REHBERLİK
Giriş Tarihi : 13-09-2018 21:51   Güncelleme : 13-09-2018 22:51

Öğrencilerinizle İletişiminizi Pozitife Çevirmenin 30 Yolu

Öğrencilerinizle İletişiminizi Pozitife Çevirmek için işte size 30 sihirli yol... Guncelegitim.com yazarı Nilsun Özbilen yazdı.

Öğrencilerinizle İletişiminizi Pozitife Çevirmenin 30 Yolu

1-Gülümseyin: Yüzümüzdeki kocaman ve içten bir gülümseme, öğrencilerimizi  rahatlatır. Gülümsemek bulaşıcıdır. Biz  öğrencilerimize gülümseyerek bakarsak , onlar da bize gülümseyecektir. Öğrencilerimizle birlikte gülmekten, şen kahkahalar atmaktan çekinmeyelim. Gülümsemek için yüzümüzdeki 10-12 kası, suratımzı asmak için ise 103 kası çalıştırmamız gerektiğini unutmayalım. Yüzümüzdeki sermayesi sıfır olan  hoş bir gülümsemenin kazancı, sayılarla ifade edilemeyecek kadar büyük etkiler yaratacaktır. Dudaklarımızla beraber gözlerimizin de içi gülümsesin. Suratı sirke satan bir öğrencinizin karşısına geçin  ve sıcak bir gülümsemeyle ‘‘ Gülümsemenin  sana çok yakıştığının farkındasın, değil mi? ’’ diye sorun ve biraz önceki asık surattaki  muhteşem değişimi gözlemleyin.

2-Mizahı Ve Eğlenceyi  Kullanın :  Samimi ve seviyeli espriler, öğrenmeye karşı taşınan endişeleri azaltıp, sınıf ortamını canlandırabilir.Vermek istediğimiz konuyu ya da mesajı, izlediğimiz komik bir film sahnesiyle, bir fıkrayla ya da karikatürle verdiğimizde , sunmak istediğimiz konunun gücü ve etkisi artacak , unutulma oranı azalacaktır. ‘‘  Ciddi ve disiplinli öğretmenlerin başarılı öğrencileri olur. ’’ gibi yanlış bir inanışı bir kenara bırakmalıyız. Neşenizi, enerjinizi , coşkunuzu  rahatça ifade edin.

Örneğin,  derse ,sözlerini kendinizin  oluşturduğu  ;
‘‘Yeni bir konu,
Çok da dolu,
Öğrenmek ister misin ?
 Merak eder misin?
 Benimle eğlenmeye,
Ben de varım  der misin?’’ gibi, basit ama dikkat çekici bir rap şarkıyla ya da bir türküyle başlayabilirsiniz.

3-Dinleyin:  Öğrencilerimizi sabırla dinleyerek  ‘‘ Senin farkındayım, benim  için değerlisin, senin söyleyeceklerini önemsiyor ve merak ediyorum . ’’ mesajlarını veririz.Bu mesajlar öğrencide, kendini değerli bulma,  özgüvenini arttırma  becerilerini güçlendirir.Dinler gibi yapmayın, emin olun bunu hissedeceklerdir.Öğrencilerimizi dinlemek için uygun bir zaman değilse ‘‘ Anlatacaklarını çok önemsiyor ve merak ediyorum; ancak şu an  benim için uygun bir zaman değil. Seni, sana da uygun olan  en yakın zamanda tüm dikkatimle dinlemek  ve karşılıklı olarak paylaşımda bulunmak isterim. ’’ gibi ifadelerle kendimizi samimi bir şekilde ifade etmeliyiz.

4-Empati Kurmaya Çalışın: Empati, karşımızdaki kişiyi ya da çevremizdeki olayları  , karşı açıdan görmeye çalışmaktır. Öğrencilerimizin neler hissettiğini, yaşadığını anlamaya çalıştığımızı onlara açıkça ifade etmeliyiz. ‘‘ Çalışmadan, anlamıyorum diyerek , kolaya kaçıyorsunuz . ’’ demek yerine ‘‘ Konunun sizlere şu an zor geldiğinin farkındayım; sizi anlıyorum. Ancak, örneklerimiz arttıkça, konumuz pekiştikçe, bu endişelerinizin çok yersiz olduğunu göreceksiniz.’’  gibi ifadeler kullanarak, onları rahatlatabilir, kaygı düzeylerini azaltabiliriz.

