GUNCELEGITIM.COM - Videoyu sosyal medyada gören İskoçya, İsveç, ABD, Dubai ve Kıbrıs’tan birçok yardımsever, Hülya Öğretmen’e ulaşıp öğrencilere yardım etmek istediğini söyledi. Kısa sürede okula ulaşan yardımlar öğrencilere dağıtılırken, artan yardımlar da başka köy okullarına gönderildi. Sömestr tatilinde İstanbul’a giden Hülya Öğretmen, yüz binlerce ‘tık’ alan ‘Bitlis Kids’ videosunu ve köydeki öğretmenlik hikâyesini anlattı.

‘KONTROL BENDE ÇOCUKLAR’

Diyarbakır’da doğduğunu ve ilkokul 3’e kadar burada okuduğunu söyleyen Hani, “3’üncü sınıftayken bir işadamı birçok oyuncak, Kızılay da bot ve kıyafetler göndermişti. O gün çok mutlu olmuştuk. Şimdi bunları yapıyor olmamla bir alakası var mıdır bilmiyorum ama oradaki çocukları çok iyi anlıyorum. Eylülde atamam oldu. Atanmadan önce derdim ki: ‘Beni bir köye gönderecekler, orada bir eşeğe bineceğim ve köye gideceğim.’ Atamam Bitlis’e çıktı, bir hevesle gittim. Baktım eşekle gidilmiyor, ‘Hülya’ dedim. ‘Durum sandığından daha iyi.’ Sonra Yamaç Köyü’ne geldim. Okula bakıp kollarımı açtım, ‘Kontrol bende çocuklar’ dedim... Öyle başladı Bitlis maceramız, inşallah da hiç bitmez” dedi.

‘HAYALLER PARİS, HAYATLAR BİTLİS’

‘Bitlis Kids’ videosunun anlık bir fikir olduğunu belirten Hani, şöyle konuştu: “Evde bir giyim firmasının reklamını izledim. Çocuklar çok güzel giyinmişti. Okuldaki çocuklarımı düşündüm ve ‘Hayaller Paris, hayatlar Bitlis’ dedim. Öğrencilerimin birçoğunun ikinci kıyafeti bile yoktu. O videoyu ‘yardım edilsin’ diye çekmedim ama inanılmaz biçimde her yerden mesajlar gelmeye başladı. İskoçya, İsveç, Kıbrıs, Dubai hatta ABD’den bile yığınla yardım mesajı aldım. Okula kamyon kamyon kıyafetler geldi. Çocukların o anki mutluluğunu anlatamam. Kıyafetleri hemen giydirdim. Yardımlar sürünce Anadolu’daki diğer köy okullarına yönlendirdim. İyi ki o reklamı izlemişim.”

‘ONLARI AZİZ SANCAR GİBİ GÖRMEK İSTİYORUM’

“Her çocuk eşit haklara sahiptir” diyen Hülya Öğretmen, şöyle konuştu: “Çocukların köydeki tüm sosyal hayatı öğretmenlerdir. Başka hiçbir şeyleri yok. Çocuklarımın İstanbul, İzmir, Ankara ya da diğer şehirlerdeki çocuklardan en ufak eksiği olmasını istemiyorum. Bütün çabam, gayretim bundan. Hayatımda Beethoven dinlemedim ama çocuklarım dinlesin istiyorum ve her sabah dinliyoruz. Beraber Zeki Müren şarkıları söylüyoruz. Sürekli video ve fotoğraf çekiyoruz. Kendilerini telefonda görmeyi inanılmaz seviyorlar. Bir köyde öğretmenseniz o çocuklar için her şeysiniz. Onların hepsini Aziz Sancar gibi pırıl pırıl görmek istiyorum.”