MAHMUT ÖZER
Giriş Tarihi : 01-10-2021 10:08   Güncelleme : 01-10-2021 10:11

Mahmut Özer'den kritik açıklamalar: Ders süreleri ve okula gelinen gün sayısı değişiyor mu?

Türkiye'de corona virüsü vaka sayıları kritik seviyede sürerken, okulların durumu da merak ediliyor. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, yüz yüze eğitim konusunda kritik açıklamalar yaptı ve okullarda kapatılıp açılan sınıf sayısını duyurdu.

Mahmut Özer'den kritik açıklamalar: Ders süreleri ve okula gelinen gün sayısı değişiyor mu?

ürkiye’de corona virüsü vaka sayıları 30 bine yakın seviyede sürerken, Milli Eğitim Bakan Mahmut Özer, katıldığı canlı yayında okulların durumuyla ilgili açıklama yaptı. Bakan Özer, yüz yüze eğitim konusunda şu ifadeleri kullandı:

* Bildiğiniz gibi 6 Eylül’de eğitim öğretim başlamış olmakla beraber aslında 1 Eylül itibarıyla başladı. Tüm kademe ve sınıflarda yüz yüze eğitim başladı. 6 Ağustos’tan itibaren tüm hazırlıklarımızı yaptık.

* Aynı zamanda Sağlık Bakanlığı ile birlikte herhangi bir vaka olması durumunda nelere uyulması gerekiyor, prosedürleri belirledik. Sürece başladık.

* Süreci sınıf bazlı yöneteceğiz. Şu ana kadar çok başarılı şekilde devam ediyor. Bizim eğitim sistemimiz devasa bir sistem.

 

OKULA GİDİLEN GÜN SAYISI DÜŞECEK Mİ?

* Sistem belli bir takvim içinde işliyor. Sorunlu sınıflar 14 gün ara verdi, sonra yeniden devam ettiler. Müdahale problemin olduğu yerde yapılacak. Vaka olan yerlerde ara veriyoruz.

* Sadece devlet okulları değil, tamamını kapsayacak şekilde süreci yönetiyoruz. 5 bin 900 kapatılan sınıf tekrar açıldı. Vaka olan her sınıfa 14 gün ara verdirip geri açıyoruz.

* Bizde örneğin aşı zorunlu değil gönüllüğe dayalı. Bazı ülkelerde öğretmenler için aşı zorunlu. Bizim geliştirdiğimiz sistemde okul kapatma yok, sınıf kapatma var.

* Bakan Koca’nın açıkladığı veriler, dünya ile paralel. Amerika’da yayınlanan veriler, aslında yüz yüze eğitim için olan kaygılar, beklenenin çok daha altında.

* Şu anda Amerika’da okulların yüzde 2’si kapalı. Şunu net olarak göstermek lazım, şu an toplumda en güvenli yerler okullar.

* Toplumda vakalar arttığı zaman bizim kapanan sınıflarımız da artıyor tabi. Virüs okulu seçmiyor. Önemli olan kurallara uymak.

* Önemli olan açık olan okulların varlığını sürdürmesi. Öğrencilerin çoğu okulda kalabilmek için zorunluluk olmasına rağmen sorumluluk duyarak aşı olmuşlar.* Negatife düşme sıklığı giderek artıyor. Kapanan sınıflar gün geçtikçe azalıyor. Türkiye’de kapanan sınıf oranları düşük. Toplumdaki artan vaka sayıları gecikmeli olarak yansıyor tabloya. Bu oran gittikçe düşüyor.

* Şu andaki oranlarımız alarm verebilecek bir düzeye hiç ulaşmadı. Onun için tekrar söylüyorum: Okulları kapatmayacağız.

 

DERS SAATLERİ AZALTILACAK MI?

* 40 dakikayı azaltmamız için bazı koşulların değişmesi lazım. Vaka bazlı, okul bazlı yaklaşıyoruz olaya. 850 bin dersliğimiz var, çok az kısmında kalabalık sınıflar var.