5-Öğrencilerinize Motive Edici  Küçük Mesajlar Yazıp, Verin: Önemsediğimiz insanlardan takdir görmek, motivasyonumuzu arttırır, başarma heyecanımızı ve isteğimizi canlı tutar, enerjimizi yükseltir. Öğrencilerimize onları mutlu edecek, kendilerini değerli hissettirecek kısa mesajlar, notlar yazıp, verebiliriz. ‘‘ Sorumluluklarının farkında olmanı ve kendini geliştirme çabanı takdir ediyorum. Bu davranışlarınla arkadaşlarına da iyi bir örnek olduğun için san çok teşekkür ediyorum canım yavrum. ’’ ya da ‘‘ Sınıfımıza kattığın pozitif enerjinle  harikalar yaratıyorsun. ’’ gibi küçük ama etkisi büyük notlarla, günlerini güzelleştirmeye katkıda bulunabiliriz.

6-Sıradanlıktan Ve Tekdüzelikten Sıyrılıp, Yeniliklere Açık Olun :  Öğrencilerimize daha kolay ulaşabilmek için ; yeniliklere açık, meraklı ve cesur olmalıyız. Değişim ve yenilenme için adımlar atmalıyız.Mesleğimizde gelişmemizi sağlayacakeğitimlere, toplantılara, atölye çalışmalarına katılmalı ; tüm bu çalışmalara hem kendimizi geliştirmek hem de öğrencilerimize daha faydalı olabilmek için katıldığımızı ifade etmeliyiz. ‘‘ Çocuklar; bu hafta sonu ilk kez deneyimleyeceğim  Beden Perküsyonu Atölye Çalışmasına katılacağım için çok heyecanlıyım. Orada öğrendiklerimi sizinle de paylaşıp, uygulayacağım için de çok mutluyum. ’’ gibi ifadelerle öğrencilerimizde de yeni faaliyetlere başlama konusunda ilgi ve heves uyandırabiliriz.

7- Göz Teması Kurun: Gözler , etkili bir iletişim için inanılmaz bir etkiye sahiptir. Gözler, sevgiyi , nefreti, korkuyu, hayal kırıklığını  sözlere gerek kalmadan çok iyi ifade  ederler.Öğrencilerimizle konuşurken, onlara doğru hafif eğilerek, sevecen ve ilgili bir göz temasında bulunmalıyız. Etkili bir göz teması için zaman önemlidir. 1-2 saniyelik bir bakış, iletişim sayılmayacağı gibi samimiyet de oluşturmaz. Uzun süre odaklanarak bakma ise karşımızdaki kişide rahatsızlık duyma ya da utanmaya neden olabilir.

8- Sabırlı Olun : Öğrencilerimizden bizim gibi düşünmelerini ya da davranmalarını beklemek mümkün değildir. Yeri gelecek aynı şeyi defalarca söyleyerek konuyu uzatacak, yeri gelecek tüm uyarılarınıza rağmen aynı hatayı üst üste tekrarlayacaklardır. Sabırlı olmak bir öğretmen için en büyük erdemlerden birisidir. Sabırlı davranarak onlara değer verdiğimizi, ilgilendiğimizi göstermeliyiz.Sınıfa girdiğimizde öğrencilerimiz ders için hazırlıklarını tamamlamamış  olabilirler.  ‘‘Bunca zamandır ne yaptınız? Sürekli beni beklemek zorunda bırakıyorsunuz . ’’demek yerine sakin ancak ciddi bir tavırla  ‘‘ Ben sizlerin dersimize hazır olduğunuzu umuyordum. Beni hayal kırıklığına uğrattınız. Derse  zamanında hazır olmanız durumunda  kazanacağımız zamanla , çok güzel çalışmalar yapacağız.’’ demek , bağırmaktan ve kızmaktan daha fazla etki yaratacaktır.

