Başlıkta açılımını verdiğimiz RAM kurumlarının ad olarak ve işleyiş, mevzuat olarak özel eğitimi ne derece barındırdığı üzerine biraz sesli düşünmek istedim.

Öncelikle mevzuat ve işleyişe baktığımız vakit RAM kurumlarında iki bölüm mevcuttur. Bunlar; Özel Eğitim Hizmetleri Bölümü, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Bölümleridir. Ramların bağlı bulunduğu Milli Eğitim Bakanlığımızın birim adı da Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğüdür. Bu bilgiler ışığında sizce de Ram kurumlarının adı ‘’Özel Eğitim ve Rehberlik Araştırma Merkezi’’ olması lazım değil mi?

Ram kurumlarında mevcut olan gerek Özel Eğitim Hizmetleri Bölümü gerek Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Bölümü mevzuata göre bulunduğu bölgede kendi bölümünde bilimsel araştırma ve projeler üretmektedir. Her iki bölümün de tecrübe ve liyakat dayalı Ram müdürünce seçilen bölüm başkanları vardır. Bu bölüm başkanları Rama atanan özel eğitim öğretmenleri ve rehberlik ve psikolojik danışman öğretmenleri arasından seçilir.

Mevzuatı incelediğimizde alanında, bölümünde tecrübeli öğretmenler arasından Ram müdürünce liyakat gözetilerek bölüm başkanları seçilir. Lakin bazı Ram kurumlarında kadrosunda özel eğitim öğretmeni olmasına rağmen özel eğitim bölüm başkanı rehberlik ve psikolojik danışman öğretmenlerden seçilmektedir. Ancak hiçbir Ram kurumunda Rehberlik ve psikolojik Danışma Hizmetleri Bölümüne bölüm başkanı olarak bir özel eğitim öğretmeninin seçildiği görülmemiştir. Bu bilgiler ışığında sizce de Özel Eğitim Hizmetleri Bölüm başkanlığına bir özel eğitim öğretmeninin seçilmesi lazım değil mi?

Ram kurumlarında rehberlik ve psikolojik danışman öğretmenler olsun özel eğitim öğretmenleri olsun kendi uzmanlık alanında ve Ram kurumundaki bölümünde aynı mesai saatleri içerisinde (her gün sekiz-beş saatleri arası) yılın 12 ayı boyunca çalışırken ciddi iş yükünü taşımaktadırlar. Yıllarca yönetmelik maddesi gereğince rehberlik ve psikolojik danışman öğretmenleri haftalık 18 saat ek ders alırken özel eğitim öğretmenleri 15 saat ek ders almıştır. Önceki yıldan itibaren toplu sözleşme hükmüne göre Ram kurumundaki özel eğitim öğretmeninin ek ders haftada 18 saat olarak ödenmeye başlamıştır. Bu bilgiler ışığında sizce de özel eğitim öğretmenine hakkını teslim etmede çok geç kalınmamış mıdır? Diğer taraftan bu konuda bir mevzuat düzenlemesi halen yapılmamış olup bu konu toplu sözleşme masalarına bırakılmaktadır. Sizce de bu konuda bir mevzuat düzenlemesi yapılması lazım değil mi?

Ram kurumlarında özel eğitim öğretmenleri her yaştan bireyin yetersizlik türüne göre eğitsel performansını alır ve bireyin özel öğretim kurumlarında 1 yıl boyunca alacağı destek eğitim planını (BEP) hazırlar. Özel eğitim alanında tecrübeli ve özel eğitim sınıflarında çalışmış olan özel eğitim öğretmeni performans alımı ve planlamasını uzmanlıkla yapar. Erken çocukluk eğitimi olsun halk Eğitimi merkezi kursları olsun ve okul çağı öğrencilerine yönelik resmi tedbir kararları olsun Özel Eğitim Değerlendirme Kurulunca özel eğitim öğretmeninin bireyi incelemesi sonucuna göre belirlenir. Ram kurumlarında bir rehberlik ve psikolojik danışman öğretmeni özel eğitim hizmetleri bölümünde görevlendirilip inceleme yaparken bir özel eğitim öğretmeninin rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri bölümünde çalıştığı görülmemiştir. Burada mevzuata liyakate ve özel eğitim alanına aykırı bir durum vardır. Bu bilgiler ışığında sizce de özel eğitim alanında incelemeyi özel eğitim öğretmeninin yapması gerek mevzuat gerek özel eğitim alan uzmanlığı açısından şart değil midir?

