İspanya’nın Sigüenza şehrinde bu yıl 5’incisi düzenlenecek “CellosMagic Festivali”nde de konser verme hakkı kazandı.
Henüz 13 yaşında olan Arya’nın ilham dolu hikayesi…
İzmir’de yaşayan Arya Nur Güneş 13 yaşında. Kendisine 9 yaşındayken epilepsi teşhisi konuldu.
Arya’nın ikizi Sonat Bike’ye de aynı teşhis kondu ancak ikizlerin doktor anne ve babası; hastalığın, kızlarının gelişimine engel olacağını düşünmeyerek onları sanata ve spora yönlendirdi.
…
Arya’nın anne ve babası, Arya henüz 4 yaşındayken onun müziğe olan yeteneğini fark ettiler ve kızlarını konservatuvara göndermeye karar verdiler.
…
6 yaşında piyano çalan ve beste yapmaya başlayan Arya, Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Müzik ve Bale Ortaokuluna kabul edildi.
…
Arya’nın eğitmeni Prof. Dr. Çağlayan Ünal Sümer’in tavsiyesi ile yaklaşık 3 yıl önce çello (viyolonsel) çalmaya başladı.
Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sümer; Arya’nın çelloya çok emek verdiğini, yaşına göre çok ileride ve onun özel olduğunu vurguluyor. Bunun onun için sadece başlangıç olduğunu belirtiyor.
…
Arya Nur Güneş 13 yaşında. 18 ülkeden yaşları 10-23 arasında değişen 590 müzisyen arasından jüri özel mansiyon ödülüne layık görülmeyi başardı. ?
…
Yarışmaya 6 ay önce katılmaya karar vermişler. Kazanamasa bile ilk yarışmanın verdiği strese rağmen güzel bir deneyim olacağını düşünüyordu Arya Nur, fakat başardı! ?
…
Arya’nın idolü ise dünyaca ünlü İngiliz müzisyen Jacqueline Mary du Pré imiş.
Jacqueline Mary du Pré müziğiyle insanlara duygularını yansıtmak, başkalarına ilham olmak, müziğini geniş bir kitleye ulaştırmak istiyor.
…
Anneleri Nurece Güneş, kızlarına epilepsiden korkmamalarını her fırsatta aktarmış. Kızları da bu durumu kabullenmişler ve kendileriyle barışık olmuşlar. Hastalıklarını bir engel olarak görmeyip başarıya uzanmışlar.
…
İkiz kardeşler epilepsi hakkında şunları söylüyor;
“Hiç kimse yaşadığı bu sorundan utanıp hastalığını saklamaya çalışmasın. Biz böyle inanıyoruz. Nöbetler sırasında ne yaşadığımızı hatırlamıyoruz. Zaten yıllardır düzenli tedavi ve ilaçlar sayesinde nöbet geçirmiyoruz. Herkesin kusurları olabilir. İlaçlarımızı düzenli olarak kullanıyoruz. Tedavimiz kontrol altında. İkişer kez epileptik kriz geçirdikten sonra, düzenli tedaviye başladık.
Krizlerden sonra gözümüzü açtığımızda annemiz ve doktorlar başucumuzdaydı. Bu hastalık bizi olumsuz etkilemiyor. Epilepsi hastaları, yaşadıklarını kabullenerek, kendisiyle barışık olarak yaşamanı sürdürmeli. Hastalıkla barışık olmamız gerekiyor.
Hangi yaştan olursa olsun tüm hastalar normal hayatlarını devam ettirsinler. İnsanlar epilepsi sorunu yaşayan hastalara ön yargıyla bakmasın. Sevgi her zorluğu yener. Bilgi sahibi olmak çok önemli.”
…
Arya’nın hepimize ilham olmasını umut ediyor, kendisine başarılar diliyoruz!