9-Öğretmen Masanızın Arkasına Saklanmayın :  Sınıfta  öğretmen  masamızın arkasına saklanmaktan vazgeçmeliyiz.Evet, sürekli ayakta olmak bizi yorabilir ancak  dinlenme ihtiyacı hissettiğimizde  dikkati dağılan ya da içine kapanık bir öğrencimizin sırasına oturabilir, omzuna ya da sırtına rahatsız etmeyecek şekilde dokunarak  onlara yakın olduğumuzu  hissettirirken biz de dinlenebiliriz. Öğrencilerimiz arasında dolaşarak onları canlandırmalıyız. Sandalyemizi  sınıf  hakimiyetini bozmayacak şekilde sınıfın farklı noktalarına koyarak, öğrencilerimize yaklaşmalıyız.Öğretmenle öğrenci arasındaki yakın  mesafe , öğretmene güç sağlarken, öğrenciye enerji yükleyecektir. Öğrencilerimize  ‘‘ Masama dokunmanızı kesinlikle yasaklıyorum. ’’ ifadesi yerine ‘‘ Sizin masanız gibi benim masam da bana özel ve üzerinde zarar görmemesi gereken önemli okul evrakları var. Bu nedenle masama  dokunmamınızı rica ediyorum. ’’gibi bir ifade kullanarak , koyduğumuz  mesafenin nedenini  açıklamalıyız.

10-Ses Tonunuzu Doğru Ayarlayın: Öğrencilerimizle iletişim sırasında ses tonumuz duyulabilir yükseklikte ve yumuşak olmalıdır. Konuşma hızımızı ve ses tonumuzu değiştirerek dikkati toplamalıyız. Tekdüze bir ses tonu sıkıcılık yaratırken, gereğinden yüksek bir ses tonu ise kontrolcü ve otoriter bir hava oluşturarak , öğrencileri strese sokabilir.Ses tonumuzla içimizdeki şefkati, isteği, enerjiyi karşımızdakilere hissettirmeliyiz.

11-Kendi Hikayelerinizi, Yaşanmışlıklarınızı Öğrencilerinizle Paylaşın : Öğrencilerimizle aramızda sıcak ve samimi bir ilişki kurmak;  anlatmak istediğimiz konuya etkili bir giriş yapmak için en güzel yollardan birisi, kendi hikayelerimizi yaşanmışlıklarımızı paylaşmaktır.Beğenilerimizi, ilgilerimizi, hobilerimizi, anılarımızı   çok özele ve detaya girmemek şartıyla öğrencilerimizle paylaşabiliriz.  ‘‘ ..... isimli kitap ...... yönleriyle beni çok etkilemişti. ’’ ya da  ‘‘ Ben ilkokuldayken  okul kantinimizde sırayla satış yapma görevimiz vardı. Bu  görev bizlerin .....................konularındaki becerilerimizi    geliştirmeye çok yardımcı olmuştu. Sizlere böyle bir görev verilse ne hissedersiniz ? Sizler de denemek ister misiniz ? ’’gibi ifadelerle öğrencilerimizin bizleri daha yakından tanımalarına fırsat yaratabiliriz.

12-Sınıf Kurallarını Öğrencilerinizle Birlikte Belirleyin : Bizim belirlediğimiz kurallar, öğrencilerimize gereksiz ya da önemsiz görünebilir. Ancak, kendi ihtiyaçlarına göre oluşturacakları kurallar, onlara daha anlamlı geleceğinden , bunlara uygun davranış geliştirme oranları da yüksek olacaktır. Öğrencilerle birlikte belirlenen kurallar yine öğrencilere basit ve açık ifadelerle yazdırılıp , görsellerle daha dikkat çekici hale getirilerek , sınıf duvarlarına ve defterlerine yapıştırılabilir. Belirlenen kurallar, canlandırma yoluyla  sunulabilir. Kuralları ifade eden davranışlar , öğrencilerin fotoğraflarıyla oluşturularak, sınıf panosuna asılabilir.   ‘‘ Koridorda koşmak yasaktır. ’’ gibi yasak belirten bir ifade  yerine  ‘‘ Geçen yıllarda koridorda hızla koşan  iki öğrencimiz çarpışmışlar ve bir tanesi geçirdiği sarsıntı nedeniyle hastanede gözlem altında tutulmak durumunda kalmıştı.Koşarak hem kendinize hem de bir başka arkadaşınıza zarar verebilirsiniz .’’ şeklinde  kuralın  gerekliliğini açıklayan bir  ifade kullanmak daha büyük bir etki yaratacaktır.