Özel eğitim hizmetleri bölümünde mevzuata göre eğitsel tanılama standart ölçme araçları ile yapılır. Buradaki standart ölçme araçları içerisinde zekâ testleri de yer alır. Özel eğitim bölümünde incelemeyi yapan öğretmen özel eğitim değerlendirme kurulu kararınca incelediği bireyin raporlarını yazar. Yalnız zekâ testi formatörleri yahut eğiticileri tamamı rehberlik ve psikolojik danışman öğretmenlerden seçilmiştir. Ayrıca zekâ testörlüğü eğitimine de rehberlik ve psikolojik danışman öğretmenler gönderilmektedir. Rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri bölümünde yer alan test ör uygulamayı yapar ve raporunu ise özel eğitim öğretmeni yazar. Zekâ testleri bilim insanlarınca hazırlanmaktadır. İçindeki ölçme etkinlikleri, ölçmenin sayısal puanlanması, zekâ türlerinin verilerinin oluşturulması vb. birçok nokta baştan sona düzenlenmiştir. Ülkemizde zekâ testlerini özel eğitim öğrencilerini tespit etmek için kullanmaktayız. Bu özel eğitim öğrencilerine üstün zekalı/yetenekli öğrencilerimiz de dahildir.
Özel eğitim alanındaki diğer ölçme araçları olsun, eğitim-öğretim stratejisi, yöntem tekniği olsun alandaki bilim insanlarınca ortaya konmaktadır.

Bakanlığımız özel eğitim öğrencilerine yönelik programları, müfredatı vb. uygulamaları bilim insanlarından faydalanarak oluşturmaktadır. Alana ait her şey bir öğretmen tarafından değil bilim insanlarınca oluşturulmuştur. Özel eğitim öğretmenleri de işin uygulama kısmında donanımıyla uzmanlığıyla yer almaktadır. Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Yönetmeliği, ilgili yönergeler ve mevzuat olarak değerlendirdiğimizde özel eğitim sınıflarında özel eğitim öğretmenleri programları uygulamakta, planlamayı yapmakta, ölçmeyi vb. her uygulamayı yapmaktadır. Ram kurumlarında da mevzuat ve özel eğitim alanı gereği incelemeyi, zekâ testleri olsun diğer standart ölçme araçları olsun alanda eğitim almış uzmanlaşmış özel eğitim öğretmeni yapmalıdır. Okullarımızda normal eğitime devam eden öğrencilerin rehberlik ve psikolojik danışmanlığa yönelik iş ve işlemleriyle Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Bölümü ilgilenir. Özel eğitim öğrencilerimizin iş ve işlemleri ile de Özel Eğitim Hizmetleri Bölümü ilgilenir.

Örneğin problem çözme becerisine ait bir hedefi bir özel eğitim öğrencisine bir müzik öğretmeni kazandıramaz. Özel eğitim öğrencisinin özellikleri, alanla ilgili eğitim-öğretim yöntem tekniklerini vb. müzik öğretmenimiz bilemediği gibi özel eğitim öğrencisi ile nasıl çalışılacağı konusunda da doğal olarak tecrübesi de yoktur ya da normal eğitimde hiç sınıf ortamında bulunmayan bir rehberlik ve psikolojik danışman öğretmenimizin problem çözme becerisine ait bir hedefi özel eğitim öğrencisine öğretebilmede müzik öğretmenimize kıyasla hiçbir şansı yoktur. En azından müzik öğretmenimiz normal eğitimde sınıf ortamında eğitim vermektedir. Bugün bir dil-konuşma terapistine gittiğinizde, terapistin öğrenci ile çalışma yapabilmesi için özel eğitim öğretmeninin önkoşul becerileri ve hazırbulunuşluğu öğrenciye kazandırmış olması lazımdır. Özel eğitim öğrencisinin zekaya dayalı becerilerini eğitimle geliştiren özel eğitim öğretmeni, zekaya dayalı becerilerle zekayı ölçen bir testi haliyle daha uzman şekilde özel eğitim öğrencisine uygulayacaktır. Bu bilgiler ışığında sizce de özel eğitim öğrencilerine yönelik zekâ testlerinin formatörlüğü yahut testörlük eğitimini özel eğitim öğretmeninin alması lazım değil mi?

