak olursak devlet dairelerinde, şirketlerde, okullarda hemen hemen her şirket ve grupta çok sık kullanılması ve bilgi paylaşılması durumun ciddiyetini bir kez daha gözler önüne seriyor. Böyle bir hak ihlaline kurumlar ve devletimizin seyirci kalması düşünülemez. Bu denli bir kişisel bilgi ihlali söz konusu ise ulus genelinde bunun önlenmesi için gerekli önlemler alınmalı, gerekirse uygulamanın kullanımı kısıtlanmalıdır. Sonuç itibari ile bu aplikasyonların hepsi yurt dışı mercili firmalar. Yerine kullanılması tavsiye edilen Telegram da milli değil ve şu an için kişisel verilerin korunması noktasında daha güvenli olduğu söylense de yarın aynı durum ile karşılaşmamız hiçte kaçınılmaz değil. Ayrıca bu açıklamalardan sonra çoktan Whatsapp dan diğer uygulamalara adeta kavimler göçü gibi bir göç yaşanmaya başlandı bile. Umarız bu göç yerleşik olur ve başka göçler gerektirmez. İnanın tüm bu güvensiz ortam bizi yeniden mektup yazmaya bile mecbur edebilir.  

İlk kuruldukları an itibariyle ücretsiz olan ve birçok seçenek, kolaylık sağlayan bu uygulamalar nereden para kazanıyor?  Ebette sadece reklamlardan değil. Kişisel bilgilerimizi, ihtiyaçlarımızı, görüşlerimizi büyük firmalara, ülkelere, liderlere satarak büyük paralar kazanıyorlar. Şimdide daha fazla para kazanmak istiyorlar. Ve bunu açıkça iznimizi alarak yapmayı planlıyorlar. Tüm bu yaşananlar bana George Orwell'ın efsanevi eseri 1984 adlı kitabında ki yaşananları hatırlattı. Her yerden izleniyoruz. Yazdığımız, paylaştığımız her şey gittiğimiz her konum, söylediğimiz her söz, kaydediliyor, kontrol edilebiliniyor, yönlendiriliyor. Çok yakında bizlerin düşünmesine bile tahammülleri kalmayacak. Çünkü gerek yok siz neden düşünüp yorulasınız ki bırakın o işi biz en iyi şekilde sizin yerinize yapalım. Bizler sizleri sizden daha iyi tanıyoruz. Ne istediğinizi çok iyi biliyoruz. Kendinizi bize bırakın ve gönül rahatlığı ile tüketin daha çok tüketin diyecekler.

Ne istediğimizi kullandığımız bu uygulamalar sayesinde, birazda kendi dikkatsizliğimiz ve gösterme, paylaşma merakımızdan ötürü bizler servis ediyoruz. Umarız durumun ciddiyetinin farkına varmamız acı bir tecrübe ile olmaz.

Kullanıcı profiline bakıldığı zaman WhatsApp en aktif kullanan grupların hiç şüphesiz başında öğretmenler gelmekte. Okulların WhatsApp gruplarında her türlü kişisel ve kurumsal bilgi sıkça paylaşılmakta. Bu durum karşında ortak bir şekilde hareket edilmeli. Bakanlık gerekli araştırmayı yaptıktan sonra okul ve kurumları uyarmalıdır. Çünkü ne kadar olmasa da WhatsApp grupları resmi bir hal almış durumda. Öncesinde bu gruplar ile yaşanan diğer sıkıntılara birde bu eklendi. Belki de bu haberleşme ağını EBA ya taşıyarak bu yaşanan ve yaşanma ihtimali olan her türlü tehlikeden uzak durulabilir. Yapılan yazışmalarda EBA ağı üzerinden daha güvenli ve resmiyet kazanarak yaşanan diğer olumsuzluklarda giderilir. Okullara EBA ağı ve uygulamaları üzerinden kendilerine ait ortak haberleşme ağları oluşturabilmeleri seçeneği sunulmalıdır.

Ömer DİNLER
guncelegitim.com