13- Öğrencilerinize Karşı Nazik Ve Saygılı Davranın: Öğrencilerimizin yaşları kaç olursa olsun onlarla iletişim kurarken  kırıcı, yargılayıcı, suçlayıcı ifadelerden  uzak durmalı, sözcüklerimizi doğru seçmeli ve saygı göstermeliyiz. Saygısız ve nezaketsiz bir ortamda hissettiklerimizi onlarla açıkça paylaşmalıyız. Olumlu etkileşim sağlamak için ‘‘ Lütfen, teşekkür ederim, özür dilerim ’’ gibi ifadeleri cömertçe kullanıp, onlara doğru modeller olmalıyız.

14-Geribildirim Alın : Öğrencilerimizden , isim belirtmeden bizimle ilgili duygu ve düşüncelerini paylaşmalarını  ya da  ‘‘ Öğretmenimin aaletli davrandığına inanıyorum / inanmıyorum.Çünkü .................... ’’gibi kendi hazırlayacağımız cümleleri tamamlamalarını  isteyerek kendimize bir ayna tutabiliriz.Bu uygulamayı yapmak, eksiklerimizi öğrenci gözüyle görüp tamamlamamızı sağlayacağı gibi öğrencilerimizde de  ‘‘ Öğretmenim bana ve düşüncelerime değer veriyor .’’ duygusunu  oluşturur.Öğrencilerimizin bizimle ilgili eleştirilerine açık olmalıyız.  ‘‘  Beni yanlış anlıyorsunuz .’’ gibi ifadelerle bize gelen öğrencilerimize karşı  kendimizi  haklı çıkarmak için uğraşmak yerine  ‘‘ Haklı olabilirsin, neden böyle düşündüğünü  karşılıklı konuşarak bu problemi çözebiliriz. ’’şeklinde yaklaşarak ; öğrencilerimizi kendilerini cesurca ifade etmeleri için yüreklendirmeliyiz.

15- İletişim Engellerini Ortadan  Kaldırın :  Emir vermek, tehdit etmek, yönlendirmek, yargılamak , olumsuz eleştirmek vb. davranışlar öğrencilerimizle aramızda yıkılması güç duvarlar örebilir; öğrencilerimizin kendilerini değersiz hissetmelerine yol açabilir, özgüvenlerini sarsabilir.Ayrıca , öğrencilerimizle konuşurken kullanacağımız sert bir ses tonu , asık bir surat ifadesi de öğrencilerimizi korkutarak bizden  uzaklaştırabilir. Yapılan  araştırmalar , kurduğumuz iletişimlerde vücut dilinin yüzde elli beş gibi yüksek bir oranda etkiye sahip  olduğunu gösteriyor. O halde vücut dilimiz de sözlü ifadelerimiz gibi tatlı dilli olmalı.Defterini düzensiz bir şekilde kullanan öğrencimize  ‘‘ Bir arkadaşının defterine bak, bir de kendi defterine. Ne yazdığını okuyamıyorum bile .’’ gibi olumsuz bir ifade yerine  ‘‘ Defterini düzenli kullanmadığın zaman yazılarını okuyamadığım  için, çalışmamızı doğru yapıp yapmadığını anlayamıyor; varsa yanlışlarını düzeltmek için sana yardımcı olamıyorum.Bir dahaki sefere defterini daha düzenli kullanman beni çok mutlu edeceği gibi, senin de tekrar çalışmalarında kolaylık sağlayacaktır. ’’gibi açıklayıcı bir ifade  olumlu bir sonuç almada kolaylık sağlayacaktır.