Gelelim Ram kurumlarında idarecilik boyutuna. Ram müdürü aslında özel eğitim öğretmeni veya rehberlik ve psikolojik danışman öğretmen kökenli olmak zorunda değildir. Çünkü işleyişe mevzuata baktığımızda tecrübe ve liyakat kıstasıyla seçilen rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri bölüm başkanı ve özel eğitim hizmetleri bölüm başkanı sorumluluğunda bölümleriyle ilgili her tür yapılması gereken çalışmayı bölüm ekibiyle yapar, bölüm başkanları gerek mevzuat gerek alan bilgisi olarak gelişmeleri takip eder.

Ram kurumlarında mevzuat olarak baktığımızda müdür yardımcılarının da özel eğitim öğretmeni veya rehberlik ve psikolojik danışman öğretmen olmasına gerek yoktur. ÖEH Yönetmeliğinde müdür yardımcısı ram özel eğitim değerlendirme kuruluna başkanlık yapar şeklinde ibare olsa da ÖEH Yönetmeliğinin ram kurumlarında uygulanmasını açıklayan RAM Yönergesinde müdür yardımcısının özel eğitim değerlendirme kuruluna görevlendirildiği takdirde başkanlık yapacağı şeklinde ibare vardır.

Özel eğitim öğretmeni olarak seçilen özel eğitim hizmetleri bölüm başkanı varken değerlendirme kuruluna neden bir müdür yardımcısı görevlendirilir halen anlaşılmamaktadır. Rama teftişe gelen müfettişler de iki bölümü teftişi esnasında ne müdürü ne müdür yardımcısını çağırmaktadır. Tamamen iki bölüm başkanı odaya çağrılır her yönlü eksiklikler tespit edilir. Rapor idareye ulaşır eksikliklerin giderilmesini istenir.
Yalnız müdür yardımcısının mevzuata göre şöyle bir görevi vardır. Arşivi hazır bulundurmak ve korunmasını sağlamak. Müdür yardımcıları değerlendirme kuruluna başkanlık yapmak istese de arşiv işini hemen özel eğitim öğretmenine atarlar. Arşivi düzenleyen koruyan gerektiğinde alt yapı olmadığından kurula inecek dosyaları sırtlayıp indiren de özel eğitim öğretmenidir. Evet, dememe gerek kalmadan yazımı bu noktaya kadar okuyan sizler demişsinizdir; ’Ram kurumlarında arşivde rehberlik ve psikolojik danışman öğretmen görevlendirildiği de görülmemiştir.’’

İşleyiş ve mevzuat bu şekilde ilerlerken son çıkan idareciliğe dair hükümlerde değişiklik olmuştur. Ram kurumlarında müdür yardımcılığına özel eğitim öğretmeni veya rehberlik ve psikolojik danışman öğretmenler atanabilir. Sizleri duyar gibiyim. Daha mantıklı bir karar olduğunu düşünüyorsunuzdur. Evet bu aşamada iyi lakin ram kurumlarına atanacak olan müdür sadece rehberlik ve psikolojik danışman öğretmen kökenli olacaktır. Sonrasını siz yorumlayın…

Daha birçok yanlış uygulama olsa da satırlarıma son verip uzatmayacağım konuyu. Bu bilgiler ışığında daha girmediğim halde, sizce de Rehberlik ve Araştırma Merkezi kurumu adında bahsi geçmeyen özel eğitimin en azından kurumun iç işleyişinde hak ettiği değeri alması lazım değil midir?
Özel eğitim öğretmeninin yapması gereken işleri, alması gereken hakları madem rehberlik ve psikolojik danışman öğretmenler yapacak ise sizce de işlemlerde, ek derste, idarecilikte, alanın-da haklarında hor görülen özel eğitim öğretmenleri ramlara niçin atanır? Sizce ram kurumlarında özel eğitim öğretmenleri bu haldeyken Ram kurumları özel eğitimi nasıl kapsar, ram kurumlarında özel eğitime nasıl gelişir?

SERDAR TEKİNE
Eğitimci-Yazar