* Bu sınıfların olduğu yerlerde ‘süreyi kısaltabilirsiniz, günlere ayırabilirsiniz’ diye yetki veriyoruz. Bu süreç çok verimli işliyor. Ama tüm okullarımızda ders saat süresini azaltıyoruz diye bir beklenti olmasın. Süreç bizim beklediğimizin çok daha ötesinde pozitif şekilde gidiyor.

 

OKULLARIN AÇILMASI VAKALARI TETİKLEDİ Mİ?

* Problem olan sınıf yüz yüze eğitime zaten ara veriyor ama yüzde 99’un ötesindeki bir oran okula devam ediyor.

* Okulların açılmasıyla vaka sayılarının toplumda arttığı iddiasının bilimsel hiçbir dayanağı yok, Avrupa ve Amerika’da da yok. Tam tersine tüm bilimsel çalışmalar toplumdaki vakaları azaltma işlevi gördüğünü söylüyor, çünkü korunaklı bir ortam ve kurallara riayet ediliyor.

 

ÖĞRETMENLERDE AŞILANMA ORANI NE DURUMDA?

* 1. doz aşı olan öğretmen oranımız yüzde 92. 2 doz olan öğretmen oranımız yüzde 83. Aşı olmayıp antikor oluşturmuş olan öğretmen oranımız da yüzde 5’ler civarında. Türkiye ortalamasının çok çok üstünde. 6 Ağustos itibarıyla aşı oranında inanılmaz bir artış var.

* Şu an okulları açık tutmamızdaki en büyük avantajımız öğretmenlerimizin en az 2 doz aşı olma veya antikor oluşturma oranlarının çok yüksek olması. Ayrıca öğretmenlerdeki vaka oranlarının çok düşük olduğunu görüyoruz.

 

OKULA UYUM SORUNU ÜZERİNDE ÇALIŞMALAR

* Sadece öğrencilere değil, öğretmenlere ve vatandaşlara yönelik takviye ve destek çalışmaları sürekli yürütüldü, milyonlarca kişiye ulaşıldı. Şu anda okulların yüz yüze açık olmasıyla öğrencilerimizin psikososyal kayıplarıyla ilgili telafi mekanizmaları okullarda uygulanmaya başlandı.

 

TELAFİ EĞİTİMİ

* Birinci odağımız okulların yüz yüze eğitime devam etmesi, bunun sürdürülebilir kılınması. Biz kasım ayını da atlattıktan sonra farklı mekanizmalarla geçmiş öğrenme kayıplarına yönelik ciddi destek programları, paketleri uygulayacağız. Bunları uzaktan değil, yüz yüze eğitimle yapacağız.

 

MİLLİ EĞİTİM ŞURASI

* Bu dönemde MEB olarak ana odağımız eğitimde fırsat eşitliği. Eğitim sistemimizde 2002 yılından itibaren çok ciddi iyileşme sağlandı, çok ciddi yatırımlar yapıldı. Sadece fiziksel yatırımlar yapılmadı; bunun kalite sürecine yansıdığını da görüyorsunuz. Ortaokul çağındaki kızlarımızın okullaşma oranı 2002’ye göre yüzde 47’lerden yüzde 88’ere geldi.

* Eğitim sistemimizdeki en büyük sıkıntımız bölgeler, okullar arası başarı farkı. Artık MEB olarak odağımız eğitimdeki fırsat eşitliğini çok daha iyi noktaya getirecek hamleler yapmak.

* MEB olarak 3 tane odağımız olacak. Bir, okul öncesi ve temel eğitimin güçlendirilmesi. İkincisi mesleki eğitim. Üçüncüsü de öğretmenlerin gelişimi. Milli Eğitim Şurası’nda ana temayı fırsat eşitliği yaptık.

 

ÖĞRETMEN ATAMALARI

* Başvuru süreci 8 Ekim’e kadar devam edecek. 15 bin yeni öğretmenimizi inşallah 2. döneme yetiştireceğiz. 31 Ocak’ta tüm sonuçları, işlemleri nihayete erdireceğiz.

Sözcü

Eğitim HaberleriEğitim Haberleri