16-Problemlerini Çözmede  Destek Olun:  Hayatta herkesin karşısına her zaman problemler çıkabileceğini , bunları aşmak için mücadele etmemiz gerektiğini açıkça ifade etmeliyiz.Problemleri onların yerine çözmemeli fakat ihtiyaç duydukları her an  yanlarında olduğumuzu  belirtmeliyiz. ‘ ‘ Bu problemin kaynağının farkında mısın? Nasıl çözmeyi planlıyorsun ? Bu konuda senin için ne yapabilirim ? ’’  vb. sorularla her zaman destek olacağımızı hissettirerek , problemleri kendi içlerinde büyütmelerini  engelleyebiliriz.

17- Teşvik Edici Olun:  Teşvik ve destek özellikle kendine güven problemi yaşayan ve kaygı düzeyi yüksek öğrencilerimiz için çok önemlidir.Sadece sonucun değil, gösterilen çabanın  da çok önemli olduğunu vurgulamalı, hedefe doğru atacakları adımlar için öğrencilerimizi yüreklendirmeliyiz.  ‘‘ Evet , bu bir yarışma ve bir tane 1.si olacak .Ancak, herkes kendi bilgisini, becerisini ve yeteneğini sergileyecek. Tüm bunları yapabilmek  büyük bir kararlılık, çaba ve cesaret ister. Sen bunu  başardın , şimdiden gönülden kutluyorum. ’’ gibi ifadelerle öğrencilerimize destek olup, onure  olmalarını sağlayabiliriz.

18-Teneffüslerde Oyunlarına, Sohbetlerine, Eğlencelerine Ortak Olun:  Evet, derslerde yeterince yoruluyoruz. Bizim de öğrencilerimiz gibi dinlenmeye ve diğer dersimiz için enerji toplamaya ihtiyacımız var. Ancak nöbet görevimiz olduğu günleri, öğrencilerimizle iletişimimizi kuvvetlendirmek için bir fırsata dönüştürebiliriz. Sohbetlerine bir cümleyle de olsa katılabilir, toplarına bir vuruş da biz yapabilir, ellerinden tıtup  halkalarına karışıp bir tur da  olsa onlarla dönebiliriz.Bir süre sonra sadece kendi öğrencilerimizi değil okulumuzun diğer öğrencilerini de mutlu ettiğimizi, bize selam  vermek için yarıştıklarını gözlemleyeceğiz.

19-Öğrencilerinizle Beraber Sosyal Sorumluluk Projelerinde Yer Alın : Öğrencilerimizle birlikte katılacağımız sosyal sorumluluk projelerinde onlara ‘‘ Empati, duyarlılık, merhamet, yardımlaşma.... ’’ gibi erdemleri kazandırırken; görünmeyen ancak sonuçları ömür boyu alınacak bir gelişim ve eğitim süreci sunmuş olacağız.Olumlu ve örnek bir rol model olarak öğrencilerimizle birlikte yaşayacağımız  birbirinden değerli zaman dilimleri ; ilişkilerimizi güçlendirme fırsatı sunacaktır.

20-Beklentilerinizi Kısa Ve Öz Şekilde İfade Edin: Beklentilerimizi uzun uzun anlatıp, öğrencilerimizi sıkmak yerine birkaç kelimelik kısa ve öz ifadelerle açıklamak çok daha etkili olacaktır. ‘‘ Her çalışmada, kağıtlarınıza isimlerinizi yazmayı unutan birileri  mutlaka çıkıyor.Her defasında aynı uyarıyı yapmaktan yoruldum. İsimsiz kağıtları kesinlikle incelemeyeceğim ’’ demek yerine kağıtları dağıttıktan sonra, sınıfın ortasına gelip, kağıdı yukarıya kaldırıp sallayarak, normalden daha yüksek bir sese tonuyla  ‘ ‘ İSİMLER LÜTFEN  ’’ demek çok daha etkili olacaktır.

