Hemen hemen bütün ülkelerde eğitim sistemi ve sistemin temel taşı olan okullardan özgür, eleştirel düşünebilen, sorumluluk sahibi, sosyal sorunlara duyarlı, insanları seven ve demokratik değerlere sahip bireyler yetiştirmesi beklenir.

Bu anlamda halkın egemenliğine dayanan bir yönetim şekli olarak tanımlanan demokrasi, bir toplum tasarımı olarak da eğitimle doğrudan ilişki içindedir. Eğitim ve eğitimli insanlar olmadan ne demokrasi yeşerebilir, ne de yaşanabilir.

Dewey’egöre eğitim, gelecek için bir hazırlık değil, bir yaşam biçimidir ve mevcut eğitim sisteminin temel sorunu, okulun bir insan topluluğu olarak değil de bilgi verilen, ders öğrenilen, alışkanlık oluşturan bir yer olarak görülmesidir. Demokratik bir toplumda eğitimin işlevi, her çocuğun kendini gerçekleştirebileceği karakter, huy ve erdemleri geliştirmesine yardım etmektir. Ona göre toplumsal yaşamın kalitesini belirleyen iki ölçüt olup bunlar, bilinçli bir biçimde paylaşılan ilgi ve deneyimlerin çeşitliliği ve toplumsal birimlerle karşılıklı ilişkilerin zenginliği ve özgürlük düzeyidir. Bunlar, aynı zamanda demokratik toplumu tanımlayan temel niteliklerdir.[i]

Türkiye eğitim sisteminde, okullarda demokrasi deneyimi olarak bilinen ve uzun yıllardır sürdürülen iki uygulama son yıllarda sessiz sedasız ortadan kaldırıldı. Bu uygulamaların ilki ‘Eğitsel kol çalışmaları’ ve ‘Sosyal kulüp çalışmaları’ olarak bilinen uygulama, ikincisi ise ‘Öğrenci meclisleri’dir.

Okulda demokrasi deneyimi olan sosyal kulüp çalışmaları, “Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği” kapsamına alınarak, aslında genişletildi ancak, yönetmeliğin 5.maddesi 3.fıkrasında; ‘Sosyal etkinlik çalışmaları, öncelikle ders saatleri dışında uygulanır. Bu çalışmalar zorunlu hâllerde ders saatleri içinde de uygulanabilir.’ hükmü gereği, bütün etkinlikler okul saati dışına çıkarılarak işlevsizleştirildi. Ayrıca sosyal kulüp çalışmaları, sınıflar bazına indirilerek içeriği boşaltıldı ve öğrencilerin, diğer sınıflardaki öğrencilerle iletişimi koparıldı. Bugün uygulamada, okul saati dışında hiçbir sosyal kulüp çalışması yapılmamakta, okul koridorlarını, kağıt üstünde yapılmış gibi gösterilen sosyal kulüp levhaları süslemektedir.

Okullardaki ikinci demokrasi deneyimi olan Demokrasi Eğitimi ve Okul Meclisleri Projesi ise TBMM Başkanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında imzalanan protokol uyarınca uygulanmaktayken, 2013 yılına kadar Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ile iş birliği halinde gerçekleştirilmiş, ancak TBMM Başkanlığı, Milli Eğitim Bakanlığına göndermiş olduğu "Türkiye Öğrenci Meclisi' konulu yazı ile Demokrasi Eğitimi ve Okul Meclisleri Projesi'ne ilişkin faaliyetlere 2013 yılından itibaren dahil olmayacağını belirtmiş, bu nedenle söz konusu proje, 2018 yılı dahil olmak üzere Milli Eğilim Bakanlığı tarafından yürütülmüş, bu bağlamda Milli Eğitim Bakanlığı Demokrasi Eğitimi ve Okul Meclisleri Yönergesi Makam Oluru ile yürürlükten kaldırılmış ve bu yıl yapılması planlanan Türkiye Öğrenci Meclisi çalışmaları iptal edilmiştir.

Kaldırılan Millî Eğitim Bakanlığı Demokrasi Eğitimi Ve Okul Meclisleri Yönergesinin5.maddesinde, ‘Cumhuriyetimizin demokrasi ile güçlendirilmesi; öğrencilerimizde yerleşik birdemokrasi kültürünün oluşturulması, hoş görü ve çoğulculuk bilincinin geliştirilmesi, kendi kültürünüözümsemiş, millî ve manevî değerlere bağlı, evrensel değerleri benimseyen nesillerin yetiştirilmesi;öğrencilere seçme, seçilme ve oy kullanma kültürünün kazandırılması; katılımcı olma, iletişimkurabilme, demokratik liderliği benimseyebilme ve kamuoyu oluşturabilme becerilerinin kazandırılması’ amaçlanmaktaydı. Nitekim yapılan çalışmalarda, sınıf, okul, ilçe, il ve Türkiye meclislerinin oluşumu, her birimde yapılan demokratik seçimlerle gerçekleşmekteydi.

Sosyal kulüp çalışmalarının, ders saatleri dışına çıkarılarak işlevsizleştirilmesinin ve Demokrasi Eğitimi ve Okul Meclisleri Projesinin içinde olduğumuz dönem başında yürürlükten kaldırılmasının pedagojik nedenleri anlaşılamamıştır.

Toplumumuzun birer prototipi olan okullarımızda, demokrasi deneyiminin iki güzel örneğinin ortadan kaldırılması sonucunda, yetkililerden şu sorunun cevabını bekliyoruz;

Çocuklar, okullarda demokrasiyi nasıl deneyimleyecek?

Kaynak:egitimhaberci.com