21-Öğrencinizi Farkettiğinizi Farkettirin : Öğrencilerimizin kişisel özelliklerini bildiğimizi, onlardaki değişimleri gözlemlediğimizi, onları daha yakından tanımak için fırsatlar yarattığımızı  sözlerimizle ve davranışlarımızla ifade etmeliyiz.‘‘ Resim yapma konusundaki  yeteneğinin farkındayım ancak geçen ders söylediğin şarkıyla sesinin de  çok güzel olduğunu farkettim. ’’ ya da ‘‘ Yeni ayakkabın çok yakışmış. İyi günlerde, güle güle kullan.’’ gibi cümlelerle öğrencilerimize onlarla ne kadar ilgili olduğumuzu vurgulamalıyız.

22- Öğrencilere Söz Hakkı Verdiğinizde Düşünmeleri  Ve Cevap Vermeleri  İçin  Süre Tanıyın: Öğrencilerimize  soru sorduğumuzda, zihinlerindeki bilgileri düzenlemeleri ve kendilerini rahatça ifade edebilmeleri için zaman tanımalıyız.Konuşmaları bittiğinde ise ekleyebilecekleri şeyler olabileceğini göz önünde bulundurarak  biraz daha beklemeliyiz.Cevap yanlış ise, soruyu daha açık hale getirerek sormalı ve yardımcı olarak doğru cevap vermelerine fırsat yaratmalıyız.

23- Öğrencilerinizin Okul Dışındaki Hayatıyla da İlgilenin:     Öğrencilerimizle ders saatleri boyunca beraberiz ancak, onların okul dışındaki yaşamlarının, okuldaki davranışlarını olumlu ya da olumsuz şekilde etkilediklerini unutmamalıyız.Onlarda farkettiğimiz bir değişikliğin nedenlerini onları sıkmadan, yargılamadan sormalıyız.Derse sürekli geç gelen bir öğrenciye ‘‘ Son zamanlarda derse hep geç kalıp, dersimi bölüyorsun .’’ demek yerine ‘‘ Son zamanlarda derse geç kaldığını farkediyorum. Bu duruma neden olan şeyleri benimle paylaşmak istersen birlikte bu probleme çözüm üretebiliriz.’’ diyerek öğrencimizle özel olarak ilgilenebilir; velimizi okula davet ederek ya da telefon  ile arayarak ailevi bir problem olup olmadığını sorabiliriz.

24-Kendi İhtiyaç , İstek yada Durumunuzu Açıkça İfade Edin : Sınıfta  her zaman aynı pozitif enerji ile bulunmamız mümkün olmayabilir. Bizlerin de sıkıntıları, rahatsızlıkları bulunabilir. Endişeli ya da hasta olabiliriz.Bu durumları çok  özele girmeden, nedenleriyle açıklamamız ,  öğrencilerimizin bizleri anlamasını sağlarken, samimiyetimiz bizlere duydukları güveni pekiştirecektir. ‘‘ Çocuğumun rahatsızlığı nedeniyle çok endişeli ve uykusuz bir gece geçirdiğim için ,şu an kendimi çok iyi hissetmiyorum. Beni anlayacağınıza ve hoşgörüyle karşılayacağınıza inanıyorum . ’’ gibi açıklayıcı ifadelerle kendimizi  anlatmalıyız. Öğrencilerimize karşı doğal, dürüst olmalı, maskelerin ardına kendimizi gizlememeliyiz.

25-Ben Dili Kullanın : Öğrencilerimizle yaşadığımız problemler karşısında  olumsuz mesajlar vermek yerine , bu durum karşısındaki kendi duygularımızı ifade etmeliyiz. ‘‘ Hiç dinlemiyor, hep konuşuyorsun. Seninle aynı problemi yaşamaktan sıkıldım artık.  ’’ dersek , öğrenciyi problem olarak gördüğümüzü  ifade etmiş , suçlamış oluruz. Öğrenciyi kendini savunmak durumunda bırakırız.Oysa, ‘‘ Sınıfça derse yoğunlaştığımız sırada konuşman, benim ve arkadaşlarının dikkatini dağıtıyor ve tekrar dikkatimizi toplamamız güç oluyor. Bu nedenle konuşmak istediğin konu için biraz daha sabırlı davranmanı bekliyorum . ’’ gibi bir ifade kullanarak, öğrencimize, davranışının diğer insanlar üzerindeki etkisi hakkında bilgi vermiş oluruz.

26-Öğrencilerinizle Sınıf Dışında da Etkinliklerde Bulunun : Öğrenci ve velilerimizin de görüşlerini alarak düzenleyeceğimiz sinema, tiyatro, gezi, konser vb. etkinliklerle , onlarla olan samimiyetimizi pekiştirebiliriz.Öğrencilerimiz için önemli olan durumlarda , duygularını paylaşmak için ev ziyaretleri yapabiliriz.  Hasta olup okula gelemeyen öğrencilerimizin durumlarını ailelerini arayarak ya da mesaj yazarak öğrenebilir , ‘‘ geçmiş olsun ’’ dileğinde bulunabiliriz.

27-Seçenekler Sunun : Öğrencilerimizi  ‘‘Şöyle yapın, böyle yapmanızı kesinlikle istemiyorum.’’gibi komutlarla yönetme isteğimiz, onları strese sokup bizden uzaklaştırabilir. Bunun yerine hem kendimiz  hem de öğrencilerimiz  için uygun olacak seçenekler sunarak ‘‘ Sorumluluk ve değerlendirme yetkisi sende ’’ mesajı verebiliriz. ‘‘ Hazırlaman gereken konuyu bir türlü bitiremedin. ’’ yerine  ‘‘Bu konu seni zorluyor ya da ilgini çekmiyorsa birlikte başka bir konu belirleyebiliriz. ’’ diyerek seçenekler sunabiliriz.

28-Açık Uçlu Sorular Sorun :  Öğrencilerimize, öğrenme sürecine aktif olarak katılımlarını sağlayacak, farklı düşünmeye ve eleştirmeye sevk edecek, doğru zamanlanmış, açık şekilde ifade edilmiş sorular yöneltmeliyiz. ‘‘ Eğer bu durumda sen olsaydın, ne düşünür, nasıl davranırdın ? İzlediğimiz filmin hangi bölümünü değiştirmek isterdin ? Bu değişimle  film nasıl biterdi ?’’ gibi sorularla öğrencilerimizin derse ilgisini arttırabilir, düşünce becerisini yükseltebilir, öğrencilerimizin çeşitli olaylara bakış açılarını anlayabiliriz.

29-Tutarlı Olun: Öğrencilerimize  yapacağımızı vadettiğimiz çalışmaları çok büyük bir engel olmadıkça söz verdiğimiz gün ve saatte  yapmalıyız.. Heyecanla bekledikleri çalışmaları ya da etkinlikleri  anlık duygu durumlarımıza göre yapmaz ya da erteler isek öğrencilerimizi büyük hayal kırıklığına uğratır, bize olan güvenlerini sarsarız.Belirlediğimiz kuralların  her durum karşısında  aynı şekilde kalmasına dikkat etmeli, sık sık değiştirmemeliyiz.

30-Adaletli Davranın: Öğrencilerimiz için öğretmenlerinin adaletli davranması çok önemlidir. Ön yargılı ya da yanlı davranmak , öğrencilerimizin bize karşı olumsuz tutum geliştirmelerine neden olur. Öğrencilerimiz , adil davranılması konusunda çok hassas davranırken bir yandan da ilginin ve söz hakkının hep kendilerinde  olmasını isterler.Bu durumun bir problem  haline dönüşmesini engellemek için ‘‘ Öncelikle bugün söz hakkı almayan arkadaşlarınızı dinlemek istiyorum. ’’,  ‘‘ Hepinizin çalışması panomuzda yer alacağı için özenle çalışmanızı rica ediyorum. ’’gibi ifadelerle sınıfımızda demokratik bir hava yaratmalıyız.

Nilsun Özbilen
Guncelegitim.com / ÖZEL HABER

Eğitim HaberleriEğitim